Premier Lig'de Teknik Direktör savaşları

Premier Lig'de 2016-2017 sezonuna transferler ve bu doğrultuda oyuncuların değil de, teknik yeterlilikleri ve kariyerleri üst düzeyde olan teknik direktörlerin damga vurması bekleniyor. Avrupa Birliği'nden ayrılma yönünde karar alınması sonrası yani Brexit darbesi sonrası Premier Lig'in ilerleyen senelerde ne şekilde etkileneceğini şu an kestirmek güç olsa da, birbirinden başarılı 7 teknik direktör sayesinde ligin kalitesinin bir hayli artacağını kestirmek pek de güç değil. 

Premier Lig'de çalışacak büyük teknik direktörler

Jose Mourinho, Pep Guardiola, Antonio Conte gibi adaya yeni gelen 3 dev ismi, şampiyonluk yarışında Arsene Wenger, Jurgen Klopp ve Mauricio Pochettino gibi bir başka 3 dev isim ve hatta son şampiyon Claudio Ranieri bekliyor olacak.

Söz konusu 7 menajeri mercek altına almaya avrupa futboluna son senelerde tartışmasız en büyük damgayı vuran Jose Mourinho'dan başlamak istiyoruz.

'The special one' Jose Mourinho'nın kariyeri

Henüz 53 yaşında olmasına rağmen kariyerinde 2 Uefa Şampiyonlar Ligi, 1 Uefa Kupası'nın yanı sıra Portekiz, İngiltere, İtalya, İspanya'da sayısız lig ve kupa şampiyonlukları bulunan Jose Mourinho hem Chelsea taraftarlarınca hem de bizzat kendisi tarafından 'Special One' yani 'Özel Biri' olarak tanımlanıyor.Jose Mourinho bugüne dek yönettiği tüm takımlarda önceliği savunmaya verdi. Bu önceliğinde de son derece başarılı oldu. Chelsea'yi 50 sene sonra Premier Lig Şampiyonluğu'na kavuştururken, koskoca sezon boyunca yalnızca 15 gol yemişlerdi. Keza Inter Milan ile de İtalya tarihinde ilk kez 'treble' yani Serie A, İtalya Kupası ve Uefa Şampiyonlar Ligi'nin birden kazanan menajer olurken de birçok maç 4-5-1'i andıran bir dizilişi tercih etmişti.Jose Mourinho'nun bir diğer özelliği ise maç içerisinde yaptığı oyuncu değişiklikleri ve taktiksel değişiklikler. Jose Mourinho'nun takımı geriye düştüğünde, dakika fark etmeksizin oldukça marjinal oyuncu değişiklikleri yapmaktan kaçınmazken, sahaya dizilişte de enteresan riskler alabiliyor ve çoğu zaman da bu hamleleri ona puan yahut puanlar kazandırıyor. Hatta bazen önde olduklarında saha kenarından öyle enteresan hamleler yapıyor ki, mevcut skoru korumak için oyuna savunmacı almak yerine forvet çıkartıp, sahaya forvet sürebiliyor. 2010'da ki Milano Derbisi'nde Jose Mourinho yönetimindeki Inter Milan 1-0 önde idi ve 10 kişilerdi ancak bitime 10 dakika kala Jose Mourinho forvet Diego Milito'yu oyundan alıp, bir başka forvet olan Mario Balotelli'yi oyuna dahil etti ve Inter Milan kalan dakikalarda 1 gol daha atarak sahadan 2-0'lık galibiyetle ayrıldı.Jose Mourinho aynı zamanda oldukça da renkli bir karaktere sahip. Gerek basın toplantıları, gerek saha kenarındaki hareketleri ile kimilerinin fenomeni olan ancak bir hayli fazla futbolseverin de tepkisini toplayan Jose Mourinho bazen sırf bu sürtüşmeleri sayesinde psikolojik olarak rakiplerine üstünlük sağlayabiliyor. 

Kimi zaman futbolcularıyla muazzam ilişkiler kurarken, Iker Casillas örneğinde olduğu üzere kendisini takımın ve hatta Jose Mourinho'nun da üzerinde gören oyuncularla da problem yaşabiliyor. Kimi an geliyor, Chelsea'de yaşanıldığı gibi kulüp doktoru Eva Carneiro gibi bireylerle de sorun yaşayabiliyor.

Bu sezon Manchester United'ta hücumda Zlatan Ibrahimovic gibi yaşı ilerlemiş olsa da yeteneklerinden birşey kaybetmemiş olan bir lider ve takımın hem kaptanı hem savaşçı ruhu hem de lideri olan Wayne Rooney gibi 2 tecrübeli ismin yanı sıra Anthony Martial ve Marcus Rashford gibi 2 genç yıldız bulunmakta. Bunların yanı sıra Jose Mourinho'nun Manchester United'ında orta saha ve defans bloğunda da birçok kaliteli isim yer alırken, kalede ise David De Gea gibi müthiş bir eldiven ve yedeğinde ise Sergio Romero gibi güvenilir bir eldiven bulunuyor.

Son olarak şu bilgiyi de aktaralım, Manchester United yaz transfer döneminde şu ana dek savunmaya 33 milyon Sterlin ödeyerek 22 yaşındaki Senegalli stoper Eric Bailly, orta sahanın hücuma dönük yüzüne 36 milyon Sterlin ödeyerek Ermeni yıldız Henrikh Mkhitaryan ve forvet hattına da bonservis bedeli ödenmeksizin Zlatan Ibrahimovic'i dahil etti.

Yazımızın yarın yayınlanacak 2. bölümünde ise Manchester City'nin başında Premier Lig'de ki ilk sezonunu geçirerek olan Pep Guardiola ismini mercek altına alarak devam edeceğiz.