Galatasaray kadrosu yeterli mi?
Galatasaray geçen sezon oldukça dar bir kadro ile şampiyonluğa erişirken en büyük şanslarından biri Östersunds'a erkenden elenmek oldu. Bu dar kadro ile 3 kulvarda gitme şansı yoktu ancak bu sezon en azından ilk devrede üç kulvarda zorlu ve yıpratıcı maçlara çıkılacak. Kadro yapısı ise bu yıpranmayı kaldırabilecek atletizme sahip değil. Yaşlı ve ağır oyuncularla üç günde bir ilerlemek oynanan oyun kaliteli olsa bile mümkün olmayabiliyor.
Örneğin geçen yıl Beşiktaş tarihinin en kaliteli futbolunu oynuyordu ancak bunu çok yaşlı bir kadro ile yapıyordu. Sivas deplasmanında, Kayseri deplasmanında ise iyi oyundan çok sağlam fizik ve enerji gerekiyor. Beşiktaş bunu sağlayamadığı için, o yaşlı kadro ile 3 günde bir maçı kaldıramadığı için çok puan kaybetti ve en iyi futbolunu oynadığı sezon 4. oldu. Yani iyi futbol 34 haftalık maraton için yetmez. Aynı zamanda mücadele gücü yüksek bir kadro da gerekir. Galatasaray'ın bu kadrosu da Badou Ndiaye transferi yapılamazsa o direnci taşımıyor. Ndiaye alınamazsa geçen sezonki Beşiktaş gibi Avrupa'da başka, Türkiye'de başka oyunlar oynanması kuvvetle muhtemel.
ŞAMPİYONLUK GELDİ AMA...
Galatasaray geçen sezon bu kadro ile şampiyon oldu ama şampiyonluk neredeyse ite kaka geldi. Son haftalarda iyi bir oyundan bahsetmek imkansızdı. Derbilerde Terim'in teknik adamlık tecrübesi fark yarattı. Anadolu maçları da kötü oyuna rağmen, bazen şansın yardımı ile kazanıldı. Özellikle Alanyaspor maçı 0 puan olmak üzereyken 3 puana dönen bir maç oldu.
Terim bu yetersiz kadroyu zar zor tecrübesi ile şampiyon yaptı. 5-6 hafta daha olsa ilerleyemeyecek bir kadroydu. Bu sezon bu kadro ile devam edilemeyeceği de hazırlık maçlarındaki yetersiz performanslarla ve daha doğrusu ağır futbol ile görüyoruz.
EN ÖNEMLİ TRANSFER BADOU NDİAYE
Bazı genç Galatasaraylı taraftarların Badou Ndiaye'yi beğenmediklerini okuyorum. Özellikle oyun kurmadaki eksiği üzerinde duruluyor ki göze batan tek eksiği bu zaten.
Badou Ndiaye bu kadar iyi bir futbolcu olmasa 5 ayda Galatasaray'ın 113 yıllık tarihinin en pahalı transferi olmazdı. (Tabi piyasa değişti ama her futbolcu için değişti. Diğerine neden gelmiyor öyle teklifler?) Son derece büyük bir enerjinin yanında dripling becerisi ile zaman zaman rakibe şok presler ile Galatasaray'ın rakiplerini orta sahada allak bullak ediyor ve Galatasaray'a karşı oyun kurulmasını engelliyordu.
Ligin 2. yarısındaki Donk - Fernando ikilisi ile ilk yarısındaki Ndiaye - Fernando ikilisi arasında dağlar kadar kalite farkı var. Galatasaray ligin ilk yarısında rakiplerini ezerek yenerken ikinci yarıda ittire kaktıra ancak üstünlük sağlayabiliyordu. Bu büyük fark da Badou Ndiaye sayesinde doğdu.
Tekrar ediyorum Galatasaray orta sahası Ndiaye olmadan çok ağır, çok temposuz bir orta saha. Ndiaye olmadan çok sıradan bir orta saha. Ndiaye ise hem hız, hem mücadele gücü katıyor ve kalite anlamında çok fark yaratıyor.
BELHANDA SORUNSALI
Galatasaray'da şu an iki 6 numara Fernando ve Donk dışında bir de 8.5 numara olan Belhanda var. Belhanda ne tam 8, ne tam 10 numara oynayamıyor. Bir 10 numara için son derece mücadeleci, son derece hareketli ama skorer açıdan da çok zayıf bir oyuncu. Bir 8 numara için ise yaratıcı, hareketli ama oyun disiplini olmayan, pozisyon tutamayan ve hepsinden önemlisi aşırı top kaybeden bir orta saha. Bir sekiz numaranın Belhanda kadar top kaybetme lüksü yok. Geçen sezon Süper Lig'de en çok kısa pas hatası yapan 2. futbolcu Belhanda'ydı. Sürekli dikine oynamak güzel ama özellikle 2. bölgeden top alıp takımı çıkarmaya çalışırken bu kadar pas hatası yapamazsın. Yaparsan onların hepsi kendi kalende tehlike olur ki oldu da geçen sezon. Bunu Şampiyonlar Ligi'nde hiç affetmezler. Belhanda'nın geriye gelip kaptırdığı toplar büyük sorunlara neden oluyordu ki bu Şampiyonlar Ligi'nde çok daha büyük bir soruna dönüşür.
Belhanda özellikleri gereği 4-3-3 dışında bir sistemde kolay kolay verimli olamayacak bir isim. Prandelli dönemi alınan Dzemaili de böyleydi. Bunlar tam 10 numara olabilecek kadar skorer olamadıkları gibi bir 8 numara için de fazla top kaybeden isimler. Her ikisi de yanında veya arkasında olmak kaydıyla kendilerinden daha defansif 2 futbolcuya ihtiyaç duyan isimler. Yani bir köprü oyun kurucu olmadan Belhanda ve Dzemaili'yi oynatmak mümkün değil. Nasıl Sneijder varken Dzemaili'yi transfer etmek manasızsa şimdi de Ndiaye gelirse başka sebeplerle Belhanda o kadar gereksizleşiyor.
Şimdi elinde Belhanda olan bir takım Fernando'nun yanına Wilshere gibi, Pirlo gibi, Xavi gibi bir defansif oyun kurucu alırsa Belhanda'dan çok iyi bir 8.5 performansı alınabilir. Örneğin İniesta'nın Barcelona'da oynadığı tarzda. Fakat böyle bir oyuncu bulmak çok zor. Bulunsa bile çok maliyetli. Üstelik böyle bir oyuncu ile birlikte kurulacak üçlü oldukça yaratıcı olsa bile yine skorer olarak yetersiz olacak. 4-3-3 oynayabilmek için ileri üçlünün çok skorer olması şart. Gel gelelim ne Garry yeterince skorer ne de geçen sezon kariyerinin en skorer sezonunu geçiren Feghouli sağ kanatta yeterince skorer. Yani Belhanda ve Ndiaye ile 4-3-3 kurduğunuzda gol atmak için bir plan üretmek çok zorlaşacak. Santrforunuz 25'ten az atarsa kısır kalacaksınız.
GOMİS 29 ATMASAYDI...
Zira geçen sezon da Gomis bu kadar yüksek yüzdeyle bitirmeseydi 29 değil de 20 golde falan kalsaydı. Belhanda, Feghouli ve Garry'nin iki rakamları bulamadığı gol sayıları ile Galatasaray şampiyon falan olamazdı. Gol yükü tek bir oyuncunun üzerine bağlandı ve Gomis de hem formda hem de gol yollarında becerikliydi. 34 maç içerisinde bir maç bile Galatasaray için atamayana atarlar şeklinde oynanmadı. Her sezon her takım için 1-2 maç böyle olur. 30 tane pozisyona girersin ama forvetlerin basireti bağlanır, goller gelmez. Geçen sezon bu Galatasaray'a tek bir maçta bile olmadı. Gomis son yılların en yüksek isabetli şut/gol oranı ile sezonu bitirdi. 3 tane pozisyon geldiyse illa birini attı. Gomis için üretilen "Derbilerde, büyük maçlarda yoktu" eleştirisi de bu açıdan saçma.
Gomis zaten kendi başına üreten, iş yapan oyuncu değil. O sebeple de alınmadı. Adam son yıllarda görülmemiş yüzdeyle bitiren bir usta. Jardel'e nasıl "Top gelmediğinde hiç yok" demek saçmaysa, Gomis için de aynı şekilde saçma. Zira bunlar ceza sahası içi golcüsü. Top geldiğinde başkalarından çok daha iyi bitirdikleri için değerliler. Örneğin Galatasaray daha düşük bir bitiriciliğe sahip Eren ile oynasaydı geçen sezon 29 değil 20 atardı Eren. Herkes de iyi sezon geçirdi falan derdi ama Galatasaray 4. olurdu. Gomis'in estetik son vuruşlar yapmadığı için, hep net ve ayak üstüyle sert vurduğu için de bitiriciliği göz ardı ediliyor biraz.
FEGHOULİ'NİN POZİSYONU DEĞİŞMELİ
Yeniden Galatasaray orta sahasına dönelim. Fenerbahçe yazısında Giuliano'yu anlatırken kalın bir oyuncu olduğunu, kanatta yeterince çabuk olmadığını forvet arkasında ise skorer bir ikinci forvet olabildiğini yazmıştım. Feghouli'nin değişen fiziksel yapısı ve yaşı sonrasında o da böyle bir oyuncu oldu. O da artık bir sağ kanat değil forvet arkası olursa daha verimli bir oyuncuya dönüşür. Zira oyun zekası yüksek, forvet arkası oynadığında 2. forvet olmayı bilen, Belhanda'dan daha yaratıcı ve çok daha skorer bir 10 numara. Tabi Belhanda ona göre çok daha hareketli ve çok daha çalışkan ama Badou Ndiaye geliyorsa buna gerek yok!
Şöyle diyelim. Fernando ve Ndiaye gibi çok kaliteli (ligin tartışmasız en kaliteli) orta ikilisine sahipsen onları üçe çıkarmanın geride bir adam fazla olmanın manası yok.
Ne Topal - Josef ne de Tolgay - Medel ikilisi Ndiaye - Fernando kadar nitelikli değil. Ndiaye - Fernando hem defansif açıdan, hem tempo, hem fizik güç açısından çok iyi bir ikili. Biri müthiş pozisyon alıyor, diğeri müthiş pres yapıyor. Biri diagonal uzun paslar ile oyunu yönlendirmeyi çok iyi biliyor, diğeri dripling ile top çıkarmayı çok iyi biliyor. İkisi de fiziksel olarak üstün, Ndiaye Fernando'nun ağır kalmamasını sağlayacak kadar çabuk. Ziyadesiyle oyun kurulumu dışında Galatasaray seviyesi takımlar için bulunmayacak kadar kaliteli bir ikili. Bu ikili özellikle Süper Lig için çok üst düzey ve aralarına 3. bir oyuncuya ihtiyaç duymuyorlar. Bunlara 3. bir orta saha koyup hücumdan -1 kişi almanın manası yok. Belhanda bu ikiliye ne katabilir? Bir ofansif orta saha için çok çalışkan ama zaten Fernando ve Ndiaye ikilisinin çalışkanlıkla hiç sorunu yok. Bunlar zaten müthiş pres yapıyor. O halde Belhanda'nın çalışkanlığına değil bunlarda olmayan skorerliğine ihtiyaçları var ama o da Belhanda'da yok Feghouli de var.
KÜÇÜKLERE FEGHOULİ, BÜYÜKLERE BELHANDA
Dolayısıyla Galatasaray'ın küçük takımlara karşı 4-3-3 oynaması hiç mantıklı değil. Süper Lig'deki derbiler, zorlu deplasmanlar ve Şampiyonlar Ligi maçları hariç, Ndiaye - Fernando ikilisinin önüne Feghouli kanatlara da Onyekuru - Garry Rodrigues koymak Galatasaray için çok daha iyi olur. Galatasaray bu şekilde küçük maçlarda çok daha fazla gol bulabilir, zayıf ama çok kapanan takımları daha kolay açabilir.
