SEÇİM İLE GELEN KİŞİ NEDEN ERKEN GÖNDERİLİYOR?
Aziz Yıldırım, konuşmasında diğer kulüp başkanları ile görüşerek eğer fikir birliğine varılırsa yeni bir federasyon başkanı seçmek istediklerini söyledi. Aziz Yıldırım, Fenerbahçe başkanlığıyla ilgili kendisine yapılan bütün eleştirilere “Seçim ile gelen seçim ile gider” yanıtını veriyor. Görev süresinin bitimine kadar istifa etmeyeceğini söylüyor. Peki kendisi neden Yıldırım Demirören'in görev süresinin bitmesini beklemiyor? Kendi istifasını isteyen Fenerbahçeli taraftarlara “Beni kızdırmayın, bakın 10 sene gitmem” diyen Aziz Yıldırım, neden seçilmiş bir kişinin görevinin erkenden alınmasını istiyor? Üstelik Yıldırım Demirören seçilirken kendisine destek verenlerden birisi de Fenerbahçe Kulübü'ydü. Bunu da unutmamak lazım.
YÜKSEK DİVAN KURULU ÜYELERİNE KARŞI BU ÜSLUP DOĞRU MU?
Konuşması sırasında Aziz Yıldırım, kendisini eleştiren yorumcular için ağır ifadeler kullandı. Birkaç kez “Kuş beyinliler, “Kuş kadar beyinleriyle” sözlerini tekrarladı. Yüksek Divan Kurulu, yaş olarak Aziz Yıldırım'dan çok daha büyük birçok insanın bulunduğu bir topluluk. Fenerbahçe Kulübü Başkanı'nın, bu insanlara hitap ederken bu tarz argo konuşmaları bir alışkanlık haline getirmesi ne kadar doğru? Önceki divan kurulu toplantılarında daha argo sözler kullandığı da oldu. Başkanlık makamına yakışmayan bir tutum içerisinde.
FENERBAHÇE NEDEN FİNANSAL ANLAMDA BU KADAR ZOR DURUMDA?
Fenerbahçe, futbol branşında gelir elde eden ender kulüplerden. Birçok takım zarar ediyor. Fenerbahçe ise futbol branşında kâr elde ediyor. Peki buna rağmen kulüp nasıl oluyor da bu kadar kötü bir mali durum içerisine düşüyor? Aziz Yıldırım, dövizin yükselmesiyle borçların yüzde 30 oranında arttığını ifade etti. Döviz yükselmeden önce de Fenerbahçe finansal olarak çok kötü durumdaydı. Zaten bu sebeple UEFA'dan kısıtlamalara tabi tutuldu. Bu durumda Aziz Yıldırım'ın kulüp yönetiminde hatalar yaptığı ortaya çıkıyor. Keşke Aziz Yıldırım, divan kurulunda kulübün bu borç sarmalına nasıl girdiğini de anlatsaydı.
QUARESMA NEDEN TRANSFER EDİLMEDİ?
Kuşkusuz Aziz Yıldırım'ın sözleri arasında en çok dikkat çeken Quaresma hakkında söyledikleriydi. Yıldırım'ın ifadesine göre Quaresma'nın avukatı 1-1.5 ay önce Fenerbahçe Kulübü'yle iletişime geçiyor ve oyuncunun transfer olmak istediğini söylüyor. Fenerbahçe Kulübü yetkilileri de avukat aracılığıyla Quaresma'nın transfer isteklerini öğreniyor. Aziz Yıldırım “Merak etmesinler, almayacağım” ifadesini kullandı. Burada iki ihtimal var. İlk ihtimal: Aziz Yıldırım'ın anlattığı Quaresma hikayesinde eksikler ya da yanlışlar var. Eğer hiçbir eksik ya da yanlış yoksa ikinci ihtimal: Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'yi kötü yönetiyor. Quaresma gibi bir futbolcu, Fenerbahçe'ye gelmek istiyorsa kulüp bu öneriyi neden geri çeviriyor? Üstelik, söz konusu oyuncu son şampiyonun ve şu anda şampiyonluğun en büyük adayı olan kulübün yıldız futbolcusu, taraftarın sevgilisi. Böyle bir oyuncunun, geleceği takıma sağlayacağı katkının yanında yaratacağı psikolojik avantaj da çok büyük olur. Tüm bu etkenler ortadayken “Merak etmesinler almayacağım” diyen Aziz Yıldırım, acaba Karavaiev'in Quaresma'dan daha iyi bir futbolcu olduğunu mu düşündü? Çünkü anlattıklarından çıkan anlam bu. Quaresma'yı almayan Fenerbahçe de Karavaiev'i kadrosuna kattı.
ÖNCELİKLİ KONU FENERBAHÇE ÜNİVERSİTESİ Mİ?
Divan'daki açıklamalara göre Fenerbahçe Üniversitesi'nin bu yıl açılması için hummalı bir çalışma yürütülüyormuş. Kampüs alanı için de yöneticilerin uğraş verdiğini söyledi. Fenerbahçe Spor Kulübü'nün içinde bulunduğu mevcut durumda uğraşması, zaman harcaması gereken öncelikli konulardan birisi üniversite midir? Ataşehir'de evler, konferans salonları yapılacak bir arazı için de çalışmalar yürütülüyormuş. İnşaat mühendisi olan Aziz Yıldırım acaba Fenerbahçe'nin bir inşaat şirketi ya da hayır kurumu değil spor kulübü olduğunu unutmuş olabilir mi?
OBRADOVIC DE KOVULACAK MI?
Basketbol takımının başarısında aslan payının Obradovic'e verilmesi belli ki Aziz Yıldırım'ı rahatsız ediyor. “Obradovic'i ben getirdim. Transferi bana sorarak yapıyor” ifadeleriyle başarıda pay sahibi olmak istediğini gösteriyor. Bu tavrı en son futboldaki 2013-2014 sezonu şampiyonluğu sonrasında göstermişti. Büyük ölçüde Ersun Yanal'a mâl edilen şampiyonluk sonrası bu durumu kabullenemeyip Yanal'ın görevi bırakması için uğraşmıştı. Ardından sırf teknik direktörün şampiyonlukta çok önemli olmadığı düşüncesini ispatlamak için İsmail Kartal gibi bir ismi teknik direktörlüğe getirdi. Yıllar sonra bu durum için "Ben olmasam İsmail Kartal, Fenerbahçe'de teknik direktörlük yapabilir miydi?" ifadesini kullandı. Obradovic'in bu kadar ön plana çıkmış olması neticesinde de Sırp hocayla yolların ayrılıp, yerine yardımcısı Erdem Can'ın getirildiğini görme ihtimalimiz var. Şunu da hatırlatmak lazım. Obradovic'in kulübün basketbol yöneticisine "Şu oyuncuyu istiyorum" demesi ve o yöneticinin bu isteği Aziz Yıldırım'a iletmesi ile Aziz Yıldırım'ın futbol takımının teknik direktörüne "Diego Ribas'ı aldım" demesi arasında çok büyük bir fark var. Yani iki branşın yönetiliş biçimi net olarak farklı.
MALİ SORUN VARSA 2 MİLYON NEDEN VERİLİYOR?
Aziz Yıldırım konuşmasında 10 numara transferinden bahsederken finansal problemleri anlattı. Dövizin yükselmesini anlattı. Bu şartlar altında transferin kolay olmadığını söyledi. Son derece doğru ifadeler. Peki tüm bu şartlar altında 4 ay sonra sözleşmesi bitecek olan Mehmet Ekici için 2 milyon Euro (8 milyon 280 bin TL) bonservis teklif etmesi ne kadar doğru?
PARA CEZALARINI KULÜP MÜ ÖDÜYOR?
PFDK, son 50 günde Fenerbahçe'ye başkan ve yöneticiler dahil toplam 1 milyon 32 bin TL para cezası kesti. Bu cezalar, yaptıkları açıklamalar ve bazı davranışları sonucunda verildi. Fenerbahçe'nin mali anlamda zor bir durumda olduğunu Aziz Yıldırım da ifade ediyor. Kulüp böyle bir durum içerisindeyken bu para cezalarını başkan ve yöneticilerin kendi ceplerinden ödeyip, ödemediklerini merak ediyorum. Bazı kulüpler artık bu tür cezaları kişilerin kendi cebinden ödemesi kararını aldı. Bunlardan birisi de Trabzonspor. Fenerbahçe'de de böyle bir uygulama olup, olmadığını merak ediyorum. Eğer yok ise bu durumda maç sonu konuşmak kolay. İsteyen, istediğini söyleyebilir. Nasılsa cezasını kulüp ödüyor!
“GÖKMEN ÖZDEMİR'İ ALMAYIN” DEMEK NE KADAR DOĞRU?
Yıldırım, isim vermeden beIN Sports'ta haber müdürü görevine getirilen Gökmen Özdemir'den bahsetti. 3 Temmuz sürecinde Trabzonspor başkanına “Şöyle yapın, böyle yapın” diye akıl verdiğinden söz etti. Böyle bir şey yapması, Fenerbahçe Kulübü'nün bir gazeteciye tavır alması için yeterli midir? Gökmen Özdemir yüz kızartıcı bir suç mu işlemiştir? Kaldı ki Aziz Yıldırım'ın suçladığı konuşmalar, Şike Davası'ndaki tapelerde ortaya çıkan konuşmalar. O tapelerin düzmece olduğunu yıllardır söyleyen Aziz Yıldırım'ın aynı tapeler üzerinden bir gazeteciyi suçlaması ne kadar doğru? Bu durumda diğer tapelerdeki sözleri de mi doğru kabul etmeliyiz?
VOLKAN DEMİREL'DEN NEDEN BAHSETMEDİ?
Aziz Yıldırım konuşması boyunca birçok kez etik davranmaktan, ahlaktan bahsetti. Futbol takımının kaptanı Volkan Demirel ile basketbol takımının kaptanı Melih Mahmutoğlu, Euroleague'deki Fenerbahçe-Galatasaray maçı sonrası salonun ortasında Galatasaray aleyhinde argo ifadelerin olduğu bir tezahürat yaptırdı. Galatasaray Kulübü'nün bu konuda federasyona başvuracağı ifade edildi. Aziz Yıldırım madem etik ve ahlaki davranışlara çok önem veriyor, neden konuşmasında bu konudan hiç bahsetmedi? Kulübün kaptanlarının yaptığı bu davranışı normal buluyor ise ahlak ve etik hakkındaki diğer sözleri ciddiyetini ve samimiyetini kaybetmiyor mu?
STAT NEDEN BOŞ?
Divan'daki konuşmasında birçok konudan bahseden Aziz Yıldırım'ın değinmediği hususlardan birisi statta tribünlerin boş kalmasıydı. Fenerbahçe Kulübü, futbol okullarından öğrenciler ile velilerini ücretsiz biletlerle çağırmasına rağmen stat büyük oranda boş. Kendisine muhalif olan taraftarların kombinelerini iptal eden, bir tribüne kombine kart çıkarmayan, kulüp ile taraftar arasındaki duygusal bağı zedeleyen Aziz Yıldırım'ın tribünleri getirdiği nokta ortada. Herhalde bu tribünlerin boş olmasının sebebi FETÖ değil. Keşke Aziz Yıldırım'ın stadın boş kalması konusundaki görüşlerini, çözüm önerilerini de öğrenebilseydik. Ek olarak, Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nın açılışını yapan Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük'ün “Son olarak Ekim ayında toplanmıştık. Aradan geçen 3 ay kulübümüz için iyi geçti” ifadeleri de ilginçti. Zira Fenerbahçe şu anda ligde 4. sırada. Demek oluyor ki Divan Kurulu Başkanı için lig 4.'lüğü gayet başarılı bir konum. Aziz Yıldırım'ın konuşması sonrasında kendisine plaket vermek için kürsüye gelen bir Divan Kurulu üyesinin de “Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'yi dünya kulübü haline getirdi” ifadesini duyduk. Bu da toplantının en ilginç anlarından birisiydi.
NE ZAMAN İSİM VERECEK?
Aziz Yıldırım'ın basın toplantıları “Beni konuşturmayın” ifadesiyle özdeşleşmiş durumda. Divan'daki toplantıda da konuşmasında sadece Quaresma'nın ve federasyonun ceza kurullarındaki bazı kişilerin adını verdi. Bütün konuşmasında toplamda belki de 50 kişiden bahsetti ama yine sadece birkaçın ismini duyabildik. Yine “Yoksa anlatırım”, “İsim verdirtmeyin bana” ifadelerini duyduk. Aziz Yıldırım yıllardır bu tarz konuşmalar yapıyor. Ne zaman Aziz Yıldırım'ın bütün isimleri verdiği, her şeyi tek tek anlattığı bir konuşmasını izleyeceğiz?
BEŞİKTAŞ
GALATASARAY
TRABZONSPOR