comScore

Fenerbahçe Fenerbahçe

Murat Fevzi Tanırlı'dan hakem değerlendirmesi! 'Hemşerim esas memleket nire'

04 Mart 2016, Cuma 10:48
Murat Fevzi Tanırlı'dan hakem değerlendirmesi! 'Hemşerim esas memleket nire'

Eski TFF hakemlerinden Lig TV yorumcusu Murat Fevzi Tanırlı, 23. haftanın maçlarını yorumladı.

FutbolArena Analiz - Spor Toto Süper Lig'in 23. haftasında oynanan maçlarda hakem performansları nasıldı. Eski TFF hakemi ve Lig TV yorumcusu Murat Fevzi Tanırlı geçtiğimiz haftaya damga vuran olayları ve hakem performanslarını değerlendirdi.

İşte Murat Fevzi Tanırlı'nın yazısı;

Hayatımıza dair çok mesajlar veren ve gerçeği yansıtan “sokak”, aslında futbolumuzu da anlatıyor. Anket şirketlerinin baz olarak aldığı “1000”, “2000”, “3000” kişilik deneklerden çok daha ciddi sayıda potansiyeli ve gerçek yansımayı tribünlerde görebiliyoruz. Kural ve prensiplerden, hoşgörüden uzakta olup, “biz” olmaktan ziyade hep “ben” demeyi seviyoruz “sokak”ta. Çünkü bencillik seviyemiz çok yükseldi. Ego desen tavan. Hele az ya da çok bir de para verdiysen  “hep ben konuşmalıyım” hakkını kendinde gören kronikleşmiş hastalık halinde ruhumuz. Kısır bir döngüde dolaşıp duruyoruz.

***

Sokak, biz olmaktan çıkalı çok oldu.

Sokak, korkusuz ve huzurlu yaşamaktan çıkalı çok oldu.

Toplu taşımaya binmek adrenalin oldu…

Kalabalık yerden geçerken tedirgin bakışlarla insanları süzmek zorunlu göz jimnastiği haline geldi…

“AVM'ye girince çıkışa yakın gezmeye çalışıyorum” cümlesi alışverişin tanımı oldu…

Kısacası evden çıkarken “helallik” alıp çıkmak yurdum insanının asli görevi oldu…

***

Hayatı böyle gergin ve sevgisiz yaşarken, futbola sevgi beslemeyi beklemek, rakibe saygı duymayı beklemek, karşı takım taraftarına nezaket göstermeyi beklemek “sokak”ta mümkün değilken, futbolun resmi paydaşlarından bunları beklemek elbette hayalden öteye gitmiyor. Hele ki hakemler özelinde iş daha da başka boyuta gidiyor.

***

MHK AŞISI

Medyada yapılan yönlendirmeler ve eleştiriler ise kulüp yöneticilerinin kimyasını bozmaya yönelik. “Acaba ben az mı BAĞIRIYORUM?”. Çünkü “genel geçer” kabul edilen BİRİM, size herhangi bir hata yapıldığında tepki desibelinizin ne boyutta olduğunun ölçülmesi oldu memlekette. Gün geçmesin ki herhangi bir kulüp yöneticisi ya da teknik adamı ya da futbolcusu şu cümleyi söylemeden edemesin: “Yahu biz konuşmuyoruz, sesimizi çıkartmıyoruz, hoşgörüyle yaklaşıyoruz diye mi bize oluyor bunlar! Bundan sonra biz de gerektiği gibi davranalım”.

***

“Gerektiği gibi davranmak”… Doğruluğu ispat edilememiş olsa da “gelenekselliği” bir şehir efsanesi olarak gazete sayfalarına ve ekranlara kazınmış durumda. Hal böyle olunca da Kütahya'nın Simav ilçesinde geçirdiğim 18 senenin en önemli keyiflerinden biri olan ve her yıl geleneksel olarak Eylül ayında düzenlenen Simav Panayırı'ndaki boks makinasındaki güç gösterisine gitmiyor değil aklım. Ne kadar sert vurursan, karşındaki barometrenin verdiği mastürbatif haz!

***

Bu sezon geldiğimiz nokta bu seviyelerde artık. Çok hakem hatası oldu ammavelakin şuna emin olun ki hakem arkadaşlardaki genel izlenimim artık “AŞI”lanmış gibiler. Bu açıdan mutluyum. “Bu hafta ciddi bir hata yaparsam yandım, bittim, doğrandım” psikolojisinden uzaklar. Kanıksadılar artık. Bir stresi kaç kere yaşayabilirsiniz ki! 10 maç iyi yönetirsiniz, 2'sinde başarısız performans gösterirsiniz yine infaz. Hakemliğe bakış penceremizden ortaya çıkan hastalığın virüsleri, olası karşılaşılabilecek yeni versiyonları, genetiği değişenleri gibi haftalık olarak ortaya çıkabilecek pek çok türe karşı bağışıklık kazanmış durumda pek çok hakemimiz. Bitmiyor çünkü ve aksine sezon sonları yaklaştıkça da artıyor. Bu nedenle Süper Lig'e yeni yükselmiş ve o yüce heyecanı taşıyan hakemlere bundan sonra sezon başlarında “MHK Aşısı” yaptıralım ki, bu ortama alışırken çok sendelemesinler. “Aşı”nın tıp literatüründeki isminin ne olmasına  dair önerilerinizi bekliyorum.

***

EL İNSAF… YOK ARTIK…

Önceki hafta G.Saray-Trabzonspor karşılaşmasında yaşananların ardından Avni Aker'deki Trabzonspor-Osmanlıspor maçı atmosferiyle, oyuncuların yaklaşımıyla, tribünleriyle merakla bekleniyordu. Trabzonspor camiası adına maç öncesi ve sonrasıyla medeni seviyede tepkilerin paylaşıldığı bir 90 dakika oldu. Maçın başlama düdüğünün ardından belli bir süre hareketsiz kalarak protestolarını yapan Trabzonspor'lu oyuncuları kutlamak gerek. Tepkilerini gösterdiler ve maça döndüler. Peki bu süreçte Osmanlıspor'lu oyuncular ne yaptılar? Doğal olarak formalite şekilde aralarında paslaştılar ve sonra maça döndüler.

***

Peki bazı aklıevveller ne yaptı? Yine akıllarınca ortalığı karıştırmak, Trabzonspor'lu oyuncuların kısa süreli gösterdikleri protestolarına bile bırakın saygı göstermeyi, nifak sokmak için harekete geçmişlerdi. Yok efendim Osmanlıspor kalecisi Ahmet, kendi takım arkadaşından gelen topu eliyle almışmış, kaleciye bilerek pas verildiğinden dolayı endirekt serbest vuruş verilmeliymişmiş. İnsan bu cümleyi sarfetmeden bir kendisine bakar, aynaya bakar, “böyle bir esnada söylenir mi yahu bu” diye kendisiyle konuşurken biraz utanır, utancından konuşmaması gerektiğini düşünür.

***

HEMŞERİM ESAS MEMLEKET NİRE

MHK AŞISI (--Aşının daha güzel ismi için twitter adresime önerilerinizi bekliyorum--) kapsamında yukarıda bahsettiğim hakemlere bakışa dair pek çok “tür”ün çıkabildiğini belirtmiştim. Döndü dolaştı bu kez “memleket meselesi” peydahlandı.

***

Genel itibariyle hakemin nüfus kağıdında yazan “Doğum Yeri” şehrine istinaden dönemin MHK'ları o hakeme kendi doğduğu şehrin takımlarının maçlarında görev vermiyor(--İstisnası o şehrin iki takımının kendi aralarındaki maçlar--). Bir diğer nokta da yaşadığı şehirlerde sıkıntı olmasın düşüncesiyle çoğunlukla görev vermiyor.

***

Genel itibariyle yanlış bulduğum bu uygulamada yurduma has 2 yaklaşım vardı: İlki “Herhangi bir şekilde birilerinin aklında memleketinin takımına maç mı verilir,  kayırır mı sorusuna ortam hazırlamayalım”, ikincisi de “aman hakemin memleketinde maç vermeyelim, takımların ya da camia içindeki huzur kaçırmak isteyenlerin art niyetli diliyle ve anlamsız eleştirileriyle uğraşmayalım” gibi iki yaklaşımdan dolayı “memleket” kriteri vardı.

***

Bu yaklaşım genel olarak aslında İstanbul hakemleri için değiştirildi, revize edildi diyebiliriz. Benzer şekilde Ankara ve İzmir için de düşünülebilir ancak halen İstanbul hakemleri kadar daha net uygulandığını söylemek zor.  Düşünsenize, İstanbul gibi 10-15 milyonluk bir metropolün hakemleri yıllarca gerek doğum yeri kriteri dezavantajıyla, gerek de yaşadıkları şehir kriteri dezavantajıyla hakemliğin o dönemlerde en büyük keyfi  (--bugün asla değil--) 3 büyük takım maçlarında görev alamıyorlar, İstanbul hakemleri sürekli Anadolu takımlarının maçlarında görev alabiliyorlardı. G.Saray-Konya oynuyor, İstanbul hakemi yönetemez. Neden? Yukarıdaki anlamsızlıklardan! Aynısı Ankara ve İzmir'de yaşayan veya doğan hakemler için de geçerli. G.Birliği-Mersin İY oynuyor, Ankara bölgesi hakemi yönetemez! Ne münasebet. Londra'da onlarca takım var. Swansea ya da Cardiff, rakip olarak Arsenal, Chelsea, Tottenham gibi Londra takımlarıyla oynarken Londra'dan hakem istemiyoruz mu diyorlar? Ya da İngiltere MHK'sı buna mı bakıyor?Her zaman söylediğim gibi burada futbol kültürü devreye giriyor tabii ki.Belki de İngiltere ile kıyaslayarak ben de komik duruma düşüyorumdur değil mi:)

***

***

Bu sığ yaklaşım ne mutlu ki belli oranda kaldırıldı. Artık daha mantıklı ve kabul edilebilir seviyede ama hala %100 tam istenilen noktada değil. Hali hazırda mevcut 38 Süper Lig hakemi memleketinden bağımsız şekilde, olması gerektiği gibi her takımın maçına çıkabilecek ortama ve karşılıklı güvene gelinmesi şart.

Beşiktaş'ın çok değerli başkanı Fikret Orman'ı en çok beğenenler ve takdir edenler arasındayım. Duruşu, icraatları, yaklaşımı ve futbola bakışı fevkalade. Elbette ki uzun seneler sonra şampiyonluk heyecanını anlayabiliyorum, Kara Kartal'ın yeni mabedine şampiyon olarak çıkmaya büyük bir heves ve azimle istediğini de görebiliyorum. Ancak ligin ilk devresinde F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın basın toplantısı örneğinde olduğu gibi, hakem camiası içinden kendisine bilgi verenlerin kişisel hırslarına, yanlış yönlendirmelerine kulak asmaya değecek konular asla değil. Koskoca Beşiktaş Başkanı'nı çoktan tozlu raflara kaldırılmaya başlanan hakemlikte “memleket meseleleri” ile doldurup konuşturtmaya çalışan küçük zihniyetlere prim vermeye gerek yok başkanım.

***

Bu bağlamda TorkuKonyaspor-Beşiktaş çeyrek finalinin rövanşında Konya'lı hakemlerimizden Yaşar Kemal Uğurlu'nun atanması bir taraftan çağdaş yaklaşım ve olması gereklilik açısından olumlu gibi gözükmekle birlikte, diğer yandan da zamanlama açısından kısmen olumsuz bir tablo karşımıza çıkardı.Olumsuz tablodan kastım özellikle hakemimizin zarar görebilme ihtimali nezdinde. Kupanın ilk maçındaki hatalar Beşiktaş'ın tepkisini çekmiş olup ardından eleştiriler gelmişti. Devamında da derbi sonrasında Fikret Orman'ın basın toplantısındaki eleştirileri vardı. Böyle bir ortamda üst üste yakın zamanda iki sıkıntılı durum varken, Konya'daki maça Yaşar Kemal Uğurlu'yu vermek bu mantalitedehakemin psikolojisi ve olası hatalar açısından yeni dertler doğurabilirdi. Çok şükür ki herhangi bir ekstra dert olmadı.

***

Kesinlikle memleket gözetmemek tarafındayım ve bu yaklaşımın tamamen unutulması gerektiğini düşünüyorum ancak zamanlamaya biraz da olsa lütfen dikkat. Hepimiz bazı dönemlerde alt liglerde bu tarz gözden kaçan atamalar sonrasında hakemlerin birkaç kez değiştiği günleri de hatırlıyoruz.

