Kayserispor 4-1 Fenerbahçe Yazar Yorumları

Maç öncesinde mutlak favori olan Fenerbahçe’nin Kayseri’deki 4-1’lik yenilgisi moral bozdu. Spor yazarları bu maçın ardından köşe yazılarında sarı lacivertli takımı eleştirdi.Kayserispor - Fenerbahçe köşe yazılarıMehmet Demirkol - Fanatik Artık zorSergen Yalçın’ın Varela ve Güray’la oyunu enine açma planı, Fenerbahçe’nin oyununu dağıttı. Sarı- Lacivertliler’in 5 puan kayıp hakkı kaldı. Yapabilirler mi?4 stoper özellikli oyuncuyla Fenerbahçe’nin övgü aldığı maçların tamamı, rakibine orta sahada nefes aldırmadığı oyunlar. Rakibi ceza sahasına yaklaştırmadığı, pozisyon vermediği maçlar. Dün Sergen Yalçın’ın merkezi kalabalık tutup, özellikle Varela ve Güray Vural’la oyunu enine açma planı Fenerbahçe’nin bu oyununu dağıttı. Yenilenmiş, bir dolu transfer yapmış Kayseri’nin maç başı planı Varela’yı kanatta hem dripling hem pas olarak dinamik tutmaktı önce. Salih; Topal ve Souza’dan kopuk oynayınca orta sahada da sayısal üstünlük sağladılar.Önlem alıyor ama...Umut’un golünün merkezden gelen şutla oluşması manidar. Fenerbahçe burada açık verince iş hiç yürümüyor. Lens’e alınan sert ikili tedbirlerle de rakibi durdurdular. Fenerbahçe orta sahası önlem almayı biliyor ancak bu tercihlerle önlemleri aşmayı başaramıyor. Umut’un golünden sonra Topal sağ içe geçip Salih’le baskı yapmaya başlayınca oyunu dengeledi. Gol sonrasında da bu devam etti. Yetenek ve organizasyon değil ama bildikleri pres oyunuyla oyunun boyunu kısaltıp dönenleri topladılar. Sergen Yalçın oyuna müdahale edene kadar bu oyun devam etti. Nguemo’nun Lawal’ın yerine girmesiyle dönenleri toplamak zorlaştı ve Kayseri yeniden orta sahada sağlam bir takım oldu.10 numara, sorunu çözmezAdvocaat’ın hamleleri ise sonuçsuz kaldı. Oyunun boyu, kontrol edilemez şekilde uzadı. Kubilay ve Welliton hamleleri de Kayseri’de üzerine koydu. Fenerbahçe maçlarının yıldızı Güray Vural’ın bu oyun standardını lige yayabilse büyük takımın büyük oyuncusu olabilirdi, bunun da altını çizmek lazım. Fenerbahçe B planı arıyor ama A planı da çöktü dün. 5 puan kayıp hakkı kaldı. Bunu yapabilir mi? Çok ama çok zor. Bana kalırsa yapamazlar. Bunun da bir sebebi var. Fenerbahçe, yıllardır 10 numara arıyor. Sorun 10 numara bulamamaları değil, her şeyi bir 10 numaranın çözeceğini düşünmeleri.

1 Rıdvan Dilmen’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Rıdvan Dilmen’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Ligin son 4 takımına bakıyorum. Alanyaspor’a 2 puan, Adanaspor’a 2, Kayseri’ye 5 puan kaybetti Fenerbahçe! Yani küme düşmeme mücadelesi veren 3 takımı yenememiş. Gaziantep’i de 85’te atarak yenebilmişsin. Advocaat geldikten sonra söylediğimde ısrarcıyım. Tamamen kontratak takımı formatına geçtiler. Savunmada ve hücumda buna göre pozisyon alıyor oyuncular... Advocaat’a ilk geldiği dönem, özellikle Konya maçında bu formata döndükten sonra bu ligin kontrataklarla değil, hücumla şampiyon olacağı anlatılmalıydı. Fenerbahçe, geçen sezon bu haftada lider bile değildi ama 11 puan fazla toplamıştı.
24 saat önce biten Galatasaray maçına gidelim. Podolski oyundaydı, Bruma oyunda. Sneijder oyunda, Yasin, Selçuk, Josue... Fenerbahçe’de oyuncular papatya falı. Lens maç seçen oyuncu. Bir maç çok iyi oynuyor, iki maç yok. Alper oyun içinde bile papatya falı. Van Persie papatyadan bile öte. Bir maçta 2 gol atıyor, ertesi hafta oynayacağını bile bilmiyorsun. Fernandao’nun Eren Derdiyok’tan farkı yok. Kontratak oyuncusu da değil. Arkadaki oyunculara gelirsek Mehmet Topal kendi rekorunu kırmış, 3 gol... Hücuma dönük oynadı bir de, sağ içte. Üçlü orta sahanın solunda Salih, hatta Aatif gibi oyuncuları kullanıyor hoca.
Geriye dönüyoruz: Kjaer ve Skrtel gömülerek karşıladığında çok iyiler ama geniş alanda problem yaşıyorlar. Kayserispor 2 maçta 7 gol attı bu ikiliye. Neden, geniş alan buluyorlar. Kjaer ve Skrtel öne doğru çıktıkları anda defoları ortaya çıkıyor. Gömüldükleri zaman Galatasaray’ı pozisyon vermeden 2-0 yeniyorlar. Top Başakşehir’e, Galatasaray’a geçince savunma yapıyorsun, yeniyorsun. Aynı oyuncularla hücum oynamaya çalışınca kontrayı yiyorsun işte... Maç kazandırır bu oyun, derbi de kazandırır ama şampiyon yapmaz bu oyun! Kazanmam lazım diyorsun ama oyun formatın aynı. Bu oyunla Avrupa’da başarılı olma şansın yüksek ama ne yapmak lazım? Riekerink’i eleştiriyoruz ama bu hafta De Jong’un yerine kimi koydu? Stoper falan devşirmedi, hücumcu orta saha Josue’yi koydu oraya. Türkiye’de şampiyon olmak için 3 takım hariç herkese riskli oynayacaksın. Yoksa şansın olmaz. Son olarak Sergen Yalçın’ı tebrik ediyorum. İyi hazırlanmışlar, ölüm kalım maçına çıkmışlar. "Takımda ışık gördüm" demişti kupa maçında. Varela’yı çok beğendim, 31 yaşında, tecrübeli de bir oyuncu. Harika iş yapmışlar alarak.
2 Uğur Meleke’nin Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Uğur Meleke’nin Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Şener dün gece tek başına ilk devrede Varela’yı, ikinci yarıda Güray’ı kahraman yaptı ama büyük planda Fenerbahçe’nin problemi, sahaya bariz bir yetenek farkı koyamamalarıydı...

KAYSERİSPOR, 33’te ilk golü attığında pas sayısı 154’e 139 Fenerbahçe lehineydi. Bu tablo, o dakikaya kadar müsabaka golsüz sürdüğü için oluşmuştur diye düşünebilirsiniz belki. Öyleyse 70’te, Kayseri ikinci golü attığındaki pas verilere bakalım: 350’ye 314 bu kez durum... Yani devre arası yaptığı toplama transferlerle takım olma sancıları yaşayan dipteki Kayseri, maçın her anında Fenerbahçe’yle kafa kafaya top oynamış dün gece. Aynen Antalya ve Gençlerbirliği’nin yaptığı gibi...

KALİTE EKSİK...

Şampiyonluk adayı bir büyük takım, ligin dibindeki bir rakibine deplasmana gidip puan yitirebilir, maç kaybedebilir, bu her zaman mümkün. Ancak o büyük takım, maçın herhangi bir anında oyunu rakip yarı alana yığamıyorsa, skor dezavantajı olduğunda bile rakibini bunaltamıyorsa orada bir sıkıntı olmalı.
Eğer o büyük takım, ancak dipteki rakibi kadar pas yapabiliyorsa; tek bir hücumda bile peş peşe 20-25 pasla rakibini yoramıyorsa, tek hücum planı Lens’in driplingleri ise böyle maçları kaybetmeye mahkumdur zaten.

Bir büyük takımın fiziksel düzeyi eksik olabilir. Bitiriciliği tamam olmayabilir. Savunmada aksak olabilir. Ama bunların her birini genelde kalite farkıyla telafi eder büyük takımlar. Lâkin kalite eksikse onu telafi etmeniz zordur.

Çünkü karşınızdaki ekip de en az sizin kadar koşar, mücadele eder, taktik disipline bağlı kalır. Onu yetenekle alt edemiyorsanız, sizin büyük takım özellikleriniz eksik demektir.

Geçen hafta Eren Lens’i kilitlemiş, ancak bir gol kazanmaya yetmişti. Bu kez de Erkan Lens’i durdurdu ve yine kilitlendi Fenerbahçe. Bu maçları kazanması için orta sahaya yetenekli oyuncu takviyesi şart sarı-lacivertlilerde...

YİRMİ DAKİKA DEVRE ARASI...

Hakemlerimiz bu sezon formsuz. Hatta formsuzdan da öte belki... Dün akşam da ülkenin iyi hakemlerinden Kalkavan’ın Alper’e ve Güray’a gösterdiği hatalı sarı kartlar, pozisyonlara uzak kaldığının göstergesi. Ancak benim bu sıralar dikkatimi çeken eski bir hastalığın, 20 dakikalık devre aralarının hortlaması. Dün akşam da 19:49’da devreye gittik, 20:09’da maça döndük ancak. Bu ilk değil, sürekli yaşıyoruz bugünlerde aynı şeyi. Devre aralarının tekrar 15 dakikaya dönmesi umuduyla...

MAÇIN YILDIZI: GÜRAY VURAL...

Oynamayı özlemiş, fark yaratmayı özlemiş. Şaheser bir oyunla, kariyer maçıyla döndü hayata.

TRİBÜN BOŞ GÖRÜNÜMLÜ DOLU...

Kayseri Stadı, çağdaş bir spor kompleksi. Biz spor medyası çalışanları için de koşulları gayet iyidir her zaman. Ancak lüzumundan fazla büyük. İki katlı stadın üst katının hep boş olması çok çirkin bir görüntü veriyor. Aynı stat tek katlı yapılmış olsa hep dolu gözükecekti halbuki.

TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ: SERGEN YALÇIN...

Altısı ilk 11’de, yedi yeni oyuncuyla böyle kompakt bir takım yaratması takdire şâyân. Lawal düştüğünde N’Guemo’yu soktuğu dakika, Kubilay ve Welliton değişikliklerinin hepsi yerinde ve doğruydu.

DİCK ADVOCAT...

Başarılı bir A planı var ama ısrarla onun dışında bir plan üretmeme yolunu seçti. Dün Van Persie, Aatif gibi kalitelileri çok daha erken oyuna alıp bir elektroşok deneyebilirdi ama o da seyretti herkes gibi.
3 Erman Toroğlu’nun Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Erman Toroğlu’nun Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Aziz Yıldırım Kaşındı...

Dün geceki skorun Fenerbahçe açısından iki tane sorumlusu var. Birisi Volkan Demirel, diğeri Aziz Yıldırım... İkisinin bu maçtan evvel yaptığı hareketler ve saçma sapan konuşmalar, Fenerbahçe takımını futboldan koparmış. Sen çıkıyorsun, "O futbolcu bana gelmek istiyor, bu futbolcunun belgesi var. O şöyle dedi, bu böyle dedi" diye açıklama yapıyorsun. Yahu kardeşim sen dön kendi takımına bak! Senin her konuşman; rakibi hırslandırır. Senin futbolcunu takımdan, oyundan ve hedeften koparır. Eee, bu işler böyledir! Sen, "Şu futbolcu bana gelecekti, ben bunu yapacaktım" diye konuştuğun her anda o mevkide oynayan oyuncu oyundan düşer. Üç defa düşünüp, bir defa konuşacaksın! Aziz Yıldırım kaşındı, Volkan kaşındı. Sergen de Kayserispor da onları kaşıdı. Bu kadar basit!
İlk yarının son 10 dakikası hariç maçın direksiyonu Kayserispor’un elindeydi. Hep topa basarak, adama oynayarak oyuna çıktılar ve çok başarılı oldular. Ne zaman golü yediler? Topu ileri vurduklarında... Mehmet Topal’ın attığı gol de öyle bir pozisyondan geldi. Pozisyonun hazırlanışı yok.
Kayserili oyuncudan geliyor top.
Peki Fenerbahçe’nin durumu ne?
Bir tık yukarı çıkabilseler, farklı yerlere gelecekler. Ama hep bir yerlerde takılıyorlar. Kafasını önüne eğip işini yapan futbolcu adedi dün gece azdı. Volkan Demirel, basketbol maçında ellerini kollarını kaldırıp da sağa sola "İşte böyle, her sene böyle" diye bağırıyor ama, 30-35 metreden vurulan topları da "İşte böyle, her sene böyle" deyip içeri alıyor. Spor ahlakı farklı bir şeydir, hırs ayrı... Ama spor ahlakından noksan insanların da toplumdaki yeri bellidir. Fenerbahçe’de çalışan, bir şeyler yapmayı deneyen bir futbolcu vardı. Mehmet Topal. Onun da gücü bir yere kadardı. Düşünün, rakip takımda vazifesini yapmayan yok. Bu taraftaki takımda da vazifesini yapan bir takım var. Ve skor 4-1... Çok doğru bir skor.
Ligin ilk yarısında Kayserispor’un üzerinde ölü toprağı vardı. Ama dün gece baktım, pırıl pırıl futbol oynuyorlar. Mutlak Sergen’in de bunda payı büyük... İnşallah Kayserispor bu temposuyla devam eder ve ligde alt sıralardan kurtulur.
Büyük takımlarımız "10 numara, 10 numara" deyip, stoperlere 7’şer, 8’er milyon Euro verirken, Kayserispor gidip Lawal’ı alıyor. Lawal dün gece orkestra şefi gibi takımı idare etti. Ama şu var; dün Kayserispor bir bütün olarak oynadı.
Hakem kötü maç idare etmedi. Ama devamlı bir hata yapıyor. Futbolcuların oyun alanlarına tecavüz ediyor. Görüş alanlarını kapatıyor. Futbolcular hem rakipten top çalmaya çalışıyor hem de hakemden.
4 Ahmet Çakar’ın Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Ahmet Çakar’ın Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Şampiyonluk bitti...

Fenerbahçe’nin başkanı manasız divan kurulu toplantılarına devam etsin, ona buna sallasın, federasyona işine öğretsin... Yine Fenerbahçe kaptanı basketbol maçında "Galatasaray’a nasıl koyduk" diye tezahürata devam etsin ama görünen o ki Fenerbahçe şampiyonluk yarışından hızla ve geri dönüşü olmayacak şekilde uzaklaşıyor.
Camialar maalesef hak ettikleri şekilde yönetilirler. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, artık Hababam Sınıfı’nın 1’inci, 2’nci, 3’üncü, 4’üncü, 5’inci versiyonları gibi konuşmalara devam ededursun, 25 milyon Fenerbahçeli acı çekiyor.
Önce şunu soralım: 10 numara alamadın, Karavayev denen bir oyuncu aldın. Ama dün gece Kayseri’deki Varela’yı gördün mü ? Sor bakalım kaça almışlar! Ondan sonra millete işini öğret Aziz Yıldırım başkan!
Dün gece Fenerbahçe tarihi mağlubiyetlerinden birini aldı. Aslında Kayserispor, Fenerbahçe’yi onun silahıyla vurdu. Rakip stoperlere basan, kaptığı topla da çok çabuk çıkan bir Kayserispor vardı. Neredeyse de tüm goller böyle geldi. İlk devrenin son 8-10 dakikası hariç Fenerbahçe asla kontrolü eline alamadı. Mehmet Topal’ın vuruşu dışında pozisyonları yok. Belki bir de ikinci yarıda yakaladıkları pozisyon var. Ama onun haricinde baktığımız vakit sahada müthiş mücadele eden, Fenerbahçeli oyuncuları fizik olarak ezen, orta sahayı çok çabuk geçen bir Kayserispor, Fenerbahçe’ye dünyanın kaç bucak olduğunu gösteriverdi.
Üstelik dün akşam sallanacak ya da eleştirilecek bir hakem de yoktu sahada. Sert oynayan, vakit geçiren, saygısızlık yapan bir rakip de yoktu. Ama Fenerbahçe küme düşmeme mücadelesi veren ve harika oynayan Kayserispor karşısında 4’lük oldu.
Şimdi Aziz Yıldırım’a sesleniyorum: Federasyon suçlu, rakipler suçlu, hakemler suçlu, medya suçlu... Tek masum sensin değil mi? İşte takımın hali ortada. Senin kurduğun, egoların uğruna şekillendirdiğin ya da şekillendiremediğin bu takım belki de ilk 2’ye bile giremeyecek. Bu takımı bu hale sen getirdin. Bu takımı finansal açıdan Avrupa’nın en riskli takımı haline yine sen soktun. Ve 25 milyon Fenerbahçeli’yi sezonun geri kalan bölümünde acı ve üzüntü dolu günler bekliyor.
5 Gürcan Bilgiç’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Gürcan Bilgiç’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Mazereti yok...

Kazanmanın zorunluluğu ile çıktıkları maçta hiç ummadıkları bir Kayserispor ile karşılaştılar. Topal’ın dönüşü ile birlikte yine çift ön libero tercihinden dolayı maçtan önce Advocaat’ın kararını sorgulasak da, ilk yarım saati gördüğümüzde, doğru bir analiz yaptığını anladık.
Direnç artıkça üstelik ayağa top oynayarak organize ve hızlı ataklarla tehdit etmeye başlayınca Kayserispor, Fenerbahçe adına endişeleri de akıllara soktu. Devre berabere biterken, oyunu ve sonucu Fenerbahçe’nin nasıl değiştireceğine dair fikir de oluşmadı. Topal- Souza ikilisinin geçmiş maçların aksine orta sahada hükümsüz kaldıklarını ekleyerek, Sergen Yalçın’ın ön taraftaki hücum organizasyonlarını da kelepçelediğini belirtelim. Lens’in sürekli rahatsız edilmesi, Salih’in oyun kurma becerisinde eksikler oluşmasıyla, atak aksiyonlarının tek kaynağı beklerin performansı oldu.
Bu noktada ceza alanına top taşıdılar, skoru değiştirecek pozisyonlar da yakaladılar. İkinci yarıda topa hakim olmasına rağmen, hücum aklında ve etkinliğinde sürekli beceri eksiklikleri yaşadılar.
Farkı yaratması gereken Lens’ti ama temaslı oyun ve yakın markaj Hollandalı’yı neredeyse "yok" haline getirdi. "Kötü oynadı" diye düşünenler olabilir ama rakibin tek hücum aklını bloke eden Sergen Yalçın hamlesi ve Erkan Kaş ile Hakan Aslantaş’ın "adam adama"ları, Lens’i alternatif olmaktan çıkardı.
Bundan sonrasında sorumluluk alması gereken veya rakibi şaşırtacak başkaları çıkmalıydı. Ama Kayserispor’un taktik disiplinini aşacak yetenek yoktu sahada. İkinci 45’te Lens’i sürekli solda tutan Advocaat’ın, ters kanatta sarı kartla oynayan Erkan Kaş ile eşleştirmeye devam etmesi, belki de bu etkisizlik içinde daha akıllı bir hamle de olabilirdi.Fenerbahçe bu yenilgi ile hedefinden bir adım daha uzaklaştı.
Advocaat transfer istemekte haklı ama bu kadro içinde alternatif aksiyonlar üretemediği için hatalı. Mücadele eden rakibe karşı, daha iyi mücadele edememenin mazereti yok çünkü.
6 Mert Aydın’ın Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Mert Aydın’ın Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Elveda Şampiyonluk...

Kayseri’de de varolma maçına çıktı F.Bahçe. Maçın notlarına bir bakalım; İlk yarım saat Kayserispor, Varela jokerini kullandı.
F.Bahçe sağ kanadı darmaduman oldu.
Aynı dakikalarda Lens’e top atmaktan başka planı yoktu Fenerbahçe’nin.
Hollandalı da pek gününde olmayınca kısır kaldı konuk ekip.
Fenerbahçe, golü yedikten sonra pres yapmaya başladı. Kayseri, kendi sahasından çıkmakta zorlandı. Salih’in ısrarı eşitliği sağladı. Sonraki 5 dakikada oyun, Fener’e avantaj sağladı. Hızlı oyundaki bu avantaj, skora yansımadı.
2 sezon öncesinin gol kralı Fernandao, az top alıyor tamam ama bulduğu net fırsatlarda başarılı değil. Salih gayretli ama o da hayal edilen seviyenin altında.
Lens de iyi gününde değilse yaratıcılık düzeyi yerlerde sürünüyor. İkinci yarının başında rakip kıvama gelmişken sonuç alamadılar.
Varela, 2. yarıda etkinlikten düşmüştü.
Ama bir an ortaya çıktı ve ikinci Kayseri golünün hazırlayıcısı oldu. Fenerbahçe’de kademe dağıldı. Güray Vural bomboş kalıp golü yaptı...

Topal, Josef ve Alper...
Van Persie, dedesini kaybetti. Üzgün olmasını normal karşılamak gerekir.
Ne var ki geçen sezonkinden tek farkı huysuzluk yapmıyor oluşu. Fernandao’dan çok daha yetenekli olduğu aşikar. Ancak ligin ilk yarısında heyecanlandıran görüntü yine gitmiş.
Her şey Topal, Josef ve Alper’in üzerinde. Topal artık golleri atan, pozisyona giren oyuncu durumunda. Bu işte bir terslik yok mu? Savunma organizasyonu bile bu maçta dağıldı.
F.Bahçe’nin nasıl bir oyuncuya ihtiyacı olduğunu herkes biliyor. Ama niye her şey yine son dakikaya kaldı? Mehmet Ekici konusunun uzaması neden olarak gösterilebilir. Ama onun ardından B planı yokmuş demek ki! Eylül’den bu yana arayışların başlaması gerekmiyor muydu? Yönetimin artık kendi yanlışlarını itiraf etme zamanı gelmedi mi?
Bu saatten sonra zaten artık transfer yapmaya gerek kalmadı. Kayserispor’a 2 maçta 5 puan kaybeden F.Bahçe bundan sonra şampiyonluk yarışını uzaktan seyredecