Yurt dışında 15 yıl yaşamış ve sekiz değişik ülkede çalışmış biri olarak şunu söyleyebilirim ki özellikle Avrupa'da bir işe başvurduğunuzda yazdığınız CV'de beyan ettiğiniz her şey esas alınır. Ben yurt dışında çalıştığım yerlere hiçbir zaman ne diploma, ne sabıka kaydı nede doktor raporu ne de başka bir evrak verdim.Kimse de benden beyan ettiğim hiçbir şeyi ispat etmemi istemedi. Yalnızca CV ve kimliğimi vererek işe başladım.
Türkiye'de ne yazık ki ve haklı olarak kişilerin beyanları en güvenilmez unsurlardan biridir. Çünkü toplumdaki aşırı yozlaşma insanları, Galatasaray örneğinde olduğu gibi, çok kolay yalan söyler hale getirmiştir. Bu nedenle de ülkemizde bir işe girerken sayısız evrak getirip bürokrasi ile sıkı bir mücadele yapmanız gerekmektedir. İşte Galatasaraylı yöneticiler de bu kişinin beyanlarını doğru kabul ederek kendisine görev vermişler ve daha sonraki her beyanını da kabul ederek bir dolandırıcılığın kurbanı olmuşlar.
Bana göre doğrusu Galatasaraylı yöneticilerin yaptığı. Ancak burası Türkiye ve Başkan Ünal Aysal'ın ikinci vatanı Belçika değil. O nedenle işe adam alırken de her türlü evrakı istemek zorundasınız.
Acı ama gerçek!
Analiz: Hüseyin Özkök