Real Madrid Galatasaray maçında kim ne yaptı?

 Real Madrid ve Galatasaray Santiago Barnebau stadında karşılaştılar. Peki kim nasıl oynadı?

FutbolArena Analiz - Öncelikle bir iki cümle ile takımlara değinelim.Açıkçası bu analizi yazıyorum ama bu gibi hazırlık maçlarının çok ölçü olmadığını da düşünüyorum. Real Madrid bildiğimiz seviyesinin çok altında oynadı. As takımla çıkmalarına rağmen kimse sahaya %100'ünü vermedi. Galatasaray ise geniş bir rotasyonla çıkmasına rağmen as takımından kötü görünmedi. Belki de bunda as takımda oynayan bazı oyuncuların aslında bir 'karton aslan' konumuna gelmiş olması önemlidir. Yani açıkçası Galatasaray'da hiçbir yedek oyuncu bana Sivasspor maçında 11 oynayan Olcan'dan kötü görünmedi. Belki de bazı oyuncular sırf isimleri var diye fazla şans buluyor...

Galatasaray - İnter maçının benzerini oynadı. İnter de bu şekilde çok temposuz, yavaş ve seviyesinin çok altında oynamıştı ve Galatasaray o maçta da çok güzel top çevirdi. Çok güzel al-ver yaptı.

Galatasaray'ın zaten Chedjou, Hakan, Koray, Telles, Bilal, Jose, Melo, Selçuk, Emre Çolak, Sneijder, Podolski ile top tekniği çok yüksek bir sürü oyuncusu var. Ancak aynı Galatasaray'ın Sivas deplasmanında Aatıf'ı kovalayacak oyuncusu yok. Bu oyuncular topu kullanmaya gelince uzman ama koşmaya mücadele etmeye gelince yoklar.

Gelelim bireysel performansa...

Tarık Çamdal:Kafasını kaldırmadığı ve sakin oynayamadığı sürece Galatasaray'da tutunması zor. Önce üzerindeki şu baskıyı atmalı. Bu şekilde kafası yerde ve korkak oynadığı müddetçe defanstaki yumuşaklığını tolere etme şansı yok. Mesela bu sene güçlenmeye çalışmış yaz ayında. Geçen seneki kadar her pozisyonda yere düşmüyor. Ancak önceliği ürkekliği, önce top ayağındayken arkadaşlarına bakmayı öğrenmeli.

Koray Günter: Yeterince çabuk ve sert değil. Alanı savunması iyi, ayağı iyi... Sürekli oynayacağı bir takıma gidebilirse 2-3 sene içinde iyi bir top kullanan stopere dönüşebilir.

Carole: Hamleleri oldukça iyi, sert ve seri. Çabukluğu yaptığı pozisyon hatalarını kapatmasını sağlıyor. Açıkçası sol önde değil de sol iç olarak merkez ortasahada nasıl oynar diye merak ediyorum. 60'tan sonra yoruldu gibi. Hamzaoğlu onu sol önde denedi ama bence sol ön için yaratıcı değil, Telles'in sol ön oynamak için Carole göre hem ayağı daha iyi, hem oyun görüşü daha iyi.

Jose Rodriguez: Pasları çok net ve hızlı. Çabuk bir oyuncu değil gibi, ilk adımları yavaş ama ilk adımlarından sonra adam kovalarken veya pas almak için kendisini boşa çıkarırken hızlı. Yani hızlanması kötü ama hızı iyi. Öte yandan İnter maçında da bu maçta da dikkatimi çekti. Topu ayağından emin olmadan çıkarmıyor. Bazen çok bekliyor gibi. İki maçta da rakip iyi pres yapmadığı için acaba o beklemelerde top kaybı yapar mı göremedik. Bunu ancak ligde göreceğiz. Öte yandan topu almak için deplase olması çok çok iyi. Bu özelliğini kaybetmeden gelişimini sürdürmesi gerekli. Takım arkadaşlarını ve oyunu süzerek pozisyon alıyor ve doğru yerlere çıkıp pas istiyor. Hamza Hamzaoğlu onu iyi işlemeli. 20 yaşındaki Mehmet Topal'dan iyi özellikleri var çünkü. Belki onun kadar sert değil ama ayağını sokmaktan korkan tipte bir oyuncu da değil. Tabi savunmada pozisyon almayı da geliştirmesi gerekebilir. Öte yandan Mehmet'e göre çok daha üstün bir pas istasyonu olma becerisi var. Yani 4-2-3-1'in merkezi için değil de savunma ve ortasaha arasındaki köprü görevi için çok potansiyelli. Belki bir Josef De Souza daha iyi örnek. Öte yandan 32'lik Melo ve 30'luk Selçuk da artık düşüşe geçeceklerdir. Rodriguez iyi hazırlanmalı ve bunlar düştüğünde yerine konmalı. Belki de Melo ile Selçuk yavaştan birbirlerinin alternatifleri şeklinde oynamaya başlamalı bu sezon.

Selçuk İnan: Savunmada çok ağır kaldı, oldukça kötü oynadı. Hücumda normaldi ama savunmada kolay ekarte edildi. Açıkçası Carole sol iç, Jose sağ iç ve Selçuk/Melo savunmanın önünde de denebilir. Galatasaray'a enerji, mücadele gücü katabilecek bir ortasaha yapısı da oluşturulabilir. Galatasaray Bilal, Jose, Melo, Selçuk kimse koşabilecek sert girebilecek tipte adam olmadığı için Carole'u sol iç düşünebilir mi diye aklımda geçiriyorum. Jem böyle bir oyuncu belki ama o da fizik olarak Carole'un gerisinde şuan.

Olcan Adın: Aatıf'ın attığı ilk golde olduğu gibi Marcelo'nun golünde de suç onun. Yalancı koşu yapıyor sürekli, refakat ediyor. Çünkü dönemiyor. Çünkü göbeği var ve beli kalın. Dönemediği için de ya bodoslama girecek faul yapacak ya da böyle kolayca çalım yiyecek. Bir de böyle dönemeyen bir oyuncuyu Hamzaoğlu'nun inatla sağ kanat denemesi topu içeri çeken her sol kanat veya bek oyuncusunun elini kolunu sallaya sallaya içeri kat edebilmesini sağlıyor. Açıkça Hamzaoğlu'nun Olcan Adın ısrarı bence inadı da geçti. Olcan her sağ ön oynadığı maçta takımına ciddi zarar veriyor. Hayır yaz kampında çalışsa, Tarık gibi biraz toparlamaya çalışsa dersiniz ki 1.7 milyon Euro alan bir oyuncu, üstüne düşüp kazanmaya çalışıyor... Fakat öyle bir durum da yok. Olcan kafa olarak futbolu bırakmış durumda.. Vücudunda ve kafasında kazanmayı isteyen hiç bir şey kalmamış... Sneijder o kadar kupa ve başarı kazanmış Real Madrid'te oynamış İnter'de oynamış. İstiyor, zorluyor... Bir gol daha atmak, bir asist daha yapmak için vücudunu zorluyor... Olcan ise artık emeklilik primi topluyor. Bu artık takım içi adaleti de yıpratıyor bence.

Sneijder: Hala hazır değil, tatilde kendisine iyi bakmamış biraz kutlamaları fazla kaçırmış sanırım ama sahada görüyorsunuz ki hala çok aç bir adam, o yüzden toparlayacaktır kısa sürede.

Podolski: Kaçak dövüşüyor, daha belirgin olmalı sahada biraz silik oynuyor. Oyuna daha çok ağırlığını koymalı. Forvet arkası oynaması iyiydi. Sneijder solda oynamaya ikna edilebilirse daha verimli olabilirler. Poldi sol ayakla soldan içeri girdiğinde Sneijder'in ters ayağına göre daha kolay kapatılabiliyor ve pas bağlantıları sonlanabiliyor. Ancak Poldi merkezi rahatsız edip, Sneijder solda boşa çıktığında sanki daha etkin olacaklar. Tabii önde Burak'la daha çok yer değiştirerek de oynayabilir. Poldi en ön Burak arkasında da onyayabilir. Şenol Güneş 10-11 sezonunda önce Teofilo, sonra Umut'u en öne atmış, arka ve sağına da Burak'ı koymuştu. Burak o sezon arkada ve kenarda olmasına rağmen 19 gol attı ve birçok penaltı aldı. Zira arkadaşının açtığı alanlara koşular yaptı. Hızına yetişemeyenler ya indirdi penaltı oldu ya da golü yediler. Bir sürü pozisyon var böyle Umut geri çıkıyor, Burak araya sızıyor. Bu zaten Şenol Güneş taktiği. Aynısını Bakambu'ya yaptırdı. Sağda ve arkada oynadı, Fernandao'nun geri çıktığında boşalttığı alanlara gol koşularını yaptı. Poldi o alanları açabilecek hem zeki hem de iyi bir tamamlayıcı.

Sabri: Tarık'tan iyi ama savunmada kötü. Jem Karacan eldeki en iyi sağ bek bence.

Bilal: Çok fazla pas hatası yapıyor. Milimetrik paslarıyla çok iyi kontralar başlatmasıyla meşhur olmuştu şuan çok fazla pas hatası yapıyor. Muhtemelen heyecandan 32 yaşında da olsa ilk defa Galatasaray, İnter, Barnebau görüyor. Yine de şu heyecanını bir an önce atmalı.

Emre Çolak: Normal performansını sergiledi... İspanyol takımlarına karşı Emre her zaman iyi olur çünkü oynaması için alan verirler... Emre de oynar. Emre tipinde İspanyollar her zaman La Liga'da değerli olmuştur. La Liga'da başaltı takımlardan birinin hocası olsam transfer bütçemin çoğunu Emre'ye ayırır ve alabilmek için çok uğraşırdım.

(Maçta oynayan diğer oyuncular için söylenecek ekstra bir şey olmadı)

Sinan Yılmaz

Futbolarena anasayfasından devam...

Galatasaray Son Dakika Haberleri