A Milli Takım'ın Dünya 3.'lüğünde ve Galatasaray'ın UEFA Kupası dönemlerinde mentor olarak görev yapan profesör doktor Turgay Biçer, önceki akşam Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçında yaşananları değerlendirdi.
Galibiyet golünden sonra futbolcuların kulübeden çıkarıp, sevinçlerini yaşadığı İsmail Kartal'ın yaşadığı duygusallığa değinen Biçer, “Oyuncularla hoca arasında duygusal bağ olduğu ortada. Uzun yıllar birlikte çalışıyorlar.
Orada çok önemli bir mesaj var. Futbolcular, hocalarına fazla yüklenilmemesi gerektiğini düşünüyor ve onu koruyorlar. ‘Onu kolay yedirmeyiz' mesajını veriyorlar. Olması gereken bir davranış. Ancak İsmail Kartal, başka duyguları yaşamamalı. İşine odaklanmalı. Direkt olarak takımı nasıl galibiyete taşıyacağını düşünmeli. Çok şeyi görmemezlikten gelmeli yoksa burada dağılan kendisi olur” dedi.
Orada çok önemli bir mesaj var. Futbolcular, hocalarına fazla yüklenilmemesi gerektiğini düşünüyor ve onu koruyorlar. ‘Onu kolay yedirmeyiz' mesajını veriyorlar. Olması gereken bir davranış. Ancak İsmail Kartal, başka duyguları yaşamamalı. İşine odaklanmalı. Direkt olarak takımı nasıl galibiyete taşıyacağını düşünmeli. Çok şeyi görmemezlikten gelmeli yoksa burada dağılan kendisi olur” dedi.
‘Her koşulda güçlü olmalı' Takımın hedefe odaklanması gerektiğini vurgulayan Biçer, “Futbolcular yaptıkları işin keyfini çıkarmalı. Yaptıkları işten nasıl gurur duyacaklarını, nasıl dünya çapına yayacaklarını ve yüreklerde bırakacakları ise odaklanmalı. İsmail Kartal artık bir yardımcı değil.
Bu takımın lideri ve baskılara dayanıklı olmalı. Her türlü koşulda güçlü olmalı. Gözyaşı insani olarak güzel ama toplum önünde bunu yapmamalı. Hele ki Türkiye'de hiç yapmamalı. Bu tür zaaflar göstermekle de psikolojik yardım almalı. Lider gibi nasıl davranılması gerektiği konusunda emek harcamalı. Fenerbahçe teknik direktörlüğü şikayet yeri değildir. Üst düzey bir profesyonellikle davranmalı. Yardımcılıktan sonra teknik sorumlu olarak kendisini ispat etmeli” ifadelerini kullandı.
Bu takımın lideri ve baskılara dayanıklı olmalı. Her türlü koşulda güçlü olmalı. Gözyaşı insani olarak güzel ama toplum önünde bunu yapmamalı. Hele ki Türkiye'de hiç yapmamalı. Bu tür zaaflar göstermekle de psikolojik yardım almalı. Lider gibi nasıl davranılması gerektiği konusunda emek harcamalı. Fenerbahçe teknik direktörlüğü şikayet yeri değildir. Üst düzey bir profesyonellikle davranmalı. Yardımcılıktan sonra teknik sorumlu olarak kendisini ispat etmeli” ifadelerini kullandı.
Aslolan oyunculardır Turgay Biçer'in öne çıkan diğer sözleri şunlar: “Teknik direktör olarak içinizden geçeni her zaman söyleyemezsiniz. Lider teknik adam gerekeni söyler. Bazen hadlerini aşmaları gerekir. Türkiye'de iki türlü liderlik var. Bazıları takımı kullanıp, kendi amaçları doğrultusunda kullanmaya çalışanlar. Bunlar karizmatik olur ama etkileri kısa sürer ve antrenörler ön plana çıkar. Diğerinde ise oyuncularını ön plana koyarak, onları geliştirir.
Takımın arkasında kalır ve aslolan oyunculardır. Kısa dönemde etkisiz ama uzun dönemde etkilidir. İkinci kategori İsmail hocaya yatkın ama biraz daha yol alması gerekiyor. Biraz daha liderlik becerisini geliştirdiğinde; babacan ve abi rolüyle takımını hedeflerine ulaştırır.”
Takımın arkasında kalır ve aslolan oyunculardır. Kısa dönemde etkisiz ama uzun dönemde etkilidir. İkinci kategori İsmail hocaya yatkın ama biraz daha yol alması gerekiyor. Biraz daha liderlik becerisini geliştirdiğinde; babacan ve abi rolüyle takımını hedeflerine ulaştırır.”
Mentor nedir?