comScore

Galatasaray Galatasaray

Galatasaray ve Eskişehirspor'un eksileri ve artıları neler?

29 Ekim 2015, Perşembe 07:05
Galatasaray ve Eskişehirspor'un eksileri ve artıları neler?

Galatasaray - Eskişehirspor maçı öncesi Cimbom'da sistem ne olur? Hangi oyuncular oynar? 

FutbolArena Analiz - Süper Ligin 10. haftasında 2. sıradaki Galatasaray, lig sonuncusu Eskişehirspor'u sahasında ağırlıyor. 

Eskişehirspor ile ilgili yazabilecek pek bir şey yok. İsmail Kartal'ın hafta içi basın toplantısını izledim. Çok gergin görünüyordu. "3 haftadır tesislerde yatıyoruz daha eve gitmedik" dedi. Büyük baskı altındalar, hem takım, hem de İsmail Kartal kendisini kanıtlamak ve kötü gidişe dur demek zorunda. Yoksa takımdaki birçok oyuncu alt ligi boylayacağı gibi İsmail Kartal'ın bir daha Süper Ligde takım çalıştırması da zora girecek. 
 
"Bu hırs iyi midir?" derseniz. Bu kadar gergin bir durumdayken; ciddi kopmalara, psikolojik olarak düşüşlere sebebiyet verebilir. Yani Galatasaray erken dakikalarda 1-2 gol bulursa maç farka uzayabilir. Bu 'hırs' arttıkça 'akıl' düşeceği için, Galatasaray'ın hırslı oyuna karşılık verecek hırsa değil de akla ihtiyacı var. Yani iş bitirecek oyunculara daha çok ihtiyacı var. O yüzden Sneijder'in, Hamit'in ve Jose Rodriguez'in sakat olması Galatasaray adına handikap. Bu maçta sakin kalacak ve kendi oyununu rahatça oynayacak tecrübeli isimler oynamalı. 
 
Mesela hem Umut, hem Burak sahada olmamalı. İkisinden biri yedekte olmalı. Podolski Fenerbahçe maçında kötü de oynasa bugün Sneijder yerine hücum organizatörü o olmalı ve mutlaka ilk 11'de başlamalı. Dahası bu maç Galatasaray için bir gelişime devam maçı. O yüzden takımda rotasyona çok da gidilmemeli diye düşünüyorum. Zira Gençlerbirliği maçından bu yana, Galatasaray'ın 'takım olma' yolunda geliştirdiği önemli melekeler var. Bunları aşağıda anlatacağım. 
 
Öncelikle şöyle bir ayırım yapayım. 
 
Galatasaray'ın fizikle ve/veya iştahla oynayan oyuncuları: Umut, Burak, Yasin, Sinan Gümüş, Carole, Emre Çolak, Semih Kaya, Olcan Adın. 
 
Galatasaray'ın zeka ve/veya teknik ile oynayan oyuncuları: Hakan Balta, Chedjou, Sneijder, Selçuk İnan, Bilal Kısa, Jose Rodriguez, Hamit Altıntop, Lukas Podolski, 
 
Bu maçta rakip dağılmaya müsait ve gerginken, Galatasaray'da akıllı oyuncularının oynaması gerekiyor. Yukarıda iki grup arasına sokmadığım bazı isimler de var ki onlar ortada kalıyor. Mesela Sabri eskiden sadece fiziği ve iştahıyla oynayan ilk kategoriye kafadan giren bir oyuncuydu ve oyun bilgisi çok düşüktü. Ancak yıllar geçtikçe onlarca hatta yüzlerce maç oynadıkça tecrübelenen ve 31 yaşına gelen Sabri o eski hızını ve dinamizmini yitirse de artık doğru zamanda bindiren, doğru zamanda kesen ve doğru kademelere girebilen bir beke dönüşmeye başladı ve şuan bu iki grubun arasında bir yerde. Veya Jem ve Grosskreutz altyapı eğitimleri kaliteli (Almanya-İngiltere), fundamentali (temel oyun bilgisi) iyi olan ama teknik kapasitesi kötü olan oyuncular ve onlar da bu iki grubun arasında. Öte yandan Koray Günter ve Denayer ise ileride bir Chedjou ve Hakan'dan da iyi lider olabilirler ama şuan zekalarını ve tekniklerini yeteri kadar sorumluluk alarak oyuna yansıtabilecek olgunlukta değiller. O yüzden onlar da 'denge' oyuncuları.
 
Şimdi yarınki maçta tecrübeli isimler olması gerektiği gibi, 3 günde bir maç trafiğinde yorulmuş takımı da dinlendirmek gerekiyor. 
 
Aşağıya çıkması gerektiğini düşündüğüm kadroyu yazıp devam edeyim... 
 
 
Önümüzdeki hafta sonu tekrar bir maç olmadığı için ve Salı günkü Benfica maçına kadar 5 günlük bir ara olacağı için bence köklü bir rotasyona gerek yok. Mesele Pereira'nın yaptığını doğru bulmuyorum... Bizim ligde bir sistem takımı olmak zaten çok zorken, bir de sık rotasyon yapıp da başarılı olmuş bir hoca hiç hatırlamıyorum... Öte yandan Galatasaray'da gelişen bir sistem var ve bu sistemdeki yapı taşlarını bozarak, gelişim sürecini de sekteye uğratmaya gerek yok. 
 
Nedir bu gelişim süreci? Öncelikle... 

1- Galatasaray çok uzun süredir 2014-2015 sezonu da dahil olmak üzere, son 4-1'lik Gençlerbirliği maçındaki kadar sağlam bir baskı ve kompakt bir oyun oynayamamıştı. 

2- Galatasaray yine çok uzun süredir 2013'teki Mancini döneminden beri, Benfica kadar güçlü ve kaliteli bir takımı yenememişti. Galatasaray 2013'te Juventus'u yendikten sonra nihayet 2015 sonunda bu seviyelerde bir galibiyet tekrar alabildi. Bunlar çok mühim sinyaller ve ancak skora endeksli yorum yapmayanlar görebilir... Mesela bundan 4-5 hafta önce bu emareler böyle gözle görülür durumda değildi. 
 
İki fotoğraf paylaşacağım... 



 
Aynı dakika üzerinden iki fotoğraf aldım. Öyle çok elememe, zaman harcamama gerek kalmadı. Zira maçın büyük bir bölümünde oyun bu şekilde oynanabildi. İlk fotoğrafta Galatasaray'ın rakibi karşılarken bloklarını nasıl daralttığını, maçı nasıl 30 metrede oynayabildiğini görüyoruz. Aşağıda 2. fotoğrafta ise pres var. Rakip üstteki fotoğraftan sonra topu sağa attı ve Galatasaray orada 5 kişi hemen kümelenip sıkıştırınca da topu anlamsızca ileri vurmak zorunda kaldı Benfica'lı oyuncu. 
Devamında da Hakan Balta o topu süpürüyor ve Galatasaray oyun kuruyor. Bu kompakt oyun, birlikte savunma yapıp, birlikte hücum edebilme becerisi, daha birkaç hafta önce Atletico Madrid'i deplasmanda yenebilen bir Benfica'yı 1. dakikada 0-1 mağlup duruma düşmenize rağmen yenebilmenizin en önemli koşulu. Büyük bir konsantrasyon ve irade ile bunu 60-70 dakika gerçekleştirebildi Galatasaraylı oyuncular ve merkezdeki oyun aklı Galatasaray'ın boyunu sürekli böyle dar tutabildi. Merkezdeki oyun akılları kimler? Chedjou-Hakan önlerinde Selçuk-Bilal ve önünde Sneijder. Bu 5 oyuncu bu hattı daraltabilen isimler. Bilal belki sürekli oynayabilecek kadar kaliteli değil ama Hamit de bu 5'liye cuk oturabilecek bir dişliydi. Maalesef ki Galatasaray bu sezon da onun tecrübesinden ve oyun aklından faydalanamıyor. Hem de çok ihtiyacı varken.
 
***
 
Yukarıda anlattıklarımın somut verileri de var. Yani yukarıdaki fotoğraf teoride nasıl 'doğru' oyun oynandığını anlatıyor ama işin pratiğe dönüşümü şu... Geçtiğimiz günlerde şöyle yazmıştım. "Son 3 maçında Galatasaray'ın Gaziantepspor'a attığı birinci golün asisti sağ bek Denayer, ikinci golün asisti stoper Hakan Balta, Gençlerbirliği maçında birinci golün asisti Chedjou, 2. gol korner Chedjou, 3. golün asisti sağ bek Sabri, 4. golün penaltı öncesi asisti yine Sabri. Sonraki maç Benfica Galatasaray'ın ilk golü penaltıyı yaptıran şut merkez ortasaha Bilal, ikinci golün asisti yine stoper Chedjou! Bu ne sayesinde sağlandı? Bakın asistler veya penaltı ortaları-şutları Sneijder, Podolski, Yasin'den değil. Hücumculardan değil, bilakis savunmacılardan. Bunun iki sebebi var. Biri bu savunmacıların ayaklarının çok düzgün olması (Carole hariç) diğeri ve en önemlisi de savunma çizgisi ile hücum arasının çok daralması. Yani Chedjou asisti yapıyor ama stoperden Podolski'yi savunma arkasına kaçıracak pası attığı mesafe arasında 30-35 metre var. Alan yakınlaşınca boşluğu görüyor, ayağı da düzgün olunca pası atabiliyor. Hakan'ın Gaziantepspor maçında Umut Bulut'a attırdığı gol de tıpatıp aynı. Pasın metrajı 30 metre. Zira o paslar 60 metre atılamaz."
 
Bakın o pasları Kjaer-Ba ikilisi veya Rhodolfo-Ersan ikilisi atamaz. Galatasaray bu sistemi daimi kılabilirse elinde çok değerli bir stoper ikilisi var. Chedjou ve Hakan Balta. Geçen sene Semih Kaya devre arası sakatlandığında, bu iki tecrübeli oyuncu ilk kez art arda birlikte oynamaya başladılar ve ilk etapta aralarında yetki karmaşası yaşıyorlardı. İki benzer tipte, iyi top kullanan oyuncu... Hangisi topu kullanacak, hangisi arkayı süpürecekti? O günlerde yazdığım yazılarda şu cümleleri kurduğumu hatırlıyorum bu ikili için. "Neden bilmiyorum ama Chedjou ve Hakan Balta aralarına çok adam sızdırıyorlar. Beklerine yakın oynama konusunda iyiler ama birbirlerine yakın oynama konusunda kötüler. Araları çok açık, bunu çözmeleri gerek..." 
 
Bu sene çözdüler. Görevlerini doğru şekilde aralarında dağıttılar ve müthiş faydalı oynuyorlar. Mesela daha atletik olan Chedjou önde basarken, konsantrasyonu daha yüksek olan Hakan Balta biraz daha arkada kalıp süpürüyor. İkisi de teknik olmasına rağmen daha çabuk ve iyi top süren Chedjou oyunu kuran öncelikli isimken, değişimli olarak Hakan da ona yardımcı oluyor. Böylece son yıllarda Galatasaray'da gördüğüm en iyi stoper ikilisi oldular. Akıllara Tomas ve Song gelebilir. Bu iki oyuncu da atlet, tecrübeli ve cengaverdi yani hem sezileri ve zekalarıyla savunma yapabiliyor hem de fizikleriyle rakibi durdurabiliyorlardı ama ikisi de hava toplarında kötü ve oyun kurmayı hiç bilmeyen oyunculardı. İkisi de çok atlet ve cengaver olduğu için sevildi ama bu fayda düzeyini, hele hücuma yardımı kesinlikle yapamadılar. 
 
Bakın hücuma yardım deyip geçmeyin! Aslında Gençlerbirliği maçını çeviren de, Benfica maçını kazanan da esas bu ikilidir! Bu baskıyı sağlayabilen oyuncular bunlar. Şimdi bu ikilinin uyumlarını bozmamak için dinlendirilmemeleri gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan zaten işin fizyolojik boyutunun uzmanları, futbolda stoperlerin rotasyona diğer pozisyondaki oyunculara göre daha az ihtiyaç duyduğunu söyler. Ki normal çünkü diğerleri kadar geniş bir alanda koşmazlar. Koşu mesafeleri genelde 8.5-9.5 km arasında değişir ve kaleciden sonra en az onlar koşar. Kaleci nasıl rotasyona ihtiyaç duymuyor, yorulmuyorsa stoperler de kaleci kadar olmasa da kısmen öyle. 
 
*** 
 
Son Fenerbahçe maçı yazımı okumayanlar, haklı olarak; "Madem öyle bu Galatasaray, Fenerbahçe maçında neden böyle oyun kuramadı, baskı yapamadı?" diyecektir. Kısaca onu da açıklayayım. Birincisi ön oyuncuları Podolski, Yasin ve Umut birlikte savunma yapma yönünde çalışkan ve disiplinli değildi. Muhtemelen de yorgundu. Takımın boyu geriden değil, önden kısalmadı. Topun arkasına geçemediler. Kopukluk önde oldu. İkincisi de Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ı doğru analiz etmesiydi. Galatasaray'a topu verdiler ama savunmadan oyunu kurdurmayacak şekilde önde baskı yaptılar. Galatasaray ön oyuncuları da hareketsiz kalıp, pas istemedikleri için stoperler Chedjou ve Hakan, hatta önlerinde Selçuk ve Bilal önde boş arkadaşını bulamadı. Ya hatalı, zorlama pas yaptılar, ya topu ayaklarında çok tutup kaybetmek zorunda kaldılar yada kaleci Muslera'ya döndüler ve Muslera da ileri boş degaj dikmek zorunda kaldı... Bu topları da Ba ve Kjaer kolayca topladı. Bunu büyük takımlar Bayern Münih'e ve Barcelona'ya karşı yapıyor, mutlaka görmüşsünüzdür. Barcelona ve Bayern Münih sürekli kaleciden savunmacılara pasla başlar ve rakip takımlar da bu savunma oyuncularının başında bekler. Amaç kaleciye veya stopere topu ileri vurdurmaktır... Peki bu geride pas yapmayı bozan baskı nasıl kırılır? Pas kanalları kapatıldığında tek çare topu ileri şişirmek mi? Hayır! Pas kanalları kapatılıyorsa çabuk ve etkili driplingleri olan oyuncular top sürebilir. Guardiola Lahm'ı neden ön libero yapmıştı? Sadece çabuk pas atıyor diye mi? Hayır! Gerektiğinde, pas kanalları kapandığında, topu sürerek de öne taşıyabilsin diye... Ancak Galatasaray'da böyle bir oyuncu yok. Var da yok. Geçen sene Şampiyonlukta önemli bir yardımcı rol oynamasına karşın, bu sene anlamsızca ıslıklanan, Gençlerbirliği maçında oyun 4-1'ken bile ıslıklanan bir Emre Çolak var. Açıkçası Hamzaoğlu da onu kazanmak için doğru adımlar atmadı. En zor maçta 11'e koydu, diğer maçlarda süre vermedi. Emre bu Galatasaray'ın en az kazanan oyuncusu. Birçok yedek oyuncunun (Olcan, Semih, Umut) çeyreği kadar bile kazanmıyor. 2011-2012 ve 2014-2015 şampiyonluklarında da payı var ama nedense takımın şamaroğlanı. Tabi herkes potansiyelini biliyor ve bekledikleri patlamayı yapamadığı için Emre'ye kızıyor ama Emre beklenen patlamayı yapmasa da hiç gelişmiyor, hiç olgunlaşmıyor da diyemeyiz. Galatasaray geçen sene en stresli, en gergin maçlarda Emre'den faydalanmadı mı? Akhisar deplasmanında, Mersin deplasmanında, puan alınamasa da Trabzonspor deplasmanında Emre faydalı olmadı mı? En gergin maçlarda dağılmadan oynayabilmişti... Peki şimdi niye dağıldı? Hamzaoğlu'nun ona en azından rotasyonda ihtiyacı var. En azından Jose, Hamit ve Sneijder sakat veya cezalıyken oynatabilmeli, takım rotasyona giderken oynayabilmeli. Yani yarın oynamalı. Bence sağ kanatta başlamalı. Stoper ikilisinin önünde yine Bilal ve Selçuk ikilisi olmalı ve uyum gelişmeli. Özellikle Bilal'in çok yorulduğu malum ve ilk yarı iki farklı skor alınırsa onun yerine oyuna Jem girebilir. Veya daha iyisi Emre merkeze geçer ve Sinan Gümüş kanada kayabilir. 
 
Merkez hat önemli demiştim. Chedjou ve Hakan ile Bilal ve Selçuk değişmemeli... Devam etmeli. Peki Sneijder? Onun yerine de onun görevini en iyi yapabilecek isim Podolski geçmeli. Poldi yorgun da olsa zaten son Fenerbahçe maçında da 70 dakika oynamıştı. Bu maçta da yine skora göre 2. devre çıkabilir. Solda Yasin oynar ve ileride de Burak Yılmaz olur. Burak Yılmaz da eğer skor alınırsa 60-70 gibi çıksa daha iyi bence. Riske edip zorlamamak daha iyi. Yerine yine Sinan Gümüş girebilir skor alınırsa. Eğer Sinan forvete Burak yerine girerse tabi Bilal yerine de Jem girer.
 
Sağbekte Denayer'in oynaması önemli. Hem yorgun Sabri'nin dinlenmesi açısından, hem zaten Benfica deplasmanı öncesi formunu toparlaması açısından hem de savunma dengesi açısından. Şöyle ki, Carole yerine artık hücumcu bir bek Olcan geçiyor. Carole oynarken Sabri'nin hücum bindirmeleri çok da sıkıntı olmuyordu çünkü Carole savunmada iyi bir bek olduğu için Galatasaray üçlü stoper gibi olabiliyordu. Yani Barcelona'nın Daniel Alves'i Abidal'le dengelediği gibi... Ama şimdi Olcan sola geçerse, sağda da Sabri'nin olması ciddi sorun olabilir. Chedjou ve Hakan'ın sağı ve solu boşalabilir. Bu zaten kontra yemeye müsait olan Galatasaray'ı savunmada daha da zayıflatabilir. Onun için Olcan'ı bu kez sağda Denayer ile dengelemek daha doğru olacak. 
 
Bu arada 24 kişilik dar kadrosu olan Hamzaoğlu'nun rotasyonu da zayıfladı. O 24 kişi içinde bir de Tarık gibi isimler de var. Ortasahada sakatlıklar ve cezalı oyuncu olması, Grosskreutz'un da yetişmemesi daha şimdiden Hamzaoğlu'nu zorlamaya başladı. 
 
Yarın 7 yedekten 6'sı, Cenk, Sabri, Semih, Jem, Sinan ve Umut olur ama 7. isim kim olacak? Ya ikinci bir bek Tarık, ya da 2. bir stoper Koray... Yani atıl bir yedek... Sinan'ı da kanatta düşünürsek... Ortasahada Jem'den başka bir alternatif elemanı yok!

ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!