FutbolArena Analiz - Arsenal hafta sonu Chelsea ile oynadığı Londra Derbisi'sinde sahadan 1-0'lık mağlubiyetle ayrılırken, zirve yarışının sürpriz ortağı Leicester City'nin 3 puan gerisine düştü, en ciddi rakibi olan Manchester City ile de puanları eşitlenmiş oldu.
Arsenal, Chelsea karşısında nasıl oynadı?
Henüz 18. dakikada stoper Per Mertesacker'in kırmızı kartla oyundan atılması sonucu 10 kişi kalan Arsenal maç boyunca iyi direndi ve maçın belli anlarından sahaya bir şampiyon karakteri yansıttı.
Ancak 18. dakikada gelen kırmızı kart sonrası, tabela henüz 0-0'ı gösteriyorken Arsene Wenger'in yaptığı bir tercih oldukça fazla tartışma konusu oldu.
İlk maçta da Arsenal savunmasından Gabriel Paulista'yı centilmenlik dışı hareketlerle tahrik edip oyundan attıran Chelsea'nin sorunlu santraforu Diego Costa bu kez de son adam kuralı gereği Arsenal savunmasından Per Mertesacker'in oyundan atılmasına sebep oldu. Savunmanın göbeğindeki ismin oyundan atılması sonrası doğal olarak bir savunmacı oyuna alması gereken Arsene Wenger'in oyundan santrafor Olivier Giroud'yu alması fazlasıyla tartışmaya açık bir tercih oldu.
Arsene Wenger'in Chelsea maçındaki tercihleri şaşırttı
Arsenal'ın sahadaki tek santraforu olan Olivier Giroud da bu tercihe oldukça şaşırırken, kırmızı kart ve bu tartışılan değişiklikten kısa bir süre sonra da Chelsea'nin golü geldi.
Maçı yorumlayan hem İngiliz spiker hem de kendi yerelimizdeki spiker ve hatta yorumcunun da fazlasıyla şaşırdığı bu tercih öncesi birçoğumuzun kafasından geçen ilk isim hiç şüphesiz ki Joel Campbell idi. 23 yaşındaki Kosta Rikalı hücum oyuncusu sezon genelinde etkileyici bir performans sergilememişti.
Kaldı ki Arsene Wenger'in olası bir hızlı hücum planında maçın ilerleyen dakikalarında Joel Campbell gibi hızlı olan ve ona göre çok daha fazla skora katkı yapabilen Alexis Sanchez alternatifi de kulübedeydi.
Theo Walcott maç boyunca koştu, çabaladı ancak açık konuşmak gerekirse Kurt Zouma ve Cesar Azpilicueta ile karşı karşıya kaldığı her pozisyonda yetersiz kaldı. Onlardan birkaç kez kurtulduğunda ise ofsayta düştü.
Bu yüzden Joel Campbell gibi Theo Walcott da oyundan alınabilirdi.
Olivier Giroud'suz Arsenal nasıl oynadı?
Hatta bir adım daha ilerleyecek olursak, Aaron Ramsey yahut Mesut Özil ikilisinden bile birisi oyundan alınabilirdi. Çok fazla abarttığımızı düşünmeyin çünkü her 2 isim de kısa ve seri pas alışverişlerini seven, duvar paslarıyla ceza sahası içerisine sızan ve tüm bunları yaparken de Olivier Giroud'tan fazlasıyla yardım alan oyuncular.
Olivier Giroud oyundan alınınca başta Mesut Özil olmak üzere her 2 oyuncu da rakip sahada basmadık yer bırakmamalarına rağmen istedikleri sızmaları ve etkili şutları yapamadılar. Arsenal'ın rakip kaleye ilk isabetli şutunun 86. dakikada gelmesi de bu iddiamızı doğrulamıyor mu zaten?
Bu sezon Premier Lig'de 12 gol, Şampiyonlar Ligi'nde 5 gol, Federasyon Kupası'nda da 1 gol atan 29 yaşındaki Fransız santrafor belki çok kalbur üstü bir golcü değil ancak kimi zaman sahadaki varlığı bile özellikle arkadan gelen hücum oyuncularının işini kolaylaştırıyor. Başarılı verkaçları, duvar görevi gördüğü o can alıcı kısa pas alışverişleri, derinlemesine ve çapraz koşuları ile rakip savunmaların dengesini bozması, hava toplarını takım arkadaşlarına başarıyla indirmesi ve etkili son vuruşlarıyla bu takımın bu sezon için olmazsa olmazlarındandır.
Stoper Per Mertesacker atılınca sahada uzun kategorisine giren tek Arsenallı oyuncu da Olivier Giroud idi. Chelsea ataklarında hava hakimiyeti sağlayacak yahut olası bir Arsenal golünde savunmaya çekip, uzun boyundan faydalanabileceğiniz bir Olivier Giroud'dan bahsediyoruz.
Tüm bu ayrıntıları göz önünde bulundurursak, Olivier Giroud'nun böyle bir ortamda oyundan alınması Manchester City'de Sergio Agüero'nun veya Tottenham Hotspur'da Harry Kane'in oyundan alınmasıyla eşdeğer bir olumsuz darbe vurmuştur kansıına varabiliriz.
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR