Spor yazarları, Çaykur Rizespor - Galatasaray maçına ne dedi?

MEHMET DEMİRKOL - FANATİK

Galatasaray vasatı aşmayan bir oyunla başladı. Ancak Rize orta sahadan çıkarken o kadar kolay top kayıpları yaptı ki skor Galatasaray’a döndü. Ardından özellikle Boldrin’in taşıdığı toplar ve Muriqi’nin ön alandaki müthiş hakimiyetiyle ev sahibi dengeyi sağladı hatta oyun ve skorda ipleri ele aldı. Dikine iyi toplar taşıyarak Galatasaray’ın ön ve arka alanını birbirinden kopardılar. Oyun git-gelli bir Rus Ruleti’ne döndü ancak ev sahibinin şansları daha iyi kullandığını söylemek lazım. Emre’nin talihsiz sakatlığı sonrası ev sahibi eksik kalmasına rağmen Galatasaraylı oyuncuların psikolojik çöküntü yaşadığı gerçek. Bu anda Rize öne geçti, 3’ü de bulabilirdi. Burada devreye Diagne ve Feghouli’nin isteği girdi. Takımı onlar ayağa kaldırdı diyebiliriz. Rakip ceza sahasına yerleşip şampiyonluk yolunda büyük bir adım attılar.

Gecenin sorusu

Sinan’ın 2. penaltıda Diagne’yle girdiği kavganın mantığı nedir? Sahadaki golcüyü arkadaşı açıkça eleştirirse tribündeki ne yapar? Şimdi attığı 2 golden sonra Sinan ne diyecek?

Maçın starı

Boldrin ve Muriqi, Rize eksik kalana kadar mükemmele yakın oynadılar. Maçın geneline damga vuran oyuncu ise tartışmasız şekilde Feghouli oldu. Galatasaray adına yapılan hücum aksiyonlarının hemen tamamında 10 numara işler yaptı.

Maçın olayı

Galatasaray’a transfer olduğunda kulüp için bir yıldız adayından fazlasıydı Emre Akbaba. Beklentilerin de ötesine geçeceğinin sinyallerini verdi. Sonrası lanetli bir sezon. Önce tarak kemiği şimdi de bileği kırıldı. Umarım olayların üstesinden gelebilir.

Kısa mesaj

Serkan Çınar’ın tekrarlatmadığı penaltı, VAR’sız hiçbir şeyi görememesi hatta VAR’la göremeyişi, verdiği vermediği kartlarla oyunun düşük kalitesini daha da aşağıya çekmeyi başardı. Tebriği hak ediyor.

Erman Toroğlu - FOTOMAÇ

Enteresan bir maç oldu.
Çok tartışılacak pozisyon var ve bir de ayak kırılması var. Aslında en üzücü olan da işin bu tarafı...
Emre’ye büyük geçmiş olsun.
90 dakikaya baktığınızda Galatasaray, Rizespor’a göre daha iyi oynamadı. Şampiyonluğa giden takımın futbolcularının hepsinin aynı oranda sahaya ağırlığını koyması gerekirdi.
Bazıları vardı, bazıları yoktu.
Rizespor tam tersine takım olarak daha ahenkli ve düzgün oynadı.
Sahaya daha iyi yayıldılar, daha iyi yardımlaştılar. Zaten 10 kişi kaldıktan sonra golü atmaları da bunu gösteriyordu.
Sarı-kırmızılı takım penaltı kazanıyor, iki futbolcu birbirlerine giriyorlar. Çok çirkin hareketler. Bu net bir biçimde Fatih Terim’in takım üzerindeki otoritesinin zaafıdır.

Çünkü bu diğer futbolculara da sirayet eder. Maçı kazanınca bunlar kapanır gibi olur ama o yaralar devam eder. Maçı kazanınca bu tip şeyler unutulmamalı.
Sonra sıkıntısı büyük olur.
Düşünün; iki futbolcu birbirine dalaşırlarken küfür ederlerse hakem aynen rakibe küfür edilmiş gibi kırmızı kartını kullanabilir. Hadi diyelim ki aynı takımın iki oyuncusu birbirine küfür ettiler. Hakem ’Oğlum ne yapıyorsunuz’ diyebilir.
Ona kimse bir şey diyemez. Ama iki futbolcu birbirine vurduğu an kim vuruyorsa atmaya mecbursun. Aynı rakibe vurmuş gibi kural uygulanır.
Belki de bunu, tartışan futbolcular da bilmiyordur. ’Profesyoneliz’ diye geçinirler ama bu tip işlerde amatörler...

* Top daha oyuna girmedi...
Maçta enteresan pozisyonlar vardı. Mesela Galatasaray’ın ilk kazandığı penaltıdan önce sarıkırmızılılar korner atıyorlar. Top daha oyuna girmeden ceza alanı içinde penaltı eylemi yapılıyor.
Hadi hakem göremedi. VAR ne iş yapar? Pozisyon kabak gibi görünüyor ekranda...
* Onyekuru’ya vuruldu...
Galatasaray’ın ikinci kazandığı penaltıda; Rizesporlu futbolcu Galatasaraylı oyuncunun ayağına vuruyor ve vurduğu darbeden dolayı da kırmızı ayakkabı giyen Rizeli oyuncunun ayağı sağ tarafa doğru hareket ediyor.
* Kırmızı tartışılabilir...
Galatasaraylı futbolcu topa vuruyor, aynı anda da Rizesporlu da topa vurmak istiyor. G.Saraylı oyuncu topa vurup ayağını koyunca arkadan darbe diyor. Yere bastığı için de ayak kırılıyor. Ayak havada olsa ayak kırılmayacak.
Buradaki kırmızı tartışılır.

10 DAKİKADA ÇÖZDÜLER

90 dakika hakemin vücut dili, hareketleri nasıl: Çok net bir şekilde bu hakem kötü bir hakem.
Korkak ve tedirgin...
Yere sağlam basmıyor.
Hareketleri net değil. Çekingen, ürkek ve korkak olduğunu iki takım futbolcuları da 10 dakika sonra çözdüler. Bu tip maçları kaldıracak bir hakem değil. Komite bu maça veriyor! Vardır bu komitenin bir bildiği!..
Galatasaray çok zor bir virajı döndü.
Önünde kaldı bir maç.
Bekleyip görelim.

Ahmet Çakar - SABAH

Bir hakem, Türk hakemlik onurunu, geleceğini, kariyerini, kul hakkını bir yana bırakıp maçı Rizespor’dan aldı, bağıra bağıra, VAR hakemiyle birlikte G.Saray’a verdi. G.Saray belki 3 puan kazandı ama hakem kendini bitirip spor kamuoyunun vicdanında da derin bir yara açtı. Üstelik G.Saray’ın olası şampiyonluğuna da müthiş bir gölge düşürdü. Her hakem hata yapar ama VAR’a bakıp da hatanda ısrar edersen, ben orada kötü niyet ve kasıt ararım.
G.Saray’ın kazandığı ilk penaltıya bakalım.
Rizeli oyuncu, Marcao’nun suratından eliyle itiyor. Olay ceza alanı içinde ve rakip bilerek isteyerek Marcao’yu suratından itiyor ama Ey VAR hakemi ve Serkan Çınar, siz milleti eşek mi zannediyorsunuz! Bu eylem, top oyuna girmeden yani korner kullanılmadan önce yapılıyor. VAR teknolojisi olmasa hakem top oyundayken mi itildi, yoksa girmeden mi itildi çözemeyebilir.
Ama yazıklar olsun, yuh size! VAR’a bakıyorsunuz, tüm maçı seyreden milyonlar gibi Marcao suratından itildiğinde daha korner kullanılmamış. Ama kalbiniz penaltı olsun istiyor değil mi?

Geçmiş olsun, Emre Akbaba kardeşimizin ayağı kırıldı. Çok üzücü ama futbolun doğasında var. Burada da VAR’a gidiyorsun, Samudio’yu oyundan atıyorsun. Ne yaptı Samudio, Emre Akbaba’nın ayağına mı bastı, kavalına çift mi daldı? Şut çekerken yanlışlıkla temas etti. Ama Serkan Çınar adlı sözde hakem tuttu, Samudio’yu oyundan attı. Anlamsız gözlerle Türk halkı operasyonu izliyordu ki yine VAR hakemi ve Serkan Çınar, organize bir eylemle bir penaltı icat ettiler.
VAR incelemesinde net görünüyor ki Rizeli oyuncu ayağını sallıyor. Onyekuru ayağını salladığını görüyor. Kendi ayağını yere basıyor, o güzel gözleriyle sağa sola bakıyor ve tekme yemiş gibi kendini yere atıyor. VAR teknolojisi olmasa hadi hakem de yedi diyelim, yine yazıklar olsun VAR’a bakıyorsunuz ve şu penaltıyı veriyorsunuz.

Söylenecek çok şey var. Ama ülke bir hukuk devleti. Aslında gerek Serkan Çınar, gerekse VAR hakemi Alper Ulusoy, benim ne demek istediğimi anlamışlardır. Utanmalısınız, insan içine çıkamamalısınız. Sadece dünkü maçı yakmadınız, bence bilerek ve isteyerek ahiretinizi de yaktınız.

Levent Tüzemen - SABAH

İnsan sağlığı benim için hep ön planda olmuştur.
Bir sezonda ikinci ağır sakalığını yaşayan ve Rize’de fibula kemiği kırılan Emre Akbaba’ya acil şifalar diliyorum.G.Saray’ın ve Türk futbolunun yetenekli Emre’ye ihtiyacı var. Sahalara en kısa sürede sağlıklı döner inşallah.
G.Saray, Rize’de korku tünelinden geçti. Önce kalbi durdu, sonra mucizevi bir şekilde hayata döndü.
Rize’de G.Saray’lı oyuncular bir büyük takım havasında oynamadılar.
Erken gelen gol G.Saray’ı coşturmadı.

Tam tersine rehavete ve kötü oynamaya itti. Beşiktaş maçının iyileri Mariano, Fernando, Nagatomo üçlüsü çok verimsiz oynadı.
Mariano’nun yaptığı pas hataları kalitesine yakışmadı. Bir büyük takım, kötü oynasa bile pozisyon hatası yapmaz. Muriç’in attığı gol, G.Saray’lı oyuncuların ortaklaşa hatasıydı.
Kimse bana bu kötü oyunun nedenine gündüz maçı olarak anlatamaz.
Çünkü G. Saray gece de gündüz de kötü zeminde de oynayabilecek oyuncu kalitesine sahip.

Yenilen 2. golde savunmanın pozisyon hatası kadar, Amimu’ya rahat vuruş yaptıran Mariano’nun da büyük hatası vardı. Türkiye Serkan Çınar’ın verdiği ikinci penaltıyı tartışacaktır. İki kural var. Birincisi;
Onyekuru’ya temas varsa penaltı.
İkincisi; temas yoksa Onyekuru’ya sarı kart. Görüntüleri inceledik, Onyekuru’ya temas var; penaltı.
2-2’den sonra Rize’nin morali düştü. Sahanın en iyisi Feghouli, Diagne’ye istediği ortayı yaptı.
Terim’in aylardır forma giymeyen Muğdat’ı ve Sinan’ı oyuna almasına şaşırdım.
Formda bir Linnes’in kesilmesine de aklım ermiyor. Martin Linnes, Nagatomo ve Mariano ikilisinden de Rize’de daha iyi oynardı.

SERDAR ALİ ÇELİKLER - HABERTÜRK

Rize-Galatasaray maçını izledim ve Serkan Çınar’ı acı acı gülerek izledim. Bülent Yıldırım’ın derbisi ile Serkan Çınar yönetimlerinden sonra Sabri Çelik-Mustafa Çulcu-Muhittin Boşat troykasından oluşan MHK’yı da bitirdi bence. Bu hakem grubunun bitirdiği kaçıncı MHK saymayı bıraktım artık. Sorun hep yöneticilerde olamayacağına göre artık gerçeği görmeliyiz Türk hakemliğinin sorunu bizatihi Türk hakemleri.

Kesinlikle radikal kararlar alınmalı. Mevcut hakemlerin yüzde 80’inin hakemliği bitirilmeli. Yeni kuşak yetiştirilmeli. Bu süreç içerisinde de 2 yıl boyunca yabancı hakem getirilmeli. Bu mevcut hakem hazirunla bir adım ileri gitmeleri mümkün değil.

ŞANSAL BÜYÜKA - MİLLİYET

Bu maça atanan hakemler... Penaltı kararları... Kırmızı kart... VAR rezaleti... Hepsi bir yana... Emre Akbaba’ya büyük geçmiş olsun. Ne talihsiz oyuncu... Bu kadar travmatik, bu kadar ağır, hem de çok ağır sakatlıklar gelip hep Emre Akbaba’yı mı buluyor? Ne onu bulsun, ne başkasını... Büyük geçmiş olsun sevgili Emre... Allah aşkına moralini bozma... Yılmadan kendini yeni sezona hazırla...

Rize-Galatasaray maçına Serkan Çınar atanıp, VAR da Alper Ulusoy’a teslim edilince yakın çevreme, "Bu maç karakolda biter" demiştim. Maalesef yanılmadım. Bu sezon birbirinden "skandal" hakem performansları gördük ama bu konuda Serkan Çınar ve VAR hakemleri zirve yaptı. Alınteri, emek, hak, hukuk, adalet, hepsini yerle bir ettiler. Yazıklar olsun...
Kendimce bir futbol anlayışım var. Katkı olsun diye, bugün televizyonlarda hakem yorumculuğu yapan çok önemli, mesleki otoriteleri tartışılmayacak hakem hocalarına da sordum. Hepsi, "Böyle hakemlik, böyle kararlar olmaz" dedi. Sayalım.
-İlk penaltıda faulün yapıldığı sırada top oyunda değil... Yani penaltı yok. Hadi verdin... Diagne’nin penaltı atışı sırasında ceza alanı içinde bir ben yokum. Herkes içerde... Diagne’ye ofsayt vereceğine, tekrarlatsana penaltıyı...
-Emre’ye Allah acil şifa versin. Talihsiz sakatlık sırasında Samudio’nun Emre’ye bir darbesi yok , nereden çıktı o kırmızı kart...

Uzatma dakikalarındaki penaltı, bir hakem hocasının ifadesi ile "sinek ısırığı" gibi... Onyekuru’nun pozisyonun devamını getirme şansı yok. VAR’la kol kola girip nasıl yarattınız o penaltıyı...
Oysa çatır çatır bir maç izliyorduk. Galatasaray iyi başladı, Feghouli sıradışı bir gol attı. İlk çeyrekten sonra Rizespor kendine geldi, pozisyonlar yakaladı, iki topu da direkten döndü. Galatasaray savunmasının rakip 10 kişi oynarken bile bu kadar pozisyon vermesi inanılacak gibi değil. Luyindama iyi ama el-kol, son derece faule ve karta yakın oynuyor.Diagne’nin kaçırdığı penaltıdan sonra, ikinci penaltının başına gelmesi, kendine güveni gösteriyor ve açıkçası takdire değer...
Ancak atış öncesi Diagne ile Sinan Gümüş’ün, "Sen atacaksın-ben atacağım" diye birbirlerini itip kakmaları Galatasaray forması giyen futbolculara asla yakışmadı. Unutmayın, bu forma Galatasaray forması... Değerini ve önemini bilin.
Rizespor iyi oynadı. Kazanabilirdi, kazanmaya çok yaklaştı. Ancak Galatasaray’dan önce hakem Serkan Çınar ile VAR odasını aşamadı. Alkışı aldılar, puanı alamadılar.
Galatasaray kazansa da, kaybetse de, sonucu Başakşehir maçı belirleyecekti. Gene öyle olacak. Yani şu sonuç, gelecek hafta oynanacak Galatasaray-Başakşehir maçının sonucundan daha önemli değil...
Ey Serkan Çınar, ey VAR hakemleri... Suyu niye bulandırırsınız, sonucu niye tartışılır hale getirirsiniz. Hadi bilginiz, beceriniz yok, maça gelirken vicdanınızı nereye, kime bıraktınız?

Ey MHK, böyle bir maça bu hakemleri nasıl atarsınız? Her hafta yeni bir rezaletinizi, yeni bir skandalınızı izlemek zorunda mıyız? Sizin hak, hukuk, adalet anlayışınız bu mu? Yazıklar olsun...