comScore

Kayseri-Trabzon hakem bitirme hattı

03 Mart 2017, Cuma 12:17
Kayseri-Trabzon hakem bitirme hattı

Eski hakemlerden Murat Fevzi Tanırlı yaşanan hakem olaylarını değerlendirdi.

FutbolArena - Spor Toto Süper Lig'de 22. hafta Beşiktaş'ın liderliğiyle tamamlanırken, hakem tartışmaları yine haftanın en çok konuşulan olayı oldu. Eski hakemlerden Murat Fevzi Tanırlı bu hafta bir yazı kaleme alarak yaşanan olayları değerlendirdi.

İşte Murat Fevzi Tanırlı'nın yazısı:
KAYSERİ-TRABZON HAKEM BİTİRME HATTI

Bir işi yaparken en büyük motivasyon kaynağınız moral ve üretkenliktir. Elbette işinize saygı, olmazsa olmaz kriter. Birilerinin her yaptığının yanına kar kalıyor şekilde yola devam ediyor olması, bunun kanıksanması ve hatta doğruymuş gibi kabul görmeye başlaması ise sanırım en hazin olanı! 

***

2 haftadır yazmıyorum, yazamıyorum. Hatta 2 haftadır geneline baktığımızda Süper Lig'de yönetimler de iyiyken, alnım dik bir şekilde yazabileceğim haftalar oynanmışken yazamıyorum. 

Son 2 haftanın hakem performanslarına baktığımızda sezon başından bu yana genelinde belki de en iyi haftalar listesine girer. Gelin görün ki, maç atamalarına bakıyorum, MHK davranışlarına bakıyorum, Yusuf Hayaloğlu'nun şiirindeki gibi: 
“Nerden baksan tutarsızlık!”

***

KALK MURAT KALK!

⦁    Sezon başında 22'ye düşürülen Süper Lig hakemlerinin sözleşmeleri 10 aylık mı olurmuş ve nasıl resmi haklar ve bağlayıcılıklar olmaz diye seslendik; maç gelirleri nihayet Avrupa seviyesine geldi ve eleştirmeyin diye seslendik;

yardımcı hakemler üvey evlat mı diye seslendik derken 23. haftaya bu maaş içerikli 3 konuda kör topal geldik. Bir kısmı halledildi, bir kısmı hala havada ve gizemli! Çünkü bu MHK ve TFF hakemlere maaş yaklaşımı konusunda hali hazırda dünyanın kullandığı Miladi Takvimi kullanmıyor. Yeryüzünde “1 yıllık anlaşma” denilince akla 10 aylık sürenin geldiği takvim değil çünkü bu. Asur takvimi mi, Kıpti takvimi mi, Maya takvimi mi bilinmez ama zaten Mart da geldi. 


 
⦁    Hakemler 22'ye şeklen düştü, eyvallah dedik ancak gelin görün ki sezon içerisinde pratikte 12-13 aktif hakem etrafında çark döndü.  Görev alamayanlar adına üzüldük, isyan ettik ses çıkmadı. Her hafta siyah-beyaz abartı hata yapanlar üst üste görev aldı diye isyan ettik, ses çıkmadı. Aynı hatayı yapanlar arasında çifte standart cezalandırma oldu diye isyan ettik, ses çıkmadı. 
“Son 5 yılda 3 defa geldin Başkanım, neden yetiştirme adına çaba sarfetmedin öyleyse” diye isyan ettik, yine ses çıkmadı. “Ben yaptım oldu” zihniyetiyle, Başkan ve Başkan Yardımcısı umarsızlığıyla koca Türk hakemliğinin itibarı sadece yarım sezonda yerle bir edildi.

⦁    Hakem yönetim anlayışları sayesinde skandal kararlarıyla yeni gençleri de, eskinin tecrübelilerini de kamuoyu önünde sert eleştirilen, atamaları gördükçe bıyık altı gülünen, adeta dalga geçilen noktaya getirdi.


 
⦁    Bir tarafta üst üste hata yaptıkça görev almaya devam edenlerin psikolojisi, diğer tarafta “bana artık görev gelmez” diyenlerin gerilimi. Sahada adalet dağıttığı söylenen mesleğin, kendi içinde düştükleri adaletsiz MHK çelişkisi.

⦁     Ortalık yangın yeri olmuş, kulüplerin hepsi isyanda, hakemler kendi içlerinde görev konusunda demoralize. Türkiye Gazetesi yazarı Ömer Faruk Ünal'ın verdiği sayılardan gani gani liste çıkar. 9 defa üst üste 4 giden de bulursunuz, her hafta siyah-beyaz hata yaptığı halde durmak yok, göreve devam da bulursunuz! Ama sayın Başkan TRT'de “dirsek ile sarı kart nasıl olur?” eğitiminde. Cevap verilemeyen Ersin Düzen soruları eşliğinde.

⦁    Hakeminden gözlemcisine çok sık görev alanlara soruyorum nedir durum diye… “ya Başkan çaresiz, ekibi iyi değil, 3 kişi idare ediyorlar, ne yapsın adam” görüşünde. Tam bir timsah gözyaşı! Nasıl olsa halinden memnun, görev cepte.
Neredeyse unutulan hakem ve gözlemcilere soruyorum nedir durum diye… “Adalet duygusu yok, ödül-ceza sistemi yok, aynı hatada bile çifte standart var, herkesin ahını alıyorlar, birlik ve beraberlik kalmadı” isyanında… 

Bir tarafta bencillik mi, empati yoksunluğu mu, çözümsüzlük mü dersiniz, diğer kanatta da görev alamamanın tepkisi mi dersiniz… Söylenecek çok şey var.

...

İşte bu duygu düşüncelerle oturuyorum bilgisayarın başına, maçlarda aldığım notları derliyorum. Tam başlayacağım değerlendirmelere ki bir haber görüyorum: Hakem Derneği (TFFHGD) Başkanı Sayın Abdurrahman Arıcı, MHK Başkanı'nı ziyaret etti. 

Bu sezon ve geçen sezon, hakem camiamız adına stadyumlarda alıkonmalardan, sahalarda darplara kadar en kara geceler yaşandığında bir kelam bile etmeyen, ortalarda hiç gözükmeyen sayın Başkanımız birden MHK ziyareti ile gündeme geldiler.
 

 
Dedim ki kendi kendime, “Kalk Murat kalk, ne yazısı Allah aşkına. Koş sayın MHK Başkanı'na ve dernek başkanına... 

İkiniz de hoş geldiniz efendim. Allah sizi başımızdan eksik etmesin” diyerek saygılarını ilet…

***
KAYSERİ-TRABZON HAKEM BİTİRME HATTI…

Sorunu hala hakem odağında arayanlar YANLIŞ yolda olduklarını bu yüce memlekette ne zaman anlayacaklar? Hiçbir zaman! Çünkü anlamak istemeyecekler, kimin ne amaçla neler yaptığını biliyorken, birbirimizi kandırmayalım!

***

Çok sıcak, daha dün akşamki Kayseri-F.Bahçe maçı. Bir kez daha gördüğümüz üzere hem saha içindeki oyuncu profilinde, hem de saha dışında neler oldu neler!

Maçın başından itibaren taç atışına, basit bir faule, en ufak pozisyona zıvanadan çıkmış şekilde itiraz eden, el kol hareketi yapan, yedek kulübesinden yöneticisine ilk gündemi hakeme saldırmak olan ve kazanmak için her yolun mübah olduğunu düşünen futbol kültürü başka bir ülke var mı?

“Efendim hakem maçın kontrolünü eline alsaymış da bunlara izin vermeseymişmişmiş!”