***

Pek çok ülkenin yıllardır beceremeyip, hala ağaçlara ve doğaya anlamsız(!) ve gereksiz(!) şekilde bağlı kalıp yapılaşamadığı bir dünyada, Türkiye gibi vizyoner bir bina aşığı memlekette, yapılaşma ile İstanbul-Ankara birleşmişken, İzmir-Muğla birleşmişken, Ankara-Kırıkkale birleşmişken, İstanbul-Tekirdağ-Edirne birleşmişken hemşerim esas memleket nire sorusunacevap bulmak zorlaştı. Barış Manço'ya sevgi, saygı ve rahmetle…

***

HAFTANIN HAKEMLERİNDEN NOTLAR…

Başakşehir-Kayseri:  Halis Özkahya gayet başarılı bir maç yönetti.-8.4

Mersin İY-Konya:Son dönemde en çok tartışılan ve gündemde olan konu hava toplarındaki el hareketlerine verilen sarı kartlarken, Tita'nın sorumsuzca 2 hareketinden atılması son dönemdeki  sorumsuz futbolcu örneklerinden. Alper Ulusoy'un yönetimi gayet iyiydi.-8.4

Ç.Rize-Kasımpaşa: Ali Palabıyık başarılı maçlarından birini çıkardı. Ligin 2.yarısında daha iyi.

Eskişehirspor-Bursaspor:Serkan Çınar haftanın en zor maçlarından birinden başarı ile çıktı.-8.4

Trabzonspor-Osmanlıspor: Özgür Yankaya açısından stres seviyesi yüksek bir maçtı. Trabzon adına tartışmalı bir penaltı pozisyonu var ama Osmanlıspor'lu oyuncu kayarak topu uzaklaştırıyor gibi gözüküyor. Karar sizin. 8.3

Sivasspor-Antalyaspor: Mete Kalkavan haftanın kritik maçlarından birinde gayet iyiydi. Cicinho'nun bariz gol şansından atılması doğru karar.8.4

G.Birliği-Akhisar Bld: Bu seneki favori hakemim Halil Umut Meler. Her zaman yineliyorum, geleceği güzel ama lütfen daha kontrollü ve şımarma seviyesi yükselmeden yola devam. Her maça aynı özen lütfen. Penaltı kararı doğruydu. Maçın genelinde de iyiydi. Sadece maçın başında Djalma'ya yapılan net faulü atladı. 8.3

Gaziantepspor-G.Saray: Fırat Aydınus'un gayet başarılı yönettiği bir karşılaşma oldu.8.4

F.Bahçe-Beşiktaş: Cüneyt Çakır'ın yönettiği maçta Beck ve Caner'in pozisyonları başta olmak üzere, Volkan için de kırmızı çıkmalı mıydı tartışmaları yapıldı. Beck'in pozisyonu gerçekleşme yeri açısından değerlendirmeye zor. Hakeme ve yardımcılara uzak bölgede gerçekleşmiş olması dezavantaj oldu. Futbolcunun niyetini anlamak açısından da bir yargıya varılamazdı. Çok eleştirmiyorum bu nedenle. Yalnız şunu unutmayınız, illa kasıtlı yapmış olması gerekmiyor. Oyuncu istem dışında da bu hareketi yaparsa atılır. Her zaman illa kasıt aramayınız pozisyonları yorumlarken. Caner'in sarı kartı varken atılmasını gerektiği düşünülen pozisyonlar konusunda Beck'e yaptığı faul değil ama Sosa'ya yaptığı pozisyon düşünülebilir. Ancak bu tarz maçlarda çok bariz olmadığı sürece hakemlerin 2.sarı kartı çıkarma konusundaki yaklaşımlarını maçın adı ve önemi açısından doğru buluyorum. Volkan pozisyonunda sarı kart yeterli. Her iki takımın da penaltı beklediği pozisyonlardaki devam kararı doğruydu. Birkaç faul hatası dışında derbi özelinde notum 8.1.

***

Yeni haftada hakemlerimize başarılar… Hakem şansları yanlarında olsun…

Hayatınızdan sevgi ve hoşgörü eksik olmasın…

Murat Fevzi Tanırlı

Twitter: @mftanirli


ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!