FETÖ'nün 15 Temmuz'da bastırılan darbe girişimi sonrası soruşturmalar aylardır devam ediyor. Bu kapsamda Ünlü işadamı ve Beşiktaş'ın eski yöneticilerinden İhsan Kalkavan hakkında FETÖ üyeliği nedeniyle yakalama kararı çıkarıldı.
Karar İstanbul 12. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verildi.
Şu anda Kanada'da olan Kalkavan iş adamı kimliğinin yanı sıra yıllardır futbolun içinde olan isimlerden biri. Ve Gülen'in futbolla bir anlamda tanışmasında, futbolun içine girmesinde en etkili isim İhsan Kalkavan oldu.
GÜLEN'İN YANINDAKİ İSİM NUREDDİN VEREN:
FETÖ futbola nasıl girdi?
Cemaatin eski iki numarası Nureddin Veren, Gülen'in futbolun içine esas olarak İhsan Kalkavan aracılığıyla girdiğini söylüyor: “Futbolun içine esas olarak İhsan Kalkavan'la girdi. Kalkavan, 98'de Beşiktaş'a başkan adayı olacaktı. Vaatleri arasında kulübe para vermek vardı. Bir gün Kalkavan geldi ve Gülen, Kalkavan'a neden başkan adayı olup para verdiğini sordu. Kalkavan, Gülen'e "Türkiye'de futbol kulübüne başkan olmak başbakanlık kadar önemli" dedi. Gülen bunun üzerine bu gücün önemli olduğunu iyice anladı.”
2008'de Galatasaray'ın UEFA Şampiyonluğu'nda “Gülen'in oyuncuları motive etmesinin de etkisi de var” saçmalığını da ortaya atan Kalkavan, FETÖ'nün Nişantaşıspor projesinde etkili olan isimlerin başında geldi. Bunu FETÖ lideri Gülen, bir sohbetinde şöyle anlatıyordu: “Bizim İhsan bey, Kalkavan dedi. Geçen gündüz biz konuştuk onunla. O profesyonel bir sporcu. Dedi ‘hocam böyle şey yapsak. Bir alternatif takımda var. Onu el alsak. İşlesek ben zannediyorum bu işi ileriye götürürüz yani. 3 -5 sene içinde. Birinci oluyor olmazsa ikinci oluyor. Belli bir sahada bir futbolda yapalım' diyor İhsan bey. İnşallah böyle bir alternatif takımda var. Ben de O'na dedim bir araştırma yapın, bakın…”
İhsan Kalkavan 15 Temmuz'dan sonra ne dedi?
Bu arada İhsan Kalkavan, FETÖ'nün 15 Temmuz'da bastırılan darbe girişimi sonrası Denizhaber'e bir röportaj verdi. Bu röportajda “2005 yılından itibaren cemaat mensupları ile arama ciddi bir mesafe koymuştum” dedi ama kendisiyle çelişti. Çünkü 2005'te cemaatle arama mesafe koydum diyen Kalkavan, 2008 yılında Habertürk Televizyonu'nda “2000 yılında Galatasaray'ı UEFA Şampiyonu, Fethullah Gülen yaptı” diyecek kadar ileri gitmişti.
O TARİHLERDE ATILAN BAŞLIKLAR:
İhsan Kalkavan Nişantaşıspor'un başına getiriliyor
Gülen'in anlattığı bu proje 1996 yılında gerçekleşiyor. Sabah'ın 9 Ağustos 2016 tarihindeki haberinde bu konuda şunlar yazılmıştı: “Beşiktaş'ta yöneticilik yapan ve futbol alanında aktif olan İhsan Kalkavan da takımın başına geçirildi. Ayrıca Nişantaşıspor'un bu satın almanın ardından örgüte ait olan Asya Finans ve Işık Koleji tarafından finanse edildiği dönemin haberlerine düştü”
Bu arada cemaatin eski futbol imamı Said Alpsoy da Kalkavan vasıtasıyla Nişantaşıspor'un alındığını CNN Türk'te anlatmıştı. Öte yandan bir dönem İhsan Kalkavan, sahibi olduğu Memorial Hastanesi'nin ve Işık Sigorta'nın sponsorluğunda uzun yıllar ayın futbol adamları da seçtirilmişti.
İhsan Kalkavan, Fethullah Gülen ile nasıl tanıştı?
Nureddin Veren'in “Gülen'i esas olarak futbolun içine sokan adam” dediği Kalkavan, Fethullah Gülen'le nasıl tanıştı? Kalkavan, Gülen'le tanışmasını 2005 yılında Akşam Gazetesi'nden Hülya Ünlü'ye şöyle anlatmıştı:
“Bir gün Zaman Gazetesi muhabiri bizim antrenman sahasına, Fulya'ya geldi. ‘İhsan Ağabey sana Zaman Gazetesi'nden ödül verecekler' dedi. Zaman Gazetesi'nin Yılın Spor Adamı'nı seçtiği ilk yıl 1990. ‘Fırat Kültür Merkezi'ne gelip ödülünüzü alır mısınız?' dedi. Ben Zaman Gazetesi var mı yok mu onun bile farkında değilim. ‘Koçum beni oralara getirme sen alıp getirirsin' dedim. Çocuk hiç ağzını açmadan yanımdan uzaklaştı. Sonra bir şekilde Süleyman Seba'ya ulaştılar. Süleyman Bey, “Sen başımıza iş mi açacaksın. Ben gidiyorum sen de orada olacaksın” dedi. ‘Tamam gideriz' dedim. O gün gittiğimde muazzam bir resepsiyon gördüm. Bakanı, milletvekili, valisi, kaymakamı, bürokratı herkes orada. Salona girince müthiş bir alkış koptu. Bir sürü talebe lehime çok büyük tezahürat yaptı. Kendimi tribünlerde hissettim. Benden daha büyük tezahüratı da Galatasaraylı İsmail'e yaptılar. İsmail'in yanına oturdum, ‘İsmail bu ne iş?' dedim. ‘Hadi ben çok başarılı bir takımın başındayım, Galatasaray dökülüyor ama yer yerinden oynadı İsmail' diye. ‘Ağabey seviyorlar' dedi kesti attı. O gece şaşkınlığım üstümden gitmedi. İlgileneyim ya bunlar kim, neyin nesi kimin fesi dedim. Bu arkadaşlarla, o ödül gecesini düzenleyenlerle irtibat kurmaya başladım, kimsiniz nesiniz diye. Bu kadar genç çocukların bana olan sevgisi de beni çok etkiledi. Kim bu çocuklar diye sorduğumda o zaman yurtlar, burslar, evler, okullar konusu gündeme geldi, çok ilgimi çekti. Yıllarca hayal edemeyeceğim bir ortamla karşı karşıya kaldım. Zaman Gazetesi'ni ziyaret ettim, oradaki insanları tanıdım. Onlar da benimle çok ilgilendi. Beni mutlaka ‘Ağabey'in yanına götürmek istediler, ben de çok istiyordum zaten. İzmir'e gittik. Onu gördüm, haddinden fazla etkilendim. İlk sözü şuydu: ‘Aramızdaki gıyabi ilgiyi vicahiye çevirmiş olduk.”
Haber: Aydın Cingöz
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR