FutbolArena Analiz - Manchester United cephesinde son günlerin sıkça tartışılan konusu hiç şüphesiz ki gol ve golcü konusu. Konu gol ve golcü olunca bu sezon Fenerbahçe'ye satılan Hollandalı golcü Robin van Persie ilk akıllara gelen isim oluyor.
Hani mayasında, hamurunda kalite var derler ya, annesi ressam, babası ise heykeltıraş olan Robin van Persie için bu tabiri kullanmak ideal olur kanısındayım. Aileden gelen ince görme yeteneğini yeşil sahalara taşıyan 32 yaşındaki tecrübeli golcü dün akşam yine klasını gösterdi ve Rize deplasmanında Fenerbahçe'nin tek golünü attı.
Robin van Persie için 1 Ocak 2011 çok fazla şey ifade ediyor. O güne dek aylarca sakatlıklarla boğuşan golcü oyuncu yılın ilk günü oynanan Birmingham City maçında attığı gol sonrası büyük bir çıkış yakaladı ve bu çıkışını Premier Lig'in 2011-2012 sezonunda Arsenal forması altında 38 maçta 30 gol, 2012-2013 sezonunda ise Manchester United forması altında yine ligde 38 maçta 26 gol atarak taçlandırdı. Hollanda Milli Takımı'nda da 98 maçta 49 gol atan tecrübeli golcüyü bu aralar eski takımı Manchester United adeta mumla arıyor.
Manchester United bu sezon Premier Lig'de oynadığı ilk 3 maçta, 2 kez 1-0'lık galibiyet alırken, bu hafta sonu Newcastle United karşısında kendi saha ve seyircisi önünde golsüz berabere kaldı. Kaldı ki 1-0 kazandıkları 2 maçtan ilkinde Tottenham Hotspur karşısında golü rakip sağ bek Kyle Walker kendi ağlarına yollarken, bir diğer 1-0'lık galibiyette de Adnan Januzaj'ın vuruşu rakibin stoperi Ciaran Clark'a çarpıp yön değiştirerek ağlarla buluştu.
İşte tam da bu noktada çalkantılı geçen ve 4. sırada tamamlanan sezonda bile Premier Lig'de 27 maçta 10 gole imza atan Robin van Persie mumla aranmaya başlandı. Manchester United yaz transfer döneminde geçtiğimiz sezon kiralık olarak oynattıkları ancak söz konusu çalkantılı dönemde istediği verimi alamadıkları santrafor Radamel Falcao'yu geri yolladı. Tıpkı Falcao gibi büyük bir hücum yeteneği olan kanat oyuncusu Angel Di Maria'yı da sattılar.
Özellikle forvet hattında Robin van Persie gibi bir yeteneğin kaybedilmesi, bu sezon Chelsea'nin kadrosuna dahil ettiği Radamel Falcao'nun geri yollanması sonrası kadroda yalnızca 3 forvet kaldı.
Bunlardan birincisi kaptan Wayne Rooney. Rooney son birkaç sezondur santrafor değil de, orta sahaya gelen top alan, top dağıtan ve kıran kıran mücadeleye dayalı ancak serbest oynayan bir role büründü. Bu sezon santrafor oynadığı 4 resmi maçta da gol atamaması da bu tezi güçlendiriyor.
Bir diğer santrafor Javier Hernandez ise hem ülkesiyle yazın fazla mesai yapıp yorgun ve sakat döndü, hem de son 3 sezondur gol yollarında ciddi anlamda başarısız bir performans sergiliyor. Oyuna sonradan girip, seri şekilde goller attığı 3 sezon sonrası son 3 sezondur bir özgüven problemi yaşadığı ortada.
3. ve son forvet ise 19 yaşındaki James Wilson. Onun Manchester United'ın forvet hattında doğrudan oynaması ve kurtarıcı olması için biraz daha zamana ihtiyacı olacağı kesin.
31 milyon Sterlin gibi önemli bir bonservis bedeli karşılığı alınan Memphis Depay da forvet oynayabilen bir oyuncu ancak onu sağ ayağıyla sol açıkta oynarken görmeye alıştık ve söz konusu pozisyonda çok daha verimli oluyor.
Tablo bundan ibaretken adada geçirdiği son 4 sezonda tam 95 gole imza atan Robin van Persie belki de en çok ihtiyaç duyulacağı sezonda Fenerbahçe'ye satıldı. Robin van Persie'nin üstün golcülüğü sadece istatistiksel bazda değil, olağanüstü son vuruş yeteneğiyle de hafızalara kazınmışken, onun yokluğunda hem Wayne Rooney istediği pozisyonda oynayamıyor hem de diğer Javier Hernandez ve James Wilson'ın üzerindeki beklentiler ile psikolojik baskı artıyor.
Yaz transfer döneminin bitmesine yalnızca 7 gün kalmışken ve çok istedikleri forvet oyuncusu Pedro'yu da geçtiğimiz günlerde Chelsea'ye kaptıran Mancester United'ın golcü sıkıntısını nasıl gidereceği merakla bekleniyor.
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR