Melo ailesi ile yapılan söyleşi şu şekilde:
Galatasaray taraftarıyla aranda özel bir bağ var, bu güzel durumu sorarak başlayalım programımıza...
FELIPE: Bu güzel ilişkinin temelleri çok sağlam bir şekilde atıldı. 4 sene önce Galatasaray'a gelmem ile beraber... O zaman gelen teklifler arasında en ideal teklif Galatasaray'dı ve İstanbul'a geldik... Her geçen gün ne kadar doğru bir karar verdiğimi bir kez daha anlıyorum... İlk geldiğim zaman da söylemiştim. Ben buraya şampiyonluk yaşamaya ve tarih yazmaya geldim. Tanrıya çok şükür ki bunlar bana nasip oldu. Geldiğim ilk sene çok anlamlı bir şampiyonluk yaşadık. Ezeli rakibimizin sahasında kaldırdığımız bir şampiyonluk kupası var. O da benim tarihe geçmemi sağladı. Ondan sonra gelen başarılarla beraber taraftarla aramızdaki bağ daha da güçlendi.
Her paylaşımın fazlasıyla dikkat çekiyor. Fenerbahçe maçından sonra yaptığın sus işareti çok konuşuldu, bu hareketin anlamı nedir?
FELIPE: Bu soruyu sormanız çok iyi oldu. Ben de bunu açıklamak istiyordum. Beni sosyal medya üzerinden takip eden kişiler bu hareketin sadece galibiyetten ötürü çıkmış bir hareket olmadığını bilir. Bu çok öncelerden gelen, benim Brezilya' da oynadığım yıllara dayanan bir hareket. Cruzeiro'da oynarken çok yakın bir arkadaşım vardı, şu anda artık futbol oynamıyor ismi Maurinho, onun yaptığı bir hareketti bu. Ne zaman birisi ondan sahada top istese, bağırsa hep bu hareketi yapar. '' Sakin ol, bana bırak'' tarzı bir hareket bu. Zaten sosyal medyada beni takip edenler bu hareketin herhangi bir rakibe karşı yapılmadığını ve herhangi bir galibiyetten sonra yapılmadığını iyi bilir. Çok öncelerden yapılmış bir hareket ve Cruzeiro'da oynadığım yıllara dayanan bir hareket...Yanlış anlaşılma olmasın. Kesinlikle herhangi bir oyuncuya ya da rakibe karşı yapılmış bir hareket değil.
Türkçe öğreniyorsunuz artık değil mi? Neler biliyorsunuz?
FELIPE: ''Günaydın kardeşim, Evet ağabey, Merhaba, Nasılsınız, Allaha emanet, Afiyet olsun, teşekkürler'' gibi kelimeler kullanıyoruz. Türkçe'yi öğreniyoruz.
Luke çok tatlı, babası olarak onu çok seviyorsun ama bir yandan da kontrol ediyorsun ?
FELIPE: Bütün çocukların olduğu gibi onların da yaptıkları yaramazlıklar var. Ama çok değil. Tanrıya çok şükürler olsun ki böyle çocukları bana nasip etti. Oğlum Luke'u birkaç gün yanınıza alsanız bırakmak istemezsiniz.
Roberta maçlara geliyorsun eşini desteklemeye, Felıpe sahadayken neler hissediyorsun?
ROBERTA: Maçtan önce Felipe ile motivasyon konuşmaları yapıyorum. Özel konuşmalarımız oluyor. Futbolu çok seviyorum, futbolun çok içindeyim. Felipe'yi sahada izlemeyi çok seviyorum. Statta ilk 45 dakikayı izliyorum, onun okuyamayacağını bildiğim halde mesaj atıyorum, bazen iyi oynadın bazen iyi oynamadın diye. Şunları yapman gerekiyor diyorum, biraz daha dikkat et ikinci yarı daha iyi oynamanız lazım.
FELIPE: Okuyamadığımı bildiğim halde mesaj attığını biliyorum. Maçtan sonra hemen mesajlara bakarım. Eşimin bu mesajları çok hoşuma gidiyor.
Felipe deplasmandayken çocuklarla neler yapıyorsun, İstanbul'da nereleri geziyorsun, en etkilendiğin yer neresi?
ROBERTA: Felipe'nin deplasman maçlarına da gitmeyi seviyorum, özellikle Şampiyonlar Ligi maçlarında deplasmanlara ben de gidiyorum. Eşim burada yokken çocuklar ile daha yakın yerlere gidiyoruz. Türkiye'de tarihi yerleri gezmeyi çok seviyorum. Brezilya'dan arkadaşlarımız geldiğinde de hep tarihi yerleri geziyoruz.
Taraftara mesajı var mı?
FELIPE: Taraftarlarımız bize destek versinler, hep bizim yanımızda olsunlar. Futbolcular için onların verdiği destek çok önemli. Sahaya çıktığımız zaman Galatasaray isminin duyulması, o tezahüratlar ve bizim bire bir ismimizi duymamız bizi ekstra motive ediyor. Sonuç ne olursa olsun hep bizim yanımızda olsunlar. Emin olsunlar ki ben ve arkadaşlarım taraftarımızı ve camiayı mutlu etmek için elimizden geleni yapıp, bu sene mutlu sona ulaşacağız.
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
TRABZONSPOR