comScore

Manchester City Manchester City

Ronan Evain: 'Seyircisiz maç oynamak son çare olmalı'

22 Mayıs 2020, Cuma 14:52
Ronan Evain: 'Seyircisiz maç oynamak son çare olmalı'

Gazeteci Alp Ulagay, Football Supporters Europe Direktörü Ronan Evain ile röportaj gerçekleştirdi.

FutbolArena - Koronavirüsün futbola vurduğı en büyük darbelerden biri futbolcular ile taraftarlar arasındaki bağı geçici de olsa koparması oldu. Maçların uzun bir süre seyircisiz oynanması söz konusu. Avrupa'nın en geniş katılımlı taraftar dernekleri birliği FSE (Football Supporters Europe) ise seyircisiz maçların bir standart haline gelmesinden endişe duyuyor. Avrupa çapında taraftarların bu yeni döneme bakışını FSE'nin direktörü Ronan Evain ile konuştuk.

"HALK SAĞLIĞI SEBEBİYLE FUTBOL İKİNCİL HALE GELDİ"
Bence bugün Avrupa'da en çok paylaşılan duygu şu: Bir halk sağlığı krizi yönetimi yapılıyor. Futbolun kendisi de, bu halk sağlığı krizinin ciddiyeti nedeniyle ikincil hale geldi. Hatta bir süre futbol olmadan bile yaşayabiliriz. Zaten bazı Avrupa ülkelerindeki çok sayıda taraftar örgütü de zor durumdaki kişilere ve sağlık çalışanlarına yardım etmek için kendilerini seferber etti. Açıkçası, bir yandan, tüm Avrupa'nın bu krizden çıkmasına yardımcı olmak için mücadele eden taraftarlar var ve diğer yandan seyircisiz de olsa maçlara devam etmek isteyen spor yetkililerimiz var. Sanki iki paralel evrende yaşıyoruz.

"LİGLERİN BAŞLAMASI KARMAŞIK BİR KONU"

Bugün Avrupa'nın büyük bölümünde taraftarlarda hakim olan görüş şu: Bekleyelim, aciliyet yok. Sağlık durumu stabil olmadığı sürece maçlara yeniden başlamaya gerek yok. Tabii ki, ülkeden ülkeye nüanslar var. Bazı ülkelerde, örneğin Fransa, Almanya, İspanya, Portekiz ve İtalya'daki taraftar örgütleri ve grupları seyircisiz maçların yeniden başlamasına çok güçlü bir şekilde karşı çıktı. Buna karşılık Norveç'te taraftarlar, futbolun geri gelmesinden oldukça memnun çünkü maçları izlemek için barlarda buluşabilecekler. Başka bir karşı örnek, seyircisiz maçlara dair bir bölünmüşlüğün olduğu İngiltere. Çünkü İngiliz futbolunun ekonomik modeli çok kırılgan ve televizyon hakları olmadan, bazı kulüplerin yok olacağı korkusu var. Ama bence taraftarlar arasında genelde futbolun hemen geri dönmesine ve karşı bir itiraz var.

"YENİDEN BAŞLAMA ISRARI TV HAKLARI YÜZÜNDEN"

Her ne pahasına olursa olsun liglere yeniden başlamaktaki bu ısrar TV haklarına bağımlılıktan, tamamen finansal sorunlardan kaynaklanıyor. Bu kriz, futbolun mali açıdan ne kadar kırılgan olduğunu ortaya çıkardı. Pek çok kişi dışarıdan kulüplerin çok zengin göründüğünü zannediyordu, ortada büyük bir gelir vardı. Aslında, kulüplerinin kasada hiç parası yok. Gelen parayı neredeyse saniyesinde harcıyorlar. Şimdi bu kulüplerin büyük çoğunluğu için beyaz bir sezondan sonra hayatta kalmak zor olacak. Bu sebeple deniyor ki seyircisiz de olsa maçlar oynansın yoksa kulüpler yok olacak. Aslında bu acizliğin ilanıdır! Birden görüyoruz ki futboldaki mevcut ekonomik model devam edemez. 

"TARAFTARIN YERİNİ ALACAK YÖNTEMLERİ REDDEDİYORUZ"

Bu konuda duruşumuz şöyle: Seyircisiz maç gerçekten son çare olmalı. Bunun bir şekilde norm haline gelmesi ve futbol maçlarının statlardaki canlı bir spor etkinliğinden ziyade bir televizyon şovuna dönüşmesi korkumuz var. Yine de iki şeyi ayırmak lazım: Şimdi sağlık şartları stabil olmadığında belirli bir süre boyunca seyircisiz maç oynayabilirsiniz. Bir başka bir sorun daha var: Mesela Almanya'da bu sağlık krizinden yararlanarak bir şov yaratmaya çalışıyorlar. Artırılmış gerçeklik sistemleri, tribünde sahte taraftarlar gibi yöntemleri kullanmak isteyen yayıncılar var. SkySports Almanya maçlarda daha önceden kaydedilmiş taraftar sesleri çalacağını duyurdu. Bu, video oyunu gibi bir şey olur. Biz tüm bu tekniklerin veya stadyumdaki taraftarın yerini alacak yöntemleri reddediyoruz.

"HERKESİN GELİRİ DÜŞTÜ KULÜPLERE DESTEK ZOR"

Futbol kulüplerine destek meselesine gelince, sorun şu ki, pek çok Avrupa ülkesinde insanlar iki aydır, üç aydır gelirsiz kaldı. Bu durum devam edecek. Bu sebeple taraftarların futbola katkısı sınırlı olacak. İşinizi kaybettiyseniz, birkaç ay boyunca geliriniz yoksa, önceliğiniz muhtemelen TV'de maç izlemek için abonelik satın almak veya kulübünüzün hayatta kalması için destek vermek olmaz. Mevcut krizde, çok sayıda kişi de parası varsa bile hayır kurumlarına veya sağlık kuruluşlarına yardımı tercih ediyor. Korkarım ki, yakın dönemde de insanlar daha az gelire sahip olacak ve maça gitmek, deplasmana gitmek için daha az harcama yapacaklar.

"TARAFTARLAR STATTA TOPLANMA ÇAĞRISI YAPMAZ"

Bir başka konu da statların çevresinde gruplar halinde toplanma konusu. Yani bir iddiaya göre maçlar seyircisiz oynanıyor ve taraftarlar statlar dışında toplanarak tehlikeli bir durum yaratacak. Bu, İngiltere veya Almanya'da yaygın olarak kullanılan örnek. Biz üyelerimizle konuştuk ve bu riskin tamamen abartıldığını, hatta sıfıra yakın olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu konuda kullanılan Valencia-Atalanta ve PSG-Dortmund gibi örnekler karantinadan önce, hayatın normal devam ettiği dönemde meydana geldi. Bugün PSG taraftarları muazzam fonlar topladılar ve haftalarca Paris'teki sağlık personeline, itfaiyecilere, evsizlere yiyecek ve temel ihtiyaç maddesi dağıttılar. Keza sağlık personeli için plastik vizör üreten Everton ve Liverpool taraftarlarının da böyle herkesi tehlikeye atacak bir toplanma çağrısı yapacağını düşünmek mantıklı değil. Elbette stadyumların çevresinde mahalleden iki çocuk toplanabilir ancak bu bir kamu güvenliği sorunudur.

"SÜRECİN BAŞINDAN BERİ  UEFA İLE DİYALOGDAYIZ"

UEFA ile düzenli irtibattayız. Zaten bu, bizim çalışma alanlarımızdan birisi. Taraftarların sorunları üzerinden UEFA ile bir iletişim noktasıyız. UEFA'nın turnuvaları durdurmasını, Euro 2020'nin ertelenmesini ve bu kararların erken alınmasını memnuniyetle karşıladık. Diyaloğumuz devam ediyor. UEFA birçok konudaki duruşumuzu biliyor. Ayrıca taraftarlar ile federasyonlar ve ligler arasındaki temasa gelince bu durum ülkeden ülkeye değişiyor. Bir diyalog geleneğine sahip ülkeler var: Mesela Almanya, mesela İngiltere. Bence daha fazla ülkede, stadyumlarda insanlara yeniden izin verme zamanı gelince bu sorular sorulacak: Stadyumlarda herkesin güvenliğini nasıl garanti ederiz? Hassas sağlık riski olan kişilerin stadyuma dönmelerine nasıl izin veririz? Bence şimdikinden derinlemesine, daha yapıcı tartışmalar olacak.

"GELECEK SEZON İÇİN OYUNCULAR RİSKE EDİLMEZ"

Gelecek sezon ne olacağı en büyük sorumuz. Liglerin yeniden başlaması halk sağlığı şartlarına göre belirlenecek ve bundan sonra işlerin nasıl gittiğine bağlı olacak. Futbol aynı zamanda tüm çalışanlarıyla ve işlerini tatmin edici güvenli koşullarda yapmak isteyen oyuncularla ekonomik bir faaliyet. Maçlar seyircisiz oynansa bile stadyumlarda görevli personel var, spor dışı görevliler var. Bütün bu kişiler işlerini kabul edilebilir koşullarda yapmak istiyor. Şu anda kimse altı ay içinde nerede olacağımızı bilmiyor. Bildiğim şu: Taraftarlar arasında oyunculara karşı güçlü bir dayanışma hissi var. Halkın bir kısmında futbola dönme beklentisi olsa bile, kimsenin oyuncuların ve yakınlarının sağlığını hesapsız bir riske atmak isteyeceğini sanmıyorum.

Röportaj: ALP ULAGAY

ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!