FutbolArena Analiz - Liverpool için 13 Nisan 2014 tarihi çok şey ifade ediyor. Ada futbolunun en üst düzey liginde 18 şampiyonluğu bulunmasına rağmen Premier Lig'de henüz şampiyonluğu bulunmayan Liverpool, o tarihte 22 senelik hasretine son vermeye çok yaklaşmıştı.
Manchester City karşısında kendi sahasında aldıkları 3-2'lik galibiyet onları bitime 4 hafta kala Chelsea'nin 2 puan, 2 maçı eksik olan Manchester City'nin ise 7 puan önüne geçirmişti.
Bu galibiyetten yalnızca 3 gün sonra Manchester City eksik olan maçlarından birini tamamlamak adına kendi saha ve seyircisi önünde Sunderland ile karşılaşıyordu ve maç 2-2 sonuçlanınca Liverpool şampiyonluğa bir adım daha yaklaşıyordu.
Ancak şampiyonluğa yalnızca 3 maç kalmışken önce efsane kaptan Steven Gerrard'ın büyük hataları sonucu Chelsea'ye 2-0 kaybeden Liverpool, bitime 2 maç kala bu kez de Crystal Palace karşısında son 10 dakikaya 3-0 önde girmesine rağmen sahadan 3-3'lük beraberlikle ayrılıyordu.
Üst üste alınan bu 2 sonuçtan sonra ligin son haftası Newcastle United karşısında alınan galibiyet bir anlam ifade etmiyor ve Manchester City 2 puan farkla şampiyonluğunu ilan ediyordu.
Liverpool bu travmayı atlamamış olsa gerek ki, bir sonraki sezonu yani 2014-2015'i 6. sırada tamamlarken, bu sezon da 6. hafta itibariyle 13. sırada yer alıyor.
Liverpool'un Sorunu Nedir?
Liverpool'un en belirgin sorunu kadro derinliğinin yetersiz olmasıdır. Premier Lig'de şampiyonluğu hedefleyen böylesine köklü bir kulübün yaz transfer döneminde yıldız transfer olarak yalnızca santrafor Christian Benteke'yi alması başlı başına bir hatadır.
Kaldı ki Raheem Sterling gibi olağanüstü bir yeteneği de şampiyonluğun en büyük favorisi Manchester City ekibine kaptıran bir Liverpool'un bu transferden geldiği iddia edilen 49 milyon Sterlin'i kullanmaması futbol otoriteleri tarafından oldukça eleştirildi.
Manchester City'den bonservis bedeli ödenmeksizin alınan 29 yaşındaki orta saha oyuncusu James Milner oldukça çalışkan ve iyi niyetli bir oyuncu ancak rakibiniz sizden Raheem Sterling'i alırken, sizin James Milner'ı almanız herşeyi özetleyen bir tablo olsa gerek.
Liverpool'un hangi bölgesi mercek altına alınırsa alınsın, Premier Lig'de şampiyonluk yarışını kaldırabilecek kalite ve derinlikten uzak bir kadro olduğunu rahatlıkla gözlemleyebiliriz.
Kalede Simon Mignolet kötü bir kaleci olmamakla beraber David de Gea, Petr Cech ve Thibaut Courtois kalitesinde olmadığı gayet açık.
Savunma hattında Martin Skertel ve Dejan Lovren gibi 2 stoper, rakip hücum oyuncularını korkutacak türden isimler değiller.
Sol bekte Joseph Gomez olsun, hücumu biraz daha seven Alberto Moreno olsun, büyük kademe hataları yapan oyuncular.
Sağ bekte Nathaniel Clyne, bundan önceki 3 sezon Southampton'da başarıyla forma giyen Clyne değil de sanki yerine bir başkası oynuyormuş gibi.
Orta sahanın hücuma dönük yüzlerinden Adam Lallana hala 2 maç üst üste iyi oynamış değil. Takım için çok önemli bir isim hatta takımın beyni olan Philippe Coutinho formsuz, Jordan Ibe'nin ne yaptığı belirsiz ve kaptan Jordan Henderson tam form tutmuşken sakatlandı.
Beşiktaş'a transferi son anda direkten dönen ön libero Lucas Leiva da görevini yapmaya özen gösteriyor ancak Liverpool orta sahasında görev alacak kaliteden oldukça uzak.
Gol noktalarında umut bağlanan Christian Benteke de bu hafta sakatlanınca umutlar Danny Ings ve Roberto Firmino isimlerine bağlandı. Bu da demek oluyor ki, Liverpool gol yollarında yine sıkıntı yaşayacaktır.
Liverpool cephesinde tek olumlu gelişme ilk maçında hazır gözükmemesine rağmen kalitesi ve golcülüğü tartışılmayacak olan Daniel Sturridge'nin yeniden yeşil sahalara dönmüş olması.
Kadronun kalitesi ve derinliği bu haldeyken Liverpool'un değil şampiyonluk, ilk 4'e girerek Şampiyonlar Ligi biletini alması bile bir hayli uzak gözüküyor.
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR