comScore

Atiker Konyaspor Atiker Konyaspor

Aykut Kocaman FutbolArena'da! "Yardımcılarım için döndüm'

23 Mayıs 2019, Perşembe 23:44
Aykut Kocaman FutbolArena'da!

Atiker Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, FutbolArena BireBir Programının 11. bölüm konuğu oldu. 

FutbolArena Özel - Atiker Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, FutbolArena'nın konuğu oldu. Deneyimli teknik adam Fenerbahçe'de geçen sezon yaşadıklarının yanı sıra Konyaspor'daki gelecek planları, VAR sistemi ve merak edilen birçok konuda samimi yanıtlar verdi. 

Konyaspor'un gelecek sezonki transfer planlaması ne olacak?
Şeffaf ve açık olmak iyidir. Bu düşünceyle hareket etmeye çalışıyorum. Ancak hayatın başka bir gerçeği var. Her şeyi açık konuşmak, faydadan çok zarar da getirebiliyor. Hem ilgilenenler hem de sorumlular için...  Özellikle ligin ikinci yarısı son derece öğretici oldu. İçinde sıkıntılar da vardı. Sıkıntıların önümüzdeki sezon olmaması için ona uygun birtakım çalışmalar yapacağız. Transfer benim ortalamamın biraz üzerinde olacak gibi görünüyor. İhtiyacımız var. Transfer önemli bir şey. Takımı uyumu ve özveri konusunda ayrımı yakalamak da en az transfer kadar önemli bir durum. 

Konya şehri ile uyumunuz muhteşem. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Kesin olarak söylemek zor. Birkaç cümleyle anlatmaya çalışayım. Hayatımı samimiyet üzerine inşa etmeye çalışıyorum. Konya'da karşılığını buldu gibi görünüyor. Önce olanaklara bakarsınız, var olan olanaklarla bir şeyler yapmaya gayret edersiniz. Gelişenlerle devam edip, diğerleriyle ayrılıp, yeni takviyelerle dönüştürmeye çalışırsınız. Burada bunu yaptık. Az transfer ile verimliği arttırma yoluna gittik. Özellikle ikinci dönemimizde son derece başarılı oldu. Konya çok büyük ve köklü bir şehir. Konya şehri tarihsel gücüyle berabere öne çıkmak istiyor. Bizim isteklerimizle örtüştü gibi görünüyor. Beklentiyi yaratanların sunduğu krediyle beraber engelleri aşabilecek kaliteyi gösterebiliriz.

Nasıl bu kadar sakin kalabiliyorsunuz?

İtiraf etmek gerekir ki çok sakin değilim. Agresif de değilim. Kendimi kontrol etmeyi öğrenmeye çalışıyorum. Futbol oynayıp, bizim bir ülkede bu işin içinde sakin kalabilmek kolay değil ama kızgınlıklarımı kendi içimde yaşamaya çalışıyorum.



Süper Lig'de en beğendiğiniz orta saha oyuncusu kimdi?

Bireyselliğe girmemek lazım. İsmin söylenmediği zaman kırılabiliyorsun. Kendini sunup, beğeni kazanmak istediğin bir yer. Zaman zaman öne çıkanlar oluyor.

Unutamadığınız bir maç var mı?

Her hafta sınavın olduğu bir meslekte bir taneyle ifade etmek çok kolay değil. Kırılma noktaları oldu. En öne çıkanlardan biri 3-0'dan 4-3'e dönen Galatasaray maçıydı. Çok kolay olabilen bir şey değildi. 30 yılda bir olurdu. Orada attığım bir gol var. Konyaspor - Sakaryaspor maçı futbol hayatımdaki en olağanüstü maçlardan bir tanesidir. 1996'daki Trabzonspor - Fenerbahçe maçı var. Ayrıca son sezonumu 200 golle tamamlamak için oynamıştım. Son 7 maçta antrenörlüğe geçmiştim. 197 golde kalmıştım. Trabzonspor maçında oyuna girdim. 90. dakikada 200. golü attım. Hiç unutamadığım bir başka maçtır.

Milli takımdaki yeni oyuncu grubu sizce başarı vaat ediyor mu?

Ülkemiz potansiyeli yüksek bir ülke. Zaman zaman bu potansiyeli kullanabiliyoruz. Jenerasyonlar geliyor, gidiyor. Şu andaki jenerasyonlar ve var olan kullanılabilir potansiyellere baktığımızda milli takımızın birkaç adım daha yukarı gittiği görünüyor. Zamanlama söylemek doğru değil. Temel problemimiz istikrarsızlık. Şu andaki jenerasyon ve bunları kullanabilme yeteneği yüksek gibi görünüyor. Bir taraftan öykündüğümüz Avrupa futbolu ile makas açılıyor. Milli takım bazında ise becerisi yüksek futbolcular ile yukarı gidebiliriz.

"Milli takım, Aykut Kocaman ile daha başarılı olur" görüşü için ne dersiniz?

"Katıldığımı da söylemem, yanlış da diyemem. Bu oyun artık kazanmak oyunu. Özünde biraz daha romantik bakış açısına sahip olabilirim. Bir de hayatın gerçekleri var. Biz bu işte öncü değiliz. Öncüler Avrupa ülkeri ve takımları... Gelişmeyi ve kazanma formülünü yaratanlar onlar. Ben de bu oyunda neler oluyor? sorusunu ve maç kazanma fikirlerini, kalitemiz ile beraber hedefe götürmeye çalışıyoruz. Zaaflarımız, avantajlarımız nedir? gibi soruları cevaplandırarak ölçümleme yapmak durumundayız. Ölçümle yeteneğimiz var. Zaman alıyor ama su yolunu buluyor.



Konyaspor - Fenerbahçe döngünüz hakkında ne düşünüyorsunuz? Bundan sonra ne olacak?

Değişmeyen tek şey değişimdir. Ben hep bulunduğum yere katkı sağlamaya çalıştım. Var olanı nasıl verimli hale getirebiliriz? diye düşünüyoruz. Bulunduğumuz yerde tamamen aidiyet duygusuna önem veriyoruz. İş nereye giderse, oraya doğru gitmeye çalışıyoruz. Meslek aidiyeti ile yolumuza devam ederiz. Bundan sonra neresi olursa olsun yine aynı şekilde bize güvenenleri mahçup etmeden çalışmaya devam edeceğiz. Su olmaya çalışıyoruz. Bazen derede bitiyor, bazen denize gidiyor. Ben bana güvenenleri mahçup etmemeye çalışan sıradan bir çalıştırıcıyım.

"FENERBAHÇE'DE KALAN ARKADAŞLARIMIZIN SALDIRIYA UĞRAMASINDAN DOLAYI ÇALIŞMAYA BAŞLAMA DÜŞÜNCESİ AĞIR BASTI

Geçen sezon en sıkıntılı sezonlarımdan birisi oldu. Tahrip gücü yüksek bir sezon oldu. Böyle bir sezondan sonra çalışmamak mantıklı geliyordu. Biraz uzaklaşmak, yüzümü unutturmak mantıklı geliyordu. Uzun süre bu şekilde davrandım. Sonrasında acayipliklikler oldu. Futbol dünyasından soyutlamıştım kendimi. Hiç beklemediğim yerlerden enteresan saldırılar oldu. Kenarda kalınca bu anlamsız saldırılar artacak gibi görünüyordu. O tetikledi beni. Çok uzun zamandır çalışan bir grubumuz var. Ömer hocayla 23-4 senedir beraberiz. Murat hoca Aramıza en geç gelen isimlerden. Onun dışındaki isimlerle 14-15 senedir beraberliğimiz var. Ben kazanç açısından baktığınız zaman bir takım şeyleri tolere edebilecek durumdayım ama herkes için böyle olmuyor.  Fenerbahçe'de kalan arkadaşlarımızın karşılaştıkları saldırıdan sonra çalışmaya başlamak düşüncesi ağır bastı. Kendi grubumun özgüveni, olayların dışına çıkması için çalışmaya karar verdik. Konyaspor bu dönemde ortaya çıkmış olması bizim adımıza büyük şans oldu. 



"GALATASARAY - KONYASPOR MAÇINDAN SONRA VAR SİSTEMİ GÜÇLÜNÜN LEHİNE BÜKÜLMEYE BAŞLADI"

13. haftadaki Galatasaray - Konyaspor maçına kadar VAR hakemlere inanılmaz yardımcı oluyordu. Ben VAR ile tespitimi tekrarlamak istiyorum. Yüzde 85 oranında hata oranını azaltabileceğini düşünüyorum. Çok kıymetli ancak bizim ülkemizin futbola bakış açısında kalan yüzde 15'lik kısım kasıtlı olarak adlandırılacağı için yüzde 85'ten daha fazla etki yaratacağını düşünüyordum gelmeden evvel. Ne yazık ki o maçtan sonra düşüncelerim değişti. VAR özellikle tarihi, mali ya da konjektür olarak güçlü tanımına uyanların çok daha kolay kullanabileceği bir duruma geldi. Sonuç istenmeyen bir duruma gittiğinde, normalde hakem hatası olarak gözden kaçabilecek bir şey hemen dönülüyor, bir bak deniliyor. VAR güçlünün lehine bükülmeye başladı. Amacının tam tersine eşitsizlik ve adaletsizliği daha arttırdı.

Güçlü vurgusunu durduk yere kullanmıyorsunuz. Birçok şey gördünüz. Sadece bize bağlı değil diyorsunuz. Güç vurgusu yapıyorsunuz. Gerçekten böyle mi?

Bence bu sene net bir şekilde göründü. Futbol takımlarımız arasında eşit yarışma koşulları yok. 

Başakşehir maçından sonra fikstürü de düşünürek bir analiz yapmıştınız. "Görünün o, şampiyon olacaklar" demiştiniz. Sendelemeleri sizin için de sürpriz oldu mu? 

Oyun içinden bakarsak büyük sürpriz oldu. Dönemsel olarak demin söylediğim gibi büyük sürpriz sayılmaz. Yanılgı olarak bakılırsa bizim pozisyonumuzdakiler yanılmazlar. Benim gibi yanılgısını kabul eden birkaç insan vardır. Tahminim tutmadı.

Hatta o maçtan sonra "İsterseniz baskı yapın, kaleci 70 metreye top atıyor" demiştiniz. 1 hafta sonra kaleci çıktı diye Beşiktaş'a gol attılar. Şenol Güneş, "İlginç bir gol yedik" dedi. 

Futbol hep zehir, panzehir olarak gidiyor. Özellikle Avrupalılar bu oyun için çok düşünüp zehirler üretiyorlar, diğerleri de panzehirini bulmaya çalışıyorlar.

Başakşehir'in kitlesi bu süreci yönetmelerine engel oldu. Fenerbahçe'de teknik direktörlük yapmış biri olarak bu konuda ne dersiniz?

Yüzlerce faktörden biri bu. Ayrıca bunun avantajı da var. Başakşehir gibi takımlarda hata düzeltme oranınız Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Konyaspor ya da Yeni Malatyaspor'da olduğu gibi değil. İstanbulspor'da da çalıştım. Yalnızlık açısından öyle bir yerdi. Hata düzeltmek için zamanınız oluyor. Hiçbir şey yüzde yüz dezavantaj değildir. Çok yönlü değerlendiriyorum. 



Futbol savunma ve hücum futbolu konusunda nereden nereye geldi?

Tamamen savunmacı giderseniz kazanacaksınız diye bir şey yok. Savunma ve hücum iç içe olmalı. Ataktayken savunma düzenini korumak, savunmadayken de en hızlı şekilde kaleye gitmelisiniz. Bunu iyi yapanlar öne çıktı. 

Eskiden acayip yetenekli oyuncular vardı. Sizin de çok güzel golleriniz var. Sergen Yalçın gibisi az geliyor. Yetenek neden azaldı?

Yeteneğini sahada kullanabilme süresi azaldı. 14 kilometre koşan oyuncular var artık. Bizim dönemimizin iki katı oldu. Yetenek üzerinden tarif edilen bir oyunda alan ve zaman bulabiliyorlardı. Daha mümkündü. Aynı yeteneklerin artık bireysel olarak gösterme fırsatı yok. Bugünkü agresif oyun içinde Messi ve Ronaldo gibilerin hakkını verelim. Bugün kendimi izlediğim zaman anlık hareketlerim özgüvenimi arttırıyor. Oyunun bütününü izlediğim zaman bugünkü durumda mümkün değil. 

"SOSYAL MEDYA TUTSAK EDİYOR"

Sosyal medyayı kullanmıyorum ama etrafımda bu işin içinde olan pek çok insan var. Acayipliklerden haberdar oluyorum. Onun dışında içinde değilim. Sosyal medyanın sonu yok. Bir taraftan da beslenme kaynağı. Bir şeyle uğraşıyorsunuz ve sürekli onunla uğraşırken aynı yerlerden beslendiğiniz andan itibaren bu sağlıklı beslenme olmuyor. Bunu reddetmiyorum ve bir tarafa koyarak söylüyorum. İçine girdiğiniz andan itibaren doğal davranma ve düşünme yeteneğinizi manipüle eden duruma doğru gideceğini düşünüyorum. Malatya'ya gittiğimde karar vermiştim. Malatyaspor'da çalışırken İstanbul'daki davranış biçimiyle beraber, bir yerden sonra şununla karşılaştım; Bir anda olumlu, olumsuz etkisi altına giriyorsunuz. 

Günlük hayatınızda yoğun çalışıyorsunuz. Onun dışında nelere vakit ayırıyorsunuz?

Konya bu konuda bize olağanüstü olanaklar sundu. Hayatımızın büyük kısmı bu tesislerde geçiyor. Antrenman öncesi, sonrası, antrenmanla ilgili nereye gidiyoruz sorusunu güncelleme şansı veriyor. Akşamları da keza öyle. Hem maçlarınızla ilgili analizlere daha fazla yoğunlaşabiiyoruz. Mesleki avantaj sağlıyor bu da. Zaman zaman sosyal bir takım faaliyetlerle körleşme olmadan yapmaya gayret ediyoruz. 

Fenerbahçe'nin ayın 27'sinde Şike Kumpas davasındaki duruşmada karar çıkabilir. Bir şey söylemek ister misiniz?

Her şeyden önce bu kadar uzamaması lazım. Adı üstünde kumpas. Onun için fazla konuşmaya gerek yok. Umarım ve dilerim, her zaman olduğu gibi doğrular neyse doğruların tarafından çıkan bir karar olsun. 

Röportaj: Aydın Cingöz
Fotoğraf: Muhammed Saydam 

ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!