Galatasaray - Atletico Madrid maçında bizleri nasıl bir oyun bekliyor?

 

Diego Simeone'nin takımı bu yaz bir kabuk değişimi süreci yaşadı. Miranda, Mandzukiç, Arda Turan gibi daha yaşlı ve ağır oyuncularının yerine Oliver Torres, Gimenez gibi daha genç oyuncuları monte ettiler. Santrfora da Jackson Martinez geldi. Ligde ilk üç haftada 2 galibiyet 1 de mağlubiyetleri var. Las Palmas'ı kendi sahalarında 1-0 yendikten sonra zor günler geçiren Sevilla'yı deplasmanda 0-3 ile geçtiler. Ardından da Barcelona'ya kendi sahalarında 1-2 kaybettiler. 

 

Sevilla kabuk değişiminden çok etkilense de Simeone'nin takımı o kadar etkilenmedi. Zira müthiş bir temelleri var. Yine Güney Amerika'dan genç ve potansiyelli oyuncular transfer ettiler ve şimdi onları Avrupa futbolunun disipliniyle yoğurarak yine taş gibi bir takım çıkaracaktır Simeone. Bu sezon en ucun arkasında serbest oynayan Griezmann, en uçta Fernando Torres veya Jackson Martinez, solda Koke, sağda Oliver Torres ile çok hızlı hücuma çıkıyorlar. Göbeği dolduran dar bir 4-4-2 uyguluyorlar. Bunu Türkiye'de en son 2011-2012 sezonunda, 2 devrede Fatih Terim uygulamıştı. Solda Emre Çolak, sağda Engin Baytar ortalarında Selçuk ve Melo ile ilerde Necati ve Elmander vardı. Emre Çolak ve Engin Baytar kanatta olmalarına rağmen çizgiye basarak oynamak yerine içe kat ediyorlar ve önde basıp, Galatasaray'ın sağlam hücum pres yapmasına Elmander'le birlikte büyük katkı sağlıyorlardı. Şimdi Atletico Madrid onu solda Koke, sağda Oliver Torres ile yapıyor, Griezmann da bu ikiliye katılarak hücum presi arttırıyor. Orta göbekte 32'lik Gabi ile 34'lük Tiago oynuyor. Sağbek Juanfran, stoperler iki Uruguay'lı tecrübeli Godin ve genç Gimenez. Sol bekte Filipe Luis sakatlandı ve kimin oynayacağını henüz bilmiyoruz. Kalede ise Oblak var. 

Kontra atak tehlikesi

 

Atletico Madrid Mandzukiç gibi bir pivotu gönderip, Jackson Martinez'i alarak oyun sistemini kısmen değiştirdi, daha tehlikeli bir kontra atak takımına dönüştüler. Öte yandan Fernando Torres o kadar formda ki, Martinez'i kesti, o da etkili bir kontra atak oyuncu. Buna karşın Galatasaray ise bu sezon savunmada çok eksik yakalanıyor ve kontra yemeye fazlasıyla müsait durumda. Solda Podolski sadece hücum, 10 numarada Sneijder sadece hücum, sağda Yasin önce hücum, göbekte Selçuk ve Jose Rodriguez önce hücum, sağ bek Sabri Sarıoğlu önce hücum özellikli oyuncular. Galatasaray'da savunması hücumundan daha iyi olan sadece sol bek Carole ve iki stoper var. Öyle ki birçok maçta oyun halısahaya dönüyor ve Galatasaray stoperleri "Allahını seven defansa gelsin" diyebilecek kadar eksik yakalanıyorlar. Sivasspor - Galatasaray maçını hatırlıyoruz 2'e 4, 2'e 5 kaç defa yakalandı Galatasaray. Mersin İdmanyurdu'ndan son yenen gol yine bir kontra atak... Yani Atletico'nun etkin olduğu bu konuda Galatasaray eksik. Duran top tehlikesi

 

Gelelim 2. konuya. Atletico Madrid hiç tartışmasız dünyada en iyi korner ve yan top kullanan takım. Bu sayede sürüsüyle gol attılar. Godin, Gimenez, Tiago vs çok etkililer. Galatasaray'ın ise 1.85'ten uzun oyuncusu yok. Hava hakimiyeti en iyi oyuncu Melo da ayrıldı, stoperde de uzun oyuncu yok. O yüzden fazla korner vermemek lazım ve luzumsuz faul kesinlikle yapılmamalı. 2 sezon önce Chelsea maçını hatırlayalım. Londra'da Cahill ve Terry ile ne kadar etkili olmuşlardı ve bir golü kornerden atmışlardı. Geçen sezon Anderlecht sahasında yine duran toplarla Galatasaray'ı zorlamıştı. Galatasaray ligde kornerden çok az gol yemesine karşın, Avrupa'da duran toplar çok daha ciddi bir iş! 

