BELÇiKA YAZILIR, FİNAL DİYE OKUNUR
Bir musibet bin nasihattan iyidir derler. Japonya karşısında ikinci yarının başında yedikleri 2 şok golle sarsılan oyuncular ve teknik direktör Roberto Martinez, beklenmedik bir kadro ve taktikle Brezilya maçına çıktılar. İlk 11'e baktığımızda, Japonya maçındaki geri dönüşte sonradan oyuna girerek önemli katkıları olan Fellaini ve Chadli'yi görüyorduk. Premier Lig'de sezonun Salah ile birlikte açık ara yıldızı Kevin De Bruyne'nin 3'lü forvetin içinde, hem Premier'de en sevdiği alanlarda, hem de orta alanda roller üstlendiği joker bir düzende görüyorduk.Tam da istediği buydu aslında De Bruyne'nin. Elbette önceki 4 maçtaki dizilişe göre şaşırtıcı ama bir o kadar da doğru ve başarılı bir seçimdi Martinez adına.
***
***
Oyun başladıktan sonra ise ikinci şaşırtıcı noktayı görüyorduk. Genelde kadrosundaki yıldızların avantajıyla topla daha çok oynayan, atak organizasyonları yapan ve sahaya hakim görmeye alıştığımız Belçika'nın, bu kez Brezilya'ya özel taktikle topu bırakıp kontralarla rakibi yıkma isteğini görüyorduk. Rakip analizi açısından bu da Martinez'in önemli dokunuşlarındandı. Çünkü Brezilya'ya boş alan bıraktığınızda Neymar, Jesus, Coutinho, Willian gibi oyuncularla infaz edilme ihtimaliniz çok yüksekdi.
13. dakikada Fernandinho'nun kendi kalesine attığı erken gol, maçın ilk yarısında Belçika'nın planlarını daha güzel uygulamak için kaymak-bal etkisi yarattı. Sonrasında çok etkili ve hızlı çıkan Belçika'nın yine ataklarını gördük. İlk yarının yıldızı De Bruyne'nin nefis golü de Brezilyalılara soğuk duş oluyordu.
***
İkinci yarı ise bambaşka bir maça merhaba diyorduk. Tite'nin hamleleri ve Brezilya'nın gol bulma zorunluluğu çok farklı bir 45 izletti. Willian çıkıp Firmino girdi ilk değişiklik olarak. Ardından etkisiz Jesus'un 58'de Douglas Costa ile değişimi Brezilya adına umut verici dakikaların kırılma anıydı. İkinci yarıda takımını çok iyi yöneten ve hücumda etkisi yüksek bir Costa performansı vardı. Augusto'nun da girişiyle 4'lü forvet gibi düzen sahanın tek hakimi sarı formalıları gösteriyordu. Hele ki Belçika adına Alderweireld'in 47'de sarı kart görmesi, kalan süreler için müdahale imkanı olarak 10 kişi kalma adına tehdit oluşturmaya ekstra davetiye çıkarıyordu. Ancak Brezilyalılar buldukları net pozisyonları gerek beceriksizlik, gerek de şanssızlık ve Courtois performansıyla değerlendiremediler. Augusto'nun golü umut olsa da 2.yi bulamadılar ve geri dönüş umutları yıkıldı.
***
İlk yarıdaki büyük taktik başarısını övdüğümüz Martinez, Tite'nin bu hamlelerine cevap veremedi. Bu kadar baskı yemelerine ve hatta 76'da skorun 2-1'e gelmesine rağmen Tielemans ve Vermaelen değişikliklerinin son 10 dakika içine gelmesi inanılmazdı.Son anlarda yedikleri pozisyonlardan biri skoru 2-2'ye getirse, rüya hedefe götürdükleri turnuva birden bire korku filmine dönebilirdi. Neyse ki büyük bir başarıyla sahadan ayrıldılar. İlk 45'te kesinlikle hak ettiler, ikinci 45'te ise hak etmediler diyemeyeceğim, Martinez neden uyudu dyeceğim!
***
MAÇIN FOTOĞRAFI
MAÇIN ADAMI ve MAÇIN GOLÜ:
DE BRUYNE: Manchester City'de bu sezon şampiyonluğun kesinlikle baş mimarı De Bruyne, milli formayla da aynı Manchester düzenindeki yerini bulunca ilk 45'te şov yaptı. Hem orta alanda hem hücumda çok etkiliydi, üretkendi. Mükemmel vuruşla da ikinci golü attı.
***
MAÇIN İSTATİSTİKLERİ (OPTA ve FIFA Resmi Sayfası)
-Eden Hazard, Belçika formasıyla bir Dünya Kupası maçında en fazla başarılı çalım atan oyuncu oldu (10).
-Thibaut Courtois, turnuva tarihinde Belçika adına bir maçta en fazla kurtarış yapan kaleci oldu (9).
-90 dakika boyunca Belçika ceza sahasında 52 kez topla buluşan Brezilya, 1966'dan bu yana bir Dünya Kupası maçındaki en yüksek sayısına ulaştı.
-Brezilya son dört Dünya Kupası'nda da Avrupa ülkelerine elendi: 2006 – Fransa, 2010 – Hollanda, 2014 – Almanya, 2018 - Belçika.
-Brezilya'nın 2018 Dünya Kupası'nda attığı gollerin yarısına Philippe Coutinho doğrudan katkı sağladı (2 gol & 2 asist).
-Dünya Kupası tarihinde takımlar 130 kez soyunma odasına iki ya da daha farklı skorla geride girdi ve bu karşılaşmaların hiçbirini kazanamadı (5B 125M).
-Kevin De Bruyne'nin Belçika formasıyla attığı son yedi golün altısı ceza sahası dışından geldi.
-Fernandinho, Marcelo'dan sonra (vs Hırvatistan, 2014) Dünya Kupası tarihinde kendi kalesine gol atan ikinci Brezilyalı oldu.
-Şutlar: Brezilya 26(9), Belçika 8(3).
-Korner: Brezilya 8, Belçika 4.
-Ofsayt:Brezilya 1
-Topla oynama: Brezilya %57-%43.
-Koşu mesafesi: Brezilya 104 km, Belçika 105 km.
-Sarı kartlar: 2-2.
Fauller: Brezilya 14, Belçika 16.
***
HAKEM
Sırp hakem Milorad Mazic'in, VAR hakeminin olduğu bir 90 dakikada Kompany'nin Jesus'a hareketini izlememesi veya izletilmemesi şaşırtıcı. Tunuvadaki VAR kararlarına tek kelimeyle gölge düşüren bir maç oldu. Şu ana kadar gayet başarılı giden sistemin ilk “bug”ı bu maçta ortaya çıktı. Neden Mazic kenara gelip bakmadı ya da neden VAR hakemlleri bu pozisyonu kayda değer bulmadı? Kabahat VAR hakemi İtalyan Daniele Orsato'da mı yoksa gelen görüşlere istinaden yine de Mazic'te mi bilemiyoruz. Ancak önemli bir net penaltı tartışması olan pozisyondu. Bu cümlenin ardından “maçı genelde iyi yönetti” demek takdir edersiniz ki komik oluyor. VAR sisteminin genetiğine aykırı hareket edilmemeliydi.
HANGİSİ HAKİKİ YILDIZ?
VAR hakemi olduğunu bildiği halde sürekli uydurma penaltı kollayan, en ufak darbede taklalar atan, KostaRika gibi bir takıma karşı alınan galibiyetin ardından gözyaşları dökecek psikolojide olan bir Neymar mı?
Yoksa maçın her anında takıma defansif yönde de katkıda bulunan, deparlarıyla, hızlı hücumlarıyla, fizikiyle ve maç boyu konsantrasyonu ile oynayan Lukaku mu?
Sanırım aşikar cevap!
***
MAÇIN KALİTE NOTU: 8 (Çeyrek finale yakışır heyecanda, her iki yarısı da takımların lehine ve aleyhine siyahla beyaz kadar farklı oyunlar içeren, keyifli 90 dakikadaydı.)
***
SEYİRCİ SAYISI: 42.873 – Kazan Arena (Kazan)
***
SON SÖZ: Sosyal medyada ve spor basınında ciddi bir Belçika “istemezuk”luğu var. Düşmanlık kelimesini kullanmak istemiyorum çünkü hak etmiyorlar takım olarak. 2004'te adına futbol denmeyecek bir oyunla Avrupa Şampiyonu olan Yunanistan ile aynı kefeye koyanlar mı ararsınız yoksa 2016 Avrupa Şampiyonu Portekiz'in pozisyon fakirliği kadar kötü diyenler mi!
Rahatsızlığın sebebi şu da olabilir tabii. Türkiye A Milli Takım kadrosunun ilk 11'inde Mehmet Aurelio'nun oynadığı dönemlerde, Belçika 18'inde dün akşamki kadrodan 7'si 11'de olmak üzere 9 oyuncu vardı. Tekrar ediyorum “7'si 11'de 9 oyuncu”. Aurelio deyince irkildiniz sanırım. Taş Devri'ne gittiniz birden. İstikrarı ve başarı için yapılanmayı ayakta alkışlamanız beklenirken, Almanya-Arjantin-Brezilya'nın elenmesinin “yas”ını, İtalya'nın ve Hollanda'nın gelemeyişine olan hırsınızı Belçika'dan çıkartmayın.
Lukaku'yu mu beğenmiyorsunuz, Hazard'ı mı? Courtois'in kaleciliğini mi? Witsel, Kompany ya da De Bruyne'yi mi? Mertens ya da Fellaini'ye mi dudak büküyorsunuz anlamadım. 2016 Portekiz ya da 2004 Yunanistan muamelesi yapmayı saplantı olmaktan çıkarsanız iyi olacak. Finalde görüşürüz!
Dünya Kupası Haberleri FutbolArena'da!
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
GALATASARAY
TRABZONSPOR