***

Net bir sonuç var. Bu yukarıdaki öneri ve temenni cümlesinin safsata olduğunu ispatlayan ise maç sonu görüşler:

NE DEMİŞ SAYIN ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ, BUYURUN BÜYÜK HARFLERLE SESLİ OKUYALIM:

“FENERBAHÇE MAĞLUBİYETİ SONRASI STAT DIŞINDA BASIN MENSUPLARINA AÇIKLAMALARDA BULUNAN, MAÇIN HAKEMİ ÜMİT ÖZTÜRK'E TEPKİ GÖSTERDİ.
KAYSERİSPOR'UN ELİNDEN GELENİ YAPTIĞINI BELİRTEN BAKAN ÖZHASEKİ, "KAYSERİSPOR ELİNDEN GELENİ YAPTI. DİPDİRİ BİR TAKIM GÖRDÜK YİNE. HER AN HÜCUM EDEN, FENERBAHÇE'Yİ BUNALTAN BİR TAKIM GÖRDÜK. HAKEM HATALARI İLE İLGİLİ DE BİR PENALTI KESİN GİBİ. SEYİRCİ OLARAK BİZ 100 METREDEN GÖRÜYORUZ DA, HAKEM NEDEN İÇERİDE GÖREMİYOR ÇOK MERAK EDİYORUM. TELEVİZYONDA DEFALARCA BAKTIK, GÖRÜNÜYOR. HERHALDE BU HAKEMİN ALANYASPOR MAÇINDA DA BİZE KARŞI GAYET İYİLİKLERİ VARMIŞ. UNUTMAYACAĞIZ, BUNU DA BİR KENARA YAZIYORUZ. O ARKADAŞ DA YAPTIĞI KÖTÜLÜKLERİN KARŞILIĞINI BİR GÜN GÖRECEKTİR MUTLAKA, KİMSENİN YANINA KALMAYACAKTIR"

***

SAYIN ÖZHASEKİ'NİN AÇIKLAMASININ TÜRKÇE MEALİ: 

Biz Kayseri camiası olarak zamanında Hakan Sivriservi'yi de böyle bitirdik, sıra şimdi Ümit Öztürk'de! Canımızı sıkmayın, akıllı olun, ararım Yusuf'u, bitiriyoruz bu çocuğu derim ve bitirtirim. O kadar!  

 
HAKAN SİVRİSERVİ olayını hatırlayalım. >> 

***

Trabzonspor'un bitirdiği hakemler, Aziz Yıldırım geleneksel basın toplantılarında isim isim verdiği hakemler, Kadıköy'e, İnönü'ye, Ali Sami Yen'e 2-3 senedir gelemeyen hakemler,  Kayserispor'un bitirdiği hakemler, Beşiktaş'ın istemediği, G.Saray'ın sevmediği, Bursa'nın sempatik bakmadığı… Edebiyat sorusu çıkar vallahi… Yukarıdaki cümledeki anlatım bozukluğu nasıl giderilebilir? 

Giderilmez kardeşim, her kelimesine kadar doğru bir cümle bu!


 
Sonra ulema çıkıyor diyor ki, “Efendim Cüneyt Çakır Avrupa'da başka Türkiye'de başka… Efendim Hüseyin Göçek Avrupa'da başka Türkiye'de başka… Yahu evet doğru, o ülkelerdeki maçlarda MAÇ yönetiyorlar, o heves ve zevkle gidiyorlar, senin ülkende ise futbola değil, İNSAN yönetmeye gidiyorlar.

Maç öncesi, maç sırası, maç sonrası, tribündeki yöneticisi, yedek kulübesindeki oyuncusu ve hatta sonraki 1 hafta yankıları, saldırıları, aba altından gösterilen sopaları… 

Ümit Öztürk gibi ligimizin bu seneki en önemli kazançlarından birine daha ilk günden bu şekilde yaklaşan BAKAN var değerli okuyucularım… Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir bakanı, ülkenin 90 dakikalık bir Federasyon Kupası maçı sonrasında bu açıklamalarla karşımızda… 
Canım Türkiye'm!

***

Sayın Bakanım, uyarılarınızdan gerek Ümit Öztürk, gerek de MHK gerekli mesajları alacaktır.

Naçizane bir TC vatandaşı olarak bendeniz de konu insan avcılığından açılmışken tribünlerdeki barbar avcılığı konusuna da soyunmanız konusunda arzımı iletiyorum. Bakanlık kapsamınız olarak da hem çevremizi hem stadyumlarımızın bulunduğu mekanlar olarak şehirlerimizi, şehirciliğimizi ciddi anlamda zarara sokuyor. 

Koltuk yağmuruna tutulan sahalar…
Rakı şişeleriyle kafaları yarılan çocuklar…
Sidik dolu pet şişelerin sahaya atıldığı maçlar…
Sahaya dalıp hakeme vurulan maçlar…
Bıçak, çakı, çakmak yağmuru maçlar…
Kırılıp dökülen devlet malı tuvaletler, dükkanların camları…

Para cezası vermek dışında bir yaptırımla önlenemeyen galiz küfürlerle dolu maçlar...
Sanık sizindir, başka sözüm yok hemşehrim sayın Bakanım! Memleket Pınarbaşı-Kayseri naçizane benim de… Arz ederim.

***

CLATTENBURG'UN ARABİSTAN MACERASI...

Biraz ülke dışına çıkıp nefeslenelim. Yurt dışında neler oluyor neler... 

Önceleri ABD, ardından Çin'in futbolcu transfer borsasını karıştırmasından ardından yeni bir sektöre daha göz kırpıldı diyebiliriz. Dünyanın en gözde hakemlerinden ve Premier Lig'in 1 numarası Mark Clattenburg, belirtilen rakamlara göre yıllık 500 bin Pound karşılığında önümüzdeki sezon Suudi Arabistan Ligi'nde hakemlik yapacak. 


 
İşin ekonomik boyutunun değerlendirmesi ayrı tabii ama Daily Star'da, İngiltere'nin MHK eski Başkanı pozisyonunda diyebileceğimiz Keith Hackett'ın görüşleri ise başka noktalara dikkat çekiyor.
Hakemlere destek konusunda sıkıntılar olduğunu söyleyen Hackett, Chelsea'nin 2012'de Clattenburg'a yönelttiği ithamları hatırlatarak, “Mata'ya İspanyol a...ğı, John Obi Mikel'e de maymun" ifadelerini kullandığını iddia ettiğini, o dönemde Federasyonun soruşturma başlattığını ve Clattenburg'un suçlu bulunmadığını hatırlattı. Bu tarihten itibaren de Clattenburg'un bu olayı unutamadığını, yapılan haksızlığa çok içerlediğini belirtti.

***

Hackett, Clattenburg'un bu durumu için "İngiliz hakemliği için kötü bir haber. Premier Lig dünyanın en iyi hakemini kaybetti, bu çok büyük bir darbe. 41 yaşındaydı ve önünde 9 yıl daha vardı ama ne yazık ki ülkemizde ayrılan ilk genç hakem de değil. Howard Webb ve Mark Halsey de erken ayrıldılar. Bu yüzden öncelikle kendinize "neler oluyor" diye sormalısınız. Bunun kötü yönetimin bir sonucu olduğunu düşünüyorum. PGMOL (Professional Game Match Officials Limited) konuyu açıklığa kavuşturmadığı için bu olaylar yaşandı. Mark Clattenburg, özellikle Mata olayından sonra kendini hiç kimsenin desteklemediğini hissetti ve yüzüstü bırakıldı. Sorun şu ki o artık yok ve Premier Lig, en iyi hakemi olmadan devam edecek. Çünkü PGMOL'den hiç kimse ortaya çıkıp da hala bir açıklamada bulunmuyor. Hakemler bir sıkıntıyı aşmak için görüşmeye ihtiyaç duyduğu zaman, aslında başlarını yaslayacak bir omuza ihtiyaç duyuyorlar. Ama bu da ne yazık ki gerçekleşmiyor. Konu sadece para değil, geleceğini güvence altına alacak fırsat denebilir ama gidişini durdurmaya da çalışmadılar. Premier Lig nerede, PGMOL nerede ve FA nerede?  Neden onu tutmaya çalışmadılar" şeklinde sözlerini tamamladı.

***

Bu habere sanırım yıllardır basınımızda “Avrupa'dan hakem gelsin kardeşim!” diyenler ellerini ovuşturarak sevinmiştir. Yahu iyi hoş da, ilk bölümde yazdık, kendi hakemine 12 ay yerine 10 aylık sözleşme yapıp, yardımcısını hiçe sayan ve sonradan maaş başlayan sistem, yabancı hakemlerin bu ciddi paralarını nereden ödeyecek! “Avrupalı olsun ama 3.sınıf hakem olsun” derseniz ona sözüm yok. Layık gördüğünüz hakemler onlar ise konuşmaya gerek yok. 

***

VE FİNAL: DERBİYE TALİBİM…

Sayın Yusuf Başkanım'a bir kez daha sesleniyorum. Önceki haftalarda tüm samimiyetimle “tarihi fırsat” diyerek hiciv yapmadan seslenmiştim:
“Hakemlik kariyerinize, siyasetteki dönemlerinize, düzgün imajınıza saygım sonsuz. 

Herhangi bir kurumda “başarısızlıktan” dolayı kendisi görevden ayrılan bir yönetici veya başkan görmedim. Gelin bu güzel özelliklerinize bu sıfatı da ekleyelim. Türkiye Cumhuriyeti tarihine geçin! Yüz yıllar boyunca “bu ülke sınırlarında bir başkan başarısız olduğunda istifa etti mi yahu” sorusuna birileri haykırarak evet desin, tarih boyunca anılırsınız”


 
Bu içten çağrıma yanıt vermediniz ve kalan haftalarda da vermeyecek gibi duruyorsunuz. 
Hali hazırda hakem ve gözlemci atama konusunda bir kriter yok iken, giderayak beni de mutlu etmeniz temennisindeyim. Bu vesileyle, ben de sezonun kalan derbilerinden birine talibim. Sabit listeniz var malumunuz ama bir küçük jest nelere kadir, tarifsiz. 

12-13 hakemlik listenizde velev ki Mete Kalkavan'ı verecekken, eski hakemler listesinden M ile başlayan bendenizi seçersiniz. Vallahi bir şey diyen olmaz, lütfen rahat olun. Maçı duman etsem de, şahane yönetsem de inanın bu sezon yaşananlardan sonra sıradışı bir başka olaya daha imza attığınız için gündemde olursunuz. Türkiye alıştı, bizler alıştık, kanıksadık, birkaç cılız ses çıkar, sonra devam…

Tanırlı sülalesi, ben öldükten sonra da dünya var olduğu sürece bu jestinize minnettar olacaktır. Sevgi ve saygılarımla Başkanım. 

***

Sonra niye yazmadın 2 hafta… Daha ne yazayım…
Hakemlerimize hafta sonunda başarılar diliyorum. Evlerinde yine oturmaya devam eden hakemlerimize de “12 hafta daha kaldı, sıkın dişinizi, aile bireylerini stresinizle ve öfkenizle üzmeyin. Hayat bu tip yöneticilere ve bu anlayışa rağmen yine de güzel… “

BeinSports ekranlarında onlarca maçı izleyin, futboldan keyif almaya bakın… Sevgiyle kalın…

Murat Fevzi Tanırlı
Twitter: @mftanirli

ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!