"Kadroyu gördüğümde aklıma gelen, Hakan Çalhanoğlu'nun solda, Emre Mor'un sağda olduğu bir 4-4-2 değildi. Ozan-Topal ikilisinin merkezde, Enes ve Cenk'in çift santrfor olduğu bir dizilişte oyun kurmak neredeyse imkansızdı. Nitekim öyle de oldu. Volkan Babacan her topu ileri vurdu. Ne topu alabildik ne dönenleri toplayabilecek bir baskı kurabildik. Halbuki bu kadro Hakan'ın, Topal'ın yanında olduğu bir 4-2-3-1'le oyunu daha rahat kurabilirdi. Cenk, Beşiktaş'ta sol oynuyor. Ozan da orta sahayı önden tamamlayacak bir baskı oyuncusu olarak rakibe preste etkili olabilirdi. Böyle olmadı. Hem baskı yedik hem topu tamamıyla onlara verdik. Euro 2016'da da kötü futbollar oynamıştık ancak bu kötü, olarak değerlendirelemeyecek kadar sıfırdı.
Terim, Volkan'ı alıp orta sahayı yine 4'leyince ve nihayet Çalhanoğlu merkeze Cenk'in yanına gidince bu kez rakip kaleye yaklaşmaya başladık. Ukrayna biraz olsun yoruldu ve bizim direkt oyun biraz daha işlemeye başladı. Yine de tehlikeler ve gol duran toptan geldi. Cenk'in aldığı penaltı da bir duran topun devamında. Golden sonraysa oyunu aldık nihayet. Bunu baştan yapsak ne olurdu? Hakan'ı kenara atmasak. Oyunu ona kurdursak. Volkan'ı solda kullansak. Kazanır mıydık? Bilinmez ancak ilk yarıdaki o sıfır oyunu yaşamayacağımız konusunda herhalde hep birlikte hemfikiriz."