Önünde Garry oynadığında Mariano da çok daha verimli olur çünkü Feghouli kanada atıldığında, sağ kanatta savunma da aksıyor.
Öte yandan Şampiyonlar Ligi maçlarında ve derbi maçlarda ise daha kontra atak bir anlayış benimsenip 4-3-3'e dönülebilir ve yine kanatlarda Garry ile Onyekuru oynayıp göbekte Feghouli yerine Belhanda ile üçlü olabilir.
Galatasaray Belhanda'yı satar mı?
Esasen Belhanda ve Feghouli birbirine yedek olabilecek kadar ucuz isimler değiller. İkisi de anahtar oyuncu maaşı alıyor ve Galatasaray'ın en çok kazanan 4 oyuncusundan ikisi bunlar. Bunlardan birini yedek bırakmak fazlasıyla lüks ama göndermek de imkansız neredeyse.
Avrupa'ya en yakın, en modern müslüman ülkedeler, onlar için yaşanacak en iyi ülkelerden biri Türkiye ve Avrupa'nın vermediği kadar yüksek maaş da alıyorlar, neden gitsinler? Crystal Palace'ın Belhanda için 6 milyon euro bonservis önerdiği yazılıyor. Galatasaray satsa bile Belhanda burada aldığından çok daha fazlasını orada almaz. Dolayısıyla gitmez çünkü Ndiaye kadar kariyer olarak aç bir oyuncu da değil.
Ziyadesiyle bu iki oyuncuyu, Feghouli ve Belhanda'yı göndermek zor ama aynı ilk 11'de, oyuna zarar vermeden oynatmak daha zor! Ben birbirlerine alternatif olarak ciddi katkı verebilecekleri düşüncesindeyim ama aynı 11'de oynatmak sıkıntılar yaratıyor.
Fatih hoca hazırlık maçlarında Feghouli'yi hala sağ kanatta zorluyor ama olmuyor. Bence Galatasaray bir kanat daha alıp Feghouli'yi bundan sonra Giuliano tarzında bir skorer 10 numara olarak değerlendirmeyi düşünmeli.
Galatasaray şampiyon olabilir mi?
Bence Galatasaray için en kritik transfer Ndiaye. Eğer Ndiaye gelirse Terim'in tecrübesi ile birlikte şampiyonlukta favori yine Galatasaray olur. Ndiaye transferi yapılamazsa benim şampiyonluk favorim Başakşehir olacak. Şampiyonlar Ligi için ise kura şansının fazlasıyla etkili olduğunu söylemek lazım. Eğer zor bir grup düşerse bu takım henüz yeterince güçlü değil. Hem stoperde eksikler var, hem hücumda oturmamış şeyler mevcut. O yüzden Şampiyonlar Ligi'nde Galatasaray taraftarının beklenti sahibi olması için bu sezon çok erken. Belki kolay bir grup düşerse gruptan çıkmak ihtimali olur ama fazlası yine zor. Öncelik bir kez daha ligi kazanıp takımın daha kaliteli hale getirilmesi olmalı.
Galatasaray transferleri 2018-2019
GELENLER
Yuto Nagatomo - 2.5 milyon euro – Inter
Henry Onyekuru – 800 bin euro (Kiralık) – Everton
Muğdat Çelik – Bedelsiz – Akhisarspor
Lionel Carole – Kiradan döndü
İsmail Çipe - Kiradan döndü
GİDENLER
Luis Cavanda – 2.4 Milyon Euro – Standard Liege
Jason Denayer – Kiralık sözleşmesi bitti
Hakan Balta – Emekli oldu
Yasin Öztekin – Bedelsiz - Göztepe
Koray Günter – Bedelsiz - Genoa
Cedric Carrasso – Serbest kaldı
Iasmin Latovlevici – Serbest kaldı
Eray İşcan – Serbest kaldı
Sarı Kırmızılı takımla ilgili tüm gelişmelere Galatasaray Haberleri sayfasından ulaşabilirsiniz.
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
TRABZONSPOR