Trabzonspor ile Galatasaray'ın maç öncesi taktik analizi...

 

Galatasaray geçtiğimiz hafta ligin en zayıf ekiplerinden Mersin İdmanyurdu'nu yenememişti. Yenemediği gibi, kaptan Selçuk İnan'ı da kaybetti. Galatasaray seneler sonra ilk kez Melo ve Selçuk'suz ciddi bir maça çıkacak. Geçen 4 yılda bu ikilinin oynamadığı 3 lig maçı var. Biri geçtiğimiz sezon şampiyonluk garantilendikten sonra oynanan son hafta maçı. Biri ilk sezonlarında küme düşmesine garanti gözüyle bakılan Ankaragücü karşısında oynanam maç, biri de Mancini'nin ilk lig maçı olan Akhisar Belediyespor deplasmanı. Yani 4 sezonda sadece bir ciddi lig maçında Melo ve Selçuk yokmuş. Hem Melo hem de Selçuk cezalı olduğu için oynayamamışlar ve Hamza Hamzaoğlu'nun takımı Akhisar Belediyespor Niasse'ın 2 golüyle kazanmış. Asistlerden biri Güray Vural, diğeri de harika bir asist olan Bilal Kısa...

Bilal Kısa'nın önemi

 

Bilal Kısa demişken, Galatasaray ona bu maçta hem tecrübesi ve kalitesi gereği, hem de kadro zaafiyeti gereği büyük ihtiyaç duyuyor. Geride kalan 5 maç içinde Galatasaray'ın bir maçta en çok koşan oyuncusu Bilal Kısa.... Ancak Bilal geçtiğimiz günlerde annesini kaybetti ve bu yüzden son 2 maçta ilk 18'de değildi. Bilal bu maçta Selçuk yerine oynayacak mı merak konusu... Şuan itibariyle 20 yaşındaki Jose dışında o bölgede Bilal dışında kimse yok denilebilir. Bilal 32 yaşında olmasına rağmen Galatasaray'da oynadığı maçlarda heyecan ve tecrübe eksiği yaşadı. İnter'le oynanan hazırlık maçında bile ayaklarının titrediğini itiraf etti ve henüz beklenen katkıyı sağlayamadı. Belki bu maç, annesinin kaybı onun duyduğu heyecanı da kaybettirir ve sadece oyuna da odaklanıp verimli olabilir. Şöyle ki, Gheorghe Hagi anne ve babasının ölümünün ardından maçlara çıkmış ve çok da iyi performanslar sergilemişti, Hagi maça çıkmayıp acı çekmek yerine üzüntüsünü bu şekilde atmak istemişti. Bilal tabii nasıl isterse öyle yapar, bu maçta oynamamak onun son derece hakkıdır ve hiçbir şey onun bugünlerde yaşadığı acıdan önemli değildir ancak çıkıp biraz futbol oynaması belki onu rahatlatır ve ruhen iyileştirir diye düşünüyorum. Her ne kadar bizler, yarattığımız şiddet ortamında bunu unutsak da, bu futbol aslında bir oyun ve insanları özellikle de oynayanları mutlu eden, ruhen iyileştiren bir oyun! Trabzonspor ortasahası ve Mbia farkı!

 

Trabzonspor ortasahada Mbia ve çok koşan Özer'le oldukça dinamik bir takım. Özer yerine Okay da oynasa yine o da genç ve çok koşuyor. Kayserispor maçında Alper sol bek oynamış Constant da Mbia'nın yanında oyun kurucu olmuştu. Bence Şota bu maçta Constant'ı yedeğe veya sol beke çekmeli. Zira Galatasaray ortasaha göbeği yumuşak ve Mbia-Okay(Özer)-Mehmet Ekici üçlüsüyle fiziksel üstünlük kurulabilir. Okay sakatlığı yüzünden son haftalarda oynayamamıştı ama iyileşmiş durumda. Yine de bence tecrübeli Özer bu maç için daha doğru bir tercih olurdu. 

Galatasaray ne yapabilir?

 

Galatasaray bu güçlü ortasahaya direnmek istiyorsa fizik gücü yüksek oyuncular kullanmak zorunda. İki önemli opsiyonu var Hamza Hamzaoğlu'nun. Ya Jason Denayer'i ön libero kullanacak ve eğer kaybederse "Denayer ön libero oynar mı?" diye skor yazarlarından ağır eleştiriler alacak. Ya da Jem Karacan'ı ön libero kullanacak ve yine kaybederse "Jem Karacan şapkadan mı çıktı? Şimdiye kadar neden oynamadı?" eleştirileri alacak. Yani eleştiriye son derece açık bu iki riskten birini almak zorunda! Zira bu ikisinden birinin ortasahada oynaması şart oğlu şart. Öte yandan eleştirilerden korkup bu ikisinden biri oynamazsa zaten kazanamayacak ve her halükarda eleştirilmiş olacak! 

 

Hamza Hamzaoğlu kesinlikle kamuoyu baskısından kurtulmalı ve gazetede, televizyonda konuşan yorumculara veya taraftara göre bir 11 çıkarmaya çalışmamalı. Zira bilindik, Bilal-Jose Rodriguez'li bir ortasaha göbeği ile 4-2-3-1'ini oynatmayı denerse bu Trabzonspor'a diş geçirebilmesi imkansız. Mbia'nın ekmeğine yağı sürmüş olur!

 

 

Selçuk'un dışında bir de Chedjou'nun sakatlığı Galatasaray'ın elini fazlasıyla bağlıyor. Denayer zaten Hamza Hamzaoğlu'nun "Hem sağbek, hem stoper oynayabilen bir oyuncu arıyoruz" dediği isim. Yani sağ bek oynaması çok muhtemel. Hele Erkan Zengin gibi oyuncular karşısında savunması çok kötü olan, çok kolay çalım yiyen Sabri değil de böyle bir stoper özellikli bek oynasın diye alındı. Yani planlı bir transferdi. Sabri'nin geçen sezon tackling (top kapma) başarı yüzdesi %57. Bu ne demek? Sabri top çalmak için hamle yaptığı pozisyonların %43'ünde çalım yemiş. Bu geçtiğimiz sezon Süper Lig'de 600 dakikadan fazla sağ bek pozisyonunda oynamış 20 oyuncu arasındaki en düşük tackling yüzdesi. Yani Sabri Sarıoğlu'nu çalımlamaya çalışanlar 2 denemeden birinde başarılı olmuş! Sabri'den sonra en başarısız olanın tackling başarı yüzdesi %66! Eh Erkan da bu çalım atma konusunda ligin en etkili sol kanadı. O halde onun önüne Sabri'yi koymak sıkıntı doğurabilir. Hamza Hamzaoğlu'nun Denayer'i sağ bek, Carole'u sol bek yapıp, Semih ve Hakan Balta stoperlerinin önüne Jem Paul Karacan hamlesini yapması bence şart! Zaten yukarıda da dediğim gibi Mbia-Özer-Mehmet Ekici ortasahasına direnmesinin başka bir yolu yok. Ayrıca diğer bek Carole'un da fiziksel olarak üstün olması, karşısında oynayacak Yusuf veya Marin karşı üstünlük kurabilmesi adına yine Galatasaray için bir avantaj.

 

 

Mbia'nın defansif ve fiziksel gücü ortada, Özer de her maç 12-13 km koşabilen, çok deneyen, zorlayan bir oyuncu. Öte yandan 10 numara pozisyonunda oynayan Mehmet Ekici de Jose Sosa'dan sonra geçen sezon en çok defansif aksiyon yapan oyuncuydu. Yani en çalışkan 2. 10 numaraydı! Bu Trabzonspor ortasahası sert, zorlu bir ortasaha. Galatasaray'ın bu üçlüye, yine üçlü göbekle karşılık vermesi şart. Yani Galatasaray, Hamzaoğlu döneminde sürekli kullandığı 4231'i rafa kaldırıp 4-3-3'e dönmek zorunda. 

 

 

Hamza Hamzaoğlu, Atletico Madrid maçından sonra Podolski'nin performansından memnun olmadığını açıkladı. Bu sürpriz bir durum değil tabii... Yasin de Atletico Madrid maçının en iyisi ve haklı olarak oynayacaktır. Ancak sol kanatta mı oynamalı? Kesinlikle hayır. Cavanda bu ligin birebirde en zor geçilecek sağ bek oyuncusu (Muhtemelen Denayer'le birlikte) Yani Luis Pedro Cavanda'nın önüne iyi driplingçi, topla oynamayı seven kanatlar koymak kesinlikle mantıksız. Örneğin bu hataya Şenol Güneş düştü. Beşiktaş - Trabzonspor maçında Quaresma, Cavanda'yı çalımlamayı deneyip deneyip duvara çarpmış gibi geri dönmüştü. Çalımlasa bile 1 metre sonra Cavanda yetişti omuzu vurdu ve Quaresma'yı taça gönderdi. Fazlasıyla atletik, hamleli bir sağ bek olan Cavanda karşısına Yasin gibi topla meziyetli bir kanadı koymak Yasin'den yararlanamamak demek. Onun yerine topsuz oynayan ve gol koşuları yapan bir kanat/forvet (Podolski veya Sinan Gümüş gibi) çok daha mantıklı olacaktır. Cavanda'nın ender eksiklerinden biri ters kademeler ve topsuz oyunda stoperlerine yanaşması... Podolski bu maçta o açıdan etkili olabilir ama Galatasaray ortasahayı tutmak için o dış/kanat oyuncusunu feda etmek zorunda. Dolayısıyla Sneijder'i sol oyun kurucu gibi kullanıp, Yasin'i de sağ açığa koymak daha mantıklı olur. Yasin de karşısında sol bek olarak yumuşak ve yavaş Constant'ı bulursa birebirlerde etkili olur. 

 

 

Burak Yılmaz 2012-2013 sezonunda Galatasaray'a gelmeden önce "Ben Trabzonsporlu Burak olarak anılmak istiyorum ve bu kulüpten ayrılırsam Avrupa'ya giderim" demişti. Az daha gidiyordu da... Fakat Rusya'dan döndü ve Galatasaray'a imza attı. O günden beri Trabzonspor taraftarları ona öfkeli ve Trabzon deplasmanında Burak'ın eli ayağı titriyor. Burak kendisine "Hırsız Burak" denilen deplasmanlarda da oyundan kopuyor, sinirleniyor ve yok oluyor. Galatasaray'a geldiğinden beri bu güne kadar Trabzonspor deplasmanında 3 maç oynadı. 3 maçta da golü yok ve bu maçların hepsinde taraftarlar tarafından sindirilip oyundan soyutlandı. O kadar kötü oynadı ki Burak'ın Galatasaray kariyerindeki en kötü 5-10 maçının içinde bu 3'ü mutlaka vardır. Bence Hamzaoğlu yine kritik bir karar vermeli ve bu kadar coşkulu Trabzonspor taraftarının önüne Burak'ı atmamalı. Podolski'yi santrfor bölgesinde başlatıp bu 4-3-3'ü kurmalı. 

 

Trabzonspor'a gelirsek zaten ilk 11 oturuyor. Ufak bir iki tercih dışında çok düşünülecek bir şey yok. Cardozo N'Doye'den formda ve Galatasaray stoperleri kısa. Üstelik Trabzonspor baskı kuracaktır o halde Cardozo daha iyi bir tercih olur. Öte yandan Yasin sağda oynarsa Constant yerine Alper'i sol bek kullanmak mantıklı olabilir. Onun dışında bir de Özer'i ortasahada Mbia'nın yanında kullanmak bence genç Okay veya temposuz Constant'tan fazla fayda sağlar. Son olarak Marin de bence henüz 90 dakikalık değil. İlk 11'de Yusuf ile başlayıp duruma göre 2. yarının başında veya 60'ta Marin'i alması daha doğru olur. 2 maçtır sonradan oyuna giriyor ve etkili oluyor Marin. Şimdi en zorlu maçlardan birinde direkt 11 başlatmaktansa bu Galatasaray maçından sonra 11'e daimi olarak koymak bence daha sağlıklı olur. 

 
Sinan Yılmaz