Süper Lig'de Devre Arasında Yapılmış En İyi 5 Transfer

#SüperLig'de son 30 yıla damga vuran en iyi devre arası transferlerini inceledik. Çok sayıda isim ön plana çıktı. Son yıllarda, başarılı devre arası transferlerinin şampiyonluk getirmesi de dikkatleri çekiyor. 2016'da Marcelo ve 2017'de Babel Beşiktaş'ın şampiyonluklarında önemli rol oynarken 2018'de Nagatomo ve geçen sene de Marcao ile Luyindama'nın transferleri Galatasaray'a şampiyonlukları getirmişti. Geçmişte Giunti gibi, Ribery gibi devre arasında gelip büyük fark yaratan çok sayıda isim de oldu. Bu listeyi oluştururken gerçekten çok zorlandık. Gelin en faydalı 5 devre arası transferine birlikte bakalım.

5- Torsten Gütschow

1992-1993 sezonuna Beşiktaş, üç yıl üst üste şampiyonlukla girmişti. Tarihinin en başarılı dönemini yaşıyordu ve Gordon Milne'in takımı adeta yenilmez görülüyordu.

Karşılarında ise Feldkamp'ın Galatasaray'ı vardı. Alman teknik adamın önderliğinde Alman futbolcularla iskeletini kuran Galatasaray, stopere Reinhard Stumpf ve Falko Götz'ü koyarak savunmayı oturtmuştu ancak hücum hala istenilen düzeyde değildi. Devre arasında öyle bir transfer geldi ki sezonun gidişatını değiştirdi. 10 numaraya Dynamo Dresden'ten alınan Gütschow, 15 lig maçında tam 10 gol atıp 9 da asist yaptı. Galatasaray'ı şampiyonluğa taşıyan Alman yıldız aynı zamanda 3 yıl üst üste şampiyon olmuş Beşiktaş'ın serisine de nokta koyan transfer oldu.

4- Marcio Nobre

100. yılda şampiyon olan ve ertesi sezon da yoluna dolu dizgin devam eden Beşiktaş'ın ivmesine yine bir devre arası transferi nokta koyacaktı. Gütschow'dan 11 yıl sonra gelen Marcio Nobre, Beşiktaş'ın 11 puanlık farkını eriten isimlerin başında geldi.

2003-2004 sezonu ortasında, Fenerbahçe'den 11 puan önde olmasına rağmen Beşiktaş, ligin 2. yarısında düşüşe geçti ve sarı lacivertliler yeni golcüsü Nobre'nin de müthiş performansıyla farkı kapatarak şampiyon oldu. Nobre o sezonun 2. yarısında oynadığı 18 lig maçında 12 gol atmıştı.

3- Theofanis Gekas

Süper Lig'de son dönemde, Anadolu futboluna damga vuran isimlerden biri hiç şüphesiz Yunan golcü Theofanis Gekas'tır. Gekas'ın ülkemizdeki rolü, devre arasında küme düşme hattındaki takımlara transfer olup mucize gerçekleştirmeye çalışmaktı.

İlk olarak 2011-2012 sezonunda Samsunspor ile bu göreve soyundu. 2. yarıda çıktığı 11 maçta 8 gol atmasına rağmen Samsunspor'u kurtaramadı. Buna karşın ertesi sezonun devre arasında, belki de daha zor bir meydan okumayı kabul etmekten korkmadı. Akhisarspor'da oynadığı 15 maçta 12 gol atarak son sıradaki takımı ligde tuttu! Akhisarspor'daki takım arkadaşları tarafından 'Yunan tanrısı' ilan edilen Gekas daha sonra Konyaspor, Eskişehirspor gibi Anadolu takımlarında da başarıyla forma giydi.

2- Fabian Ernst - Yusuf Şimşek

2008-2009 sezonu devre arasında, tıpkı bu sezon olduğu gibi çok sayıda takım birbirine yakın puanda ve liderlik yarışı içindeydi. Beşiktaş, lider Sivasspor'un 6 puan gerisinde ve 6. sırada devreye girdi. Buna karşın Ocak ayında yapılan iki nokta transfer, siyah beyazlıların tüm rakiplerini geride bırakmasını sağladı. Defansif orta saha olarak Ernst, ofansif orta saha olarak da Yusuf Şimşek Beşiktaş'ın çehresini değiştirdi. Siyah beyazlılar sırasıyla Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor ve Sivasspor'u geriden gelip geçti, şampiyon oldu.

1- Wesley Sneijder - Didier Drogba

Süper Lig tarihindeki en şahşahalı devre arası transfer dönemi hiç şüphesiz 2012-2013 sezonu Ocak ayında yaşanmıştı. İlk devreyi zaten 33 puanla, Beşiktaş'ın 3 puan önünde zirvede tamamlayan Galatasaray, bununla da yetinmedi ve devre arasında iki büyük dünya yıldızını getirdi. Wesley Sneijder ve Didier Drogba'ya art arda imza attıran sarı kırmızılılar, hem ligde 10 puan farkla rakiplerini sürklase ederek şampiyon oldu hem de Şampiyonlar Ligi'nde Schalke'yi eleyerek çeyrek finale kadar yükseldi. Çeyrek finalde, Sneijder ve Drogba'nın da gol attığı maçta Galatasaray, Real Madrid'i de 3-2 yenmeyi başarmıştı. Yıllar sonra Jose Mourinho o maçla ilgili olarak elenmekten korktuğunu itiraf etmişti.