Pres gücü eksiği

 

3. konuya gelelim. Atletico Madrid gençleşti dedik. Arda yerine Oliver Torres geldi, Mandzukic yerine Martinez... Koke bu konuda çok önemli bir silah... Takımın pres gücü oldukça yüksek. Galatasaray'ın ise bu prese karşılık verebilecek çok koşan, agresif, sert bir tane bile ortasaha oyuncusu yok! Bir tane bile! Belki Denayer veya Carole ortasahada oynarsa bir ihtimal. 

 

 

Bu maçta geleceğin süper starını izleyebiliriz. Arda'nın yerine geçen ve Arda'dan 10 numaralı formayı alan Oliver Torres 21 yaşında, çok yetenekli ve çok büyük gelecek vaat eden bir oyuncu. Atletico Madrid onu 13 yaşından beri gözü gibi koruyup yetiştiriyor. Geçen sene Porto'da kiralık oynadı, bir önceki sene Villarreal'de kiralık oynadı. Kendisini ilk olarak 2013 U20 Dünya Kupasında İstanbul'da, TT Arena'da izlemiştim. Olağanüstü bir yetenekti... Şimdi 2 yıl sonra yine TT Arena'da ve bu kez Şampiyonlar Ligi'ne sırtında 10 numaralı Atletico Madrid formasıyla çıkıyor. Arda'nın da dediği gibi "Atletico Madrid'te kimsenin yokluğu hissedilmez, Arda gider Oliver Torres gelir. Atletico Madrid çok önemli bir sistem takımıdır" 

 

 

Tabii ki bir iki ihtimal var. Bence haddimizi bilerek oynamamız şart. Roberto Mancini Galatasaray'ı, Real Madrid ve Juventus'lu gruptan 2. olarak çıkarmıştı. 2 Juventus maçında da haddini bilerek oynattı ve 4 puanı kaptı. Hamza Hamzaoğlu da benzer şekilde oynamalı. Bence bu maç Podolski kesinlikle oynamamalı. Galatasaray derinde bekleyip, kapalı savunma yapmalı. Kabuk değiştiren Atletico Madrid birçok açıdan üstün olsa bile, henüz kapalı savunmaları nasıl açacağı konusunda tecrübeli ve uyumlu değil. O ezberi henüz edinmediler! En yaratıcı oyuncuları Arda da gitti ve Oliver de henüz o kilit açıcı rolü için tecrübeli değildir diye umuyorum. Galatasaray Sabri-Semih-Hakan-Carole savunma dörtlüsünün önüne Denayer'i koyarsa hem takımın biraz boy ortalaması da artmış olur hem de sertliği de yükselmiş olur. Onun önünde sağhaf Selçuk, solhaf Jose Rodriguez olabilir. Sağ kanatta top taşıyacak bir Yasin, sol kanatta da Sneijder ve ilerde de kontraları kovalayacak bir Burak Yılmaz... Yasin top taşıyıp takımı baskıdan kurtarıp hücuma çıkarması açısından da çok önemli. Eğer siz 3. 4. bölgede oynamayacaksanız Podolski yarardan çok zarar. Eğer kapalı oynayıp kontra oynanacaksa Podolski ne ileriye top taşıyarak takımı rahatlatabilir (Yasin gibi) ne de savunma arkasına koşular atabilir (Burak gibi) Dolayısıyla böyle 4-3-3 ile ilk etapta 1 puana oynamak bence çok daha doğru olur. 

 

2. bir şansımız tabii ki taraftarlar. 3 sezon önce Real Madrid maçını, 2 sezon önce Chelsea maçını hatırlayın... Mourinho deli olmuştu. Galatasaray taraftarı isterse 12. hatta 13. adam bile olabilir. Atletico Madrid'in genç oyuncuları henüz böyle bir taraftarla tanışmadı ve belki Oliver, Koke, Griezmann gibi oyuncular baskı altına alınabilir ancak geçen sezon Anderlecht maçını hatırlayınca madalyonun bir de diğer yüzünü görüyoruz. Taraftarlar takıma inanmayınca bu sefer destek ters tepip kösteğe kadar uzanabiliyor. Galatasaray oyuncuları maç devam ederken ıslıklanıp demoralize edilebiliyor. Umarız tekrar bu sahneleri değil de Chelsea, Real Madrid maçlarındaki desteği izleriz. Zira Galatasaray'ın buna şuan çok ihtiyacı var. 

Sinan Yılmaz