"TRABZONSPOR - ALANYASPOR MAÇINA DAİR SESLİ DÜŞÜNMELER"
"Öncelikle haftalardır lider olan, maçın başında nispeten 27. Dakikadan itibaren ise mutlak favori olan Alanyaspor ve Erol Hoca'dan başlamak lazım. Geçen sene Malatya bu sene Alanya tecrübeleri ile Erol Hoca, Lig'in öne çıkanlarından olmayı hak etti. Ama galiba, Aykut Kocaman'ı Başakşehir tecrübesi ile Abdullah Avcı'yı belki Sarri'yi, Bielsa'yı hatta Favre'yi aynı parantezde ve sesli düşünerek konuşmak gerekiyor: Oyun sisteminin kadro kalitesi ile birlikte düşünülüp yetmediği koşullarda veya olağanüstü hallerde pratik çözüm eksikliği… Dün Alanyaspor, maçı veya puanı alamadıysa Trabzonsporluların direnişi kadar bu pratik çözüm noksanlığının etkisi var diye düşünüyor ve konuyu ileriki haftalarda takibi öneriyorum."
"OYUNU, YENİLGİYİ HAKEM ÜZERİNDEN OKUMAK KOLAY OLANDIR"
"Bir haftadır whatsapp'tan twitter'dan yoğun Ünal Hoca eleştirisi içeren mesajlar alıyorum. Ve bu mesajların büyük çoğunluğu saha içine dair değil Ünal Hoca'nın hakemler üzerine baskı kuramadığına yönelikti. Şimdi yine dünkü maçı sesli düşünelim. Siz futbolcu olsanız camianızın tamamında hakemlerin aleyhinize yönelik tutum içerisinde olduğu fikri yaygın olsa ve hocanız her maçtan sonra hakemlerin kendisine operasyon yaptığını anlatsa… Yine tartışmalı bir hakem hatası ile takımınız 10 kişi kalsa gayrı ihtiyari kolaya kaçmaz mısınız? İster istemez“zaten bizim yapabileceğimiz bir şey yok” havasına girmez misiniz? Oyunu, yenilgiyi hakem üzerinden okumak (haklı olduğunuz durumlarda dahi) kolay olanıdır. Daha çok koşmak, normalin üzerinde emek vermek, daha çok yorulmak, daha iyisini yapmak yerine sürekli hakem konuşan hocanızın oluşturduğu atmosferde “biz ne yapalım?” demek çok kolaydır. Dünkü Trabzonspor direnişini gelin birde bu söylediklerim üzerinden düşünün."
"TRABZONSPOR'UN SAHADA ELİNDEN GELENİ YAPMADIĞI HİÇ OLMADI"
"Ünal Hoca'nın geldiği günden bu yana Trabzonspor'un kötü futbol oynadığı oldu. Takımın sahaya berbat yerleştiği oldu. Oyuncuların bireysel olarak çok kötü oldukları da oldu. Ama geçtiğimiz sezon oynanan Malatyaspor maçından bu yana, Trabzonspor'un sahada elinden geleni yapmadığı maç hemen hemen hiç olmadı. Dünkü maçta bile üstelik 10 kişi kalmışken Trabzonspor'un saha yerleşimi üzerine eleştirilecek bence hala çok şey var. Tony'nin, Yusuf'un hatta Sorloth'un rakip beklere yapışık oynaması mesela; Orta saha ve savunma oyuncularının kritik topları ileri atmakta gecikmesi mesela (ki bu durum büyük ölçüde özgüven eksikliğini işaret ediyor); Pereria'nın sanıldığının aksine “dik duruşu” değil kolaya kaçması mesela… Ama bütün bunlar koşullarla birlikte düşünüldüğünde Trabzonspor ve hocası sezon başından bu yana sınıfta kaldı diyen haksızlık hem de büyük haksızlık ediyordur."
"YERLEŞİK SAVUNMADA TAKIMIN EN İYİ STOPERİ CAMPİ"
"Bireysel performans anlamında genç ve yeni oyuncularda henüz kayda değer bir ilerleyişin olmaması bence en büyük handikap. Henüz idare-i maslahat düzeyinden bir üste çıkabilmiş bir alternatif oyuncu çıkmış değil. Ama bunun da gerekçesi kabul edilebilir. Aynı anda fazla genç oyuncuya ağır sorumluluk yüklemek onların yeteneklerini sergilemesinin önüne geçer. Bunu yaşıyor Trabzonspor'un yenileri… Dün bir kere daha gördük ki yerleşik savunma durumunda Trabzonspor'un en iyi stoperi Campi ama takımın önde oynadığı zamanlarda yavaşlık onu ve takımı ne kadar etkileyecek göreceğiz. Göreceğiz çünkü hala takımı görmedik. Ve galiba devre arasına kadar bu med cezir manzaralarını izlemekten başka şansımız yok."
Son dakika Trabzonspor Haberleri FutbolArena'da!
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY