FutbolArena - Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Gaziantep FK, ligin ilk 3 maçında topladığı 7 puanla sezona iyi bir başlangıç yaptı. Güney ekibinin 31 yaşındaki başarılı eldiveni Günay Güvenç, FutbolArena'ya özel açıklamalarda bulundu. Geçen seneye göre farklı bir sistemde mücadele ettiklerini söyleyen Güvenç, “Efektif ve sprinte yönelik bir kamp dönemi geçirdik. Takıma potansiyeli yüksek oyuncular katıldı. Takım olarak hocamıza güveniyoruz. İnşallah devamı gelecek” diye konuştu.
Geçen sezon ilk 3 maçta 1 puan alan, bu sezon ise ilk 3 maçta aldığı 7 puanla lige güzel bir başlangıç yapan Gaziantep FK izliyoruz. Performans açısından neler söylemek istersiniz?
Ülkemizde sezon başında takımlar genelde yüzde 80 hazır durumda olmuyorlar. Geçen sezon hocamız yeni gelmişti. 5'li defans sisteminde oynuyorduk. Bu sene 4'lü defans sistemine döndük. Takımın mevcut kadrosu 4'lü sisteme daha çok yakın duruyor. Sezon başında da antrenmanlarda denemesini yaptık. Hocamız bu sisteme daha uyum sağladığımızı gördü. Lige iyi başlamamızda bunun etkisinin olduğunu düşünüyorum. İlk 3 maçta 9 puan alma şansımız çok yüksekti. Sivas'ta penaltıdan gol yiyerek 3 puanı kaybettik. Üçüncü bölgede pozisyonları sonuçlandırmada sıkıntımız vardı. Geçen seneye göre olan farkın sistem değişikliği olduğunu düşünüyorum.
Gaziantep FK; Lazar Markovic, Abdulkadir Parmak, Mustafa Eskihellaç ve Jevtovic başta
olmak üzere birçok önemli transfere imza attı. Kadro açısından takımı değerlendirir misiniz?
Marko Jevtovic kamp dönemi geçirerek hazır bir şekilde geldi. Bize çok büyük bir katkı sağladı. Mustafa Eskihellaç ve Markovic'in adaptasyon sürecinde olduğunu düşünüyorum. Hocamız yeni transferlere süre vererek onları hazır duruma getirmek istiyor. Önceden sezon başlangıcından sonra birkaç kere milli ara olur ve bu süre takımların toparlanmasını sağlardı. Milli arada hazırlık maçı yapma imkânımız şu an için yok. Bu sene ara olmadığı için hocamız ilk maçlardan itibaren oyunculara süre vermeye başladı. Yeni transferlerimiz yüzde yüz olmasa da maçtan maça daha hazır hale geliyorlar. Yönetim, bu sene ki transferlerin nokta transferler olacağını söyledi. Ondan sonra genç oyuncuları transfer edip geleceğe yönelik transferlerle bu dönemini bitirmek…
Takıma kaliteli ve karakterli futbolcular geldi. Almanya'dan Abdülkerim ve Berkan, Avusturya'dan Onurhan takıma katıldı. Transfer döneminin kulüp için iyi geçtiğini düşünüyorum ama tabii ki yeterli değil. Yeni transferlerin potansiyeli oldukça yüksek. Ayrıca takım ruhu için adapte olabilen oyuncular. Bunun ileride meyvelerini toplayacağız diye düşünüyorum.
Erol Bulut gibi daha önce önemli takımlarda görev yapmış bir teknik direktöre sahipsiniz. Erol Bulut'un hazırlık dönemindeki çalışmaları başta olmak üzere takıma etkisi anlamında neler söylemek istersiniz?
Geçen sezon ligde beklemediğimiz yerdeydik. Bu durum bizim için bir ders, hocamız için iyi bir tecrübe oldu. Bu sezon çok iyi başladık. Malatyaspor ve Alanyaspor'da kendini kanıtlamış bir hocaya sahibiz. Fenerbahçe'de iyi bir puan ortalaması yakaladı. Fenerbahçe'de zor bir dönemden geçti. Ama orada da başarılı olduğunu düşünüyorum. Bu seneki kampımız geçen seneye göre daha farklı geçti. Efektif ve sprinte yönelik bir kamp geçirdik. Hocamız çok büyük katkı sağlıyor. Takım olarak hocamıza güveniyoruz. İnşallah devamı gelir.
Geçen sezon ilk 3 maçta 1 puan alan, bu sezon ise ilk 3 maçta aldığı 7 puanla lige güzel bir başlangıç yapan Gaziantep FK izliyoruz. Performans açısından neler söylemek istersiniz?
Ülkemizde sezon başında takımlar genelde yüzde 80 hazır durumda olmuyorlar. Geçen sezon hocamız yeni gelmişti. 5'li defans sisteminde oynuyorduk. Bu sene 4'lü defans sistemine döndük. Takımın mevcut kadrosu 4'lü sisteme daha çok yakın duruyor. Sezon başında da antrenmanlarda denemesini yaptık. Hocamız bu sisteme daha uyum sağladığımızı gördü. Lige iyi başlamamızda bunun etkisinin olduğunu düşünüyorum. İlk 3 maçta 9 puan alma şansımız çok yüksekti. Sivas'ta penaltıdan gol yiyerek 3 puanı kaybettik. Üçüncü bölgede pozisyonları sonuçlandırmada sıkıntımız vardı. Geçen seneye göre olan farkın sistem değişikliği olduğunu düşünüyorum.
"YENİ TRANSFERLERİN POTANSİYELİ OLDUKÇA YÜKSEK"
Gaziantep FK; Lazar Markovic, Abdulkadir Parmak, Mustafa Eskihellaç ve Jevtovic başta
olmak üzere birçok önemli transfere imza attı. Kadro açısından takımı değerlendirir misiniz?
Marko Jevtovic kamp dönemi geçirerek hazır bir şekilde geldi. Bize çok büyük bir katkı sağladı. Mustafa Eskihellaç ve Markovic'in adaptasyon sürecinde olduğunu düşünüyorum. Hocamız yeni transferlere süre vererek onları hazır duruma getirmek istiyor. Önceden sezon başlangıcından sonra birkaç kere milli ara olur ve bu süre takımların toparlanmasını sağlardı. Milli arada hazırlık maçı yapma imkânımız şu an için yok. Bu sene ara olmadığı için hocamız ilk maçlardan itibaren oyunculara süre vermeye başladı. Yeni transferlerimiz yüzde yüz olmasa da maçtan maça daha hazır hale geliyorlar. Yönetim, bu sene ki transferlerin nokta transferler olacağını söyledi. Ondan sonra genç oyuncuları transfer edip geleceğe yönelik transferlerle bu dönemini bitirmek…
Takıma kaliteli ve karakterli futbolcular geldi. Almanya'dan Abdülkerim ve Berkan, Avusturya'dan Onurhan takıma katıldı. Transfer döneminin kulüp için iyi geçtiğini düşünüyorum ama tabii ki yeterli değil. Yeni transferlerin potansiyeli oldukça yüksek. Ayrıca takım ruhu için adapte olabilen oyuncular. Bunun ileride meyvelerini toplayacağız diye düşünüyorum.
Erol Bulut gibi daha önce önemli takımlarda görev yapmış bir teknik direktöre sahipsiniz. Erol Bulut'un hazırlık dönemindeki çalışmaları başta olmak üzere takıma etkisi anlamında neler söylemek istersiniz?
Geçen sezon ligde beklemediğimiz yerdeydik. Bu durum bizim için bir ders, hocamız için iyi bir tecrübe oldu. Bu sezon çok iyi başladık. Malatyaspor ve Alanyaspor'da kendini kanıtlamış bir hocaya sahibiz. Fenerbahçe'de iyi bir puan ortalaması yakaladı. Fenerbahçe'de zor bir dönemden geçti. Ama orada da başarılı olduğunu düşünüyorum. Bu seneki kampımız geçen seneye göre daha farklı geçti. Efektif ve sprinte yönelik bir kamp geçirdik. Hocamız çok büyük katkı sağlıyor. Takım olarak hocamıza güveniyoruz. İnşallah devamı gelir.
4 sezondur forma giydiğin Gaziantep FK'da istikrarlı bir performansa imza atıp, takımda kaptanlığa kadar yükseldin. Performansınla alakalı neler söylemek istersin?
Kendime en çok eleştiriyi yapan kişi benim. Gol yemediğim, iyi oynadığım veya birkaç gol yediğim maçlarda bile kendime eleştiri yaparım. 4 senedir Gaziantep'teyim. Ailemle beraber kendimizi bu şehirde çok iyi hissediyoruz. Onların rahat olması benim için çok önemli. Performansımın iyi olmasının nedeni buradan başlıyor. Taraftarlarla birbirimize gösterdiğimiz sevgi ve saygıyla beraber güzel bir bağ oluştu. Geldiğimden beri 150 civarı maça çıktım. İniş ve çıkışların olduğu dönemler oldu. Takıma daha da çok katkı sağlayacağımı düşünüyorum.
Türk ve dünya futbolunda örnek aldığın, beğendiğin kaleciler var mı?
Hayranlıkla izlediğim kalecilerin başında Almanya'da oynayan Manuel Neuer geliyor. Kendisi futbolda kaleci devrimini gerçekleştiren bir oyuncu. Eskiden kaleciler çizgide durup gelen topları kurtarırdı. 6-7 sene önce Neuer, kalecilere devrim yaşattı. Artık kaleciler libero gibi topu oyuna sokup arkada oyun kurmaya başladı. Bunu da Neuer'in başlattığını düşünüyorum. Kendisi teknik olarak çok beğendiğim bir kaleci.
Ülkemizde de Altay Bayındır, Ersin Destanoğlu, Uğurcan Çakır gibi genç kardeşlerimiz var.
Kalecilerimize sahip çıkarsak daha iyi olacaklarını düşünüyorum. Ama ülkemizde maalesef fanatizm fazla olduğu için rakip takımın taraftarı diğer takımın kalecisine farklı gözle bakmaya başlıyor. Genç kalecilerimiz bunlara kulak asmasınlar. Sosyal medyadan uzak dururlarsa onlar için iyi olacak.
Yanlarında her zaman doğruları dinleyen hocalarını dinlesinler. Bu durum Milli Takım'a da yansıyor. Mesela orada Uğurcan ve Altay gibi iyi kalecilerimiz var. Ama taraftarlık ve fanatiklik kalecilerimizi olumsuz etkiliyor. Fanatiklik yüksek olduğu için kendi oyuncularımıza zarar veriyoruz. Hâlbuki onlarla gurur duymamız lazım. Ay yıldızlı formayı giyen bir oyuncunun nereli olduğunun ve hangi takımda oynadığının bence bir önemi yok. Mesela Brezilya Milli Takımı'nda Ederson ve Alisson gibi kaleciler var. İkisi de oynayacak kalitede oyuncular. Ama baktığımızda Liverpool ve Manchester City'nin kavga içinde olduğunu görmüyoruz. Genç kardeşlerimizle konuştuğumda onlara tecrübelerimi aktarıyorum. Oyuncularımızın daha iyi yerlere geleceklerine inanıyorum. Ayrıca Rennes takımında oynayan Doğancan Alemdar ve geleceği çok parlak olan takım arkadaşım Mustafa Burak gibi oyuncuları da beğeniyorum. Mustafa Burak gibi genç kalecilere dört senedir doğruları gösterip onları yetiştirmeye çalışıyorum.
Türk futbolunda vitrine çıkmaya başladığın eski takımın Beşiktaş'ın bu sezonki durumunu değerlendirir misin? Ayrıca Kaleci Ersin Destanoğlu ile ilgili düşüncelerin nelerdir? Sen de onun yaşındayken Beşiktaş'ın kalesini korumuştun.
Beşiktaş'ın son maçını izledim. Gerçekten iyi oynuyorlar. Ben Valerien İsmael'e sabır gösterirlerse eğer daha da iyi olacaklarını düşünüyorum. Diğer takımlar da iyi transferler yaptı. Bu sene kıran
kırana geçeceğini düşünüyorum. Bu mücadeleye Gaziantep FK olarak biz de dâhil olacağız. Ben Beşiktaş'ta oynadığımda 23 yaşındaydım. Benim dönemimdeki Beşiktaş ile şimdiki Beşiktaş arasında dağlar kadar fark var. Oynadığım sene takımda maddi imkânsızlıklar olduğu için daha zor bir dönemdi. Slaven Bilic'ten sonra Şenol Güneş döneminde bana biraz daha şans verilseydi
kendimi daha da gösterebilirdim. Ama şans bulamadığım için kulüpten ayrıldım. Daha sonra Göztepe'ye transfer oldum ve son olarak Gaziantep FK'ya geldim. Bu yolu izlediğim için pişman değilim. Ama tabii ki Beşiktaş'ta güzel anılarım var. Şenol Güneş'le beraber şampiyon olduk. Ersin Destanoğlu, gayet iyi oynuyor. Tabii ki de zor maçlar ve yediği hatalı goller olacak. Dediğim gibi kendilerine inansınlar ve kulaklarını tıkasınlar. Daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum.
Kendime en çok eleştiriyi yapan kişi benim. Gol yemediğim, iyi oynadığım veya birkaç gol yediğim maçlarda bile kendime eleştiri yaparım. 4 senedir Gaziantep'teyim. Ailemle beraber kendimizi bu şehirde çok iyi hissediyoruz. Onların rahat olması benim için çok önemli. Performansımın iyi olmasının nedeni buradan başlıyor. Taraftarlarla birbirimize gösterdiğimiz sevgi ve saygıyla beraber güzel bir bağ oluştu. Geldiğimden beri 150 civarı maça çıktım. İniş ve çıkışların olduğu dönemler oldu. Takıma daha da çok katkı sağlayacağımı düşünüyorum.
"MANUEL NEUER, KALECİLERE DEVRİM YAŞATTI"
Türk ve dünya futbolunda örnek aldığın, beğendiğin kaleciler var mı?
Hayranlıkla izlediğim kalecilerin başında Almanya'da oynayan Manuel Neuer geliyor. Kendisi futbolda kaleci devrimini gerçekleştiren bir oyuncu. Eskiden kaleciler çizgide durup gelen topları kurtarırdı. 6-7 sene önce Neuer, kalecilere devrim yaşattı. Artık kaleciler libero gibi topu oyuna sokup arkada oyun kurmaya başladı. Bunu da Neuer'in başlattığını düşünüyorum. Kendisi teknik olarak çok beğendiğim bir kaleci.
Ülkemizde de Altay Bayındır, Ersin Destanoğlu, Uğurcan Çakır gibi genç kardeşlerimiz var.
Kalecilerimize sahip çıkarsak daha iyi olacaklarını düşünüyorum. Ama ülkemizde maalesef fanatizm fazla olduğu için rakip takımın taraftarı diğer takımın kalecisine farklı gözle bakmaya başlıyor. Genç kalecilerimiz bunlara kulak asmasınlar. Sosyal medyadan uzak dururlarsa onlar için iyi olacak.
Yanlarında her zaman doğruları dinleyen hocalarını dinlesinler. Bu durum Milli Takım'a da yansıyor. Mesela orada Uğurcan ve Altay gibi iyi kalecilerimiz var. Ama taraftarlık ve fanatiklik kalecilerimizi olumsuz etkiliyor. Fanatiklik yüksek olduğu için kendi oyuncularımıza zarar veriyoruz. Hâlbuki onlarla gurur duymamız lazım. Ay yıldızlı formayı giyen bir oyuncunun nereli olduğunun ve hangi takımda oynadığının bence bir önemi yok. Mesela Brezilya Milli Takımı'nda Ederson ve Alisson gibi kaleciler var. İkisi de oynayacak kalitede oyuncular. Ama baktığımızda Liverpool ve Manchester City'nin kavga içinde olduğunu görmüyoruz. Genç kardeşlerimizle konuştuğumda onlara tecrübelerimi aktarıyorum. Oyuncularımızın daha iyi yerlere geleceklerine inanıyorum. Ayrıca Rennes takımında oynayan Doğancan Alemdar ve geleceği çok parlak olan takım arkadaşım Mustafa Burak gibi oyuncuları da beğeniyorum. Mustafa Burak gibi genç kalecilere dört senedir doğruları gösterip onları yetiştirmeye çalışıyorum.
"ŞENOL GÜNEŞ DÖNEMİNDE DAHA FAZLA ŞANS BULABİLİRDİM"
Türk futbolunda vitrine çıkmaya başladığın eski takımın Beşiktaş'ın bu sezonki durumunu değerlendirir misin? Ayrıca Kaleci Ersin Destanoğlu ile ilgili düşüncelerin nelerdir? Sen de onun yaşındayken Beşiktaş'ın kalesini korumuştun.
Beşiktaş'ın son maçını izledim. Gerçekten iyi oynuyorlar. Ben Valerien İsmael'e sabır gösterirlerse eğer daha da iyi olacaklarını düşünüyorum. Diğer takımlar da iyi transferler yaptı. Bu sene kıran
kırana geçeceğini düşünüyorum. Bu mücadeleye Gaziantep FK olarak biz de dâhil olacağız. Ben Beşiktaş'ta oynadığımda 23 yaşındaydım. Benim dönemimdeki Beşiktaş ile şimdiki Beşiktaş arasında dağlar kadar fark var. Oynadığım sene takımda maddi imkânsızlıklar olduğu için daha zor bir dönemdi. Slaven Bilic'ten sonra Şenol Güneş döneminde bana biraz daha şans verilseydi
kendimi daha da gösterebilirdim. Ama şans bulamadığım için kulüpten ayrıldım. Daha sonra Göztepe'ye transfer oldum ve son olarak Gaziantep FK'ya geldim. Bu yolu izlediğim için pişman değilim. Ama tabii ki Beşiktaş'ta güzel anılarım var. Şenol Güneş'le beraber şampiyon olduk. Ersin Destanoğlu, gayet iyi oynuyor. Tabii ki de zor maçlar ve yediği hatalı goller olacak. Dediğim gibi kendilerine inansınlar ve kulaklarını tıkasınlar. Daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum.
Avrupa Ligi hedefi ile ilgili neler söylemek istersin?
Bizim takımın kaliteli olduğunu daha önce de söylemiştim. Şans faktörünün yüksek olduğu bir oyun oynuyoruz. Geçen sene deplasmanda oynadığımız maçlarda sıkıntı yaşadık. Çünkü puanları daha çok evimizdeki maçlarda topladık. Bu sezonki ilk deplasmanımız olan Hatay'da galip geldik.
Şansımız iyi giderse ve takımdaki beraberliğimizi korursak Avrupa Ligi neden olmasın? Ama bizim takım olarak hedefimiz ilk 8'e girmek. Geçen seneden farklı olmak istiyoruz. Maç maç giderek önümüze bakacağız. Çünkü bu şehirdeki insanlar güzel şeyleri hak ediyor. Taraftarı ve yönetimiyle beraber inşallah güzel bir sezon geçiririz.
Röportaj: Muhammet Duman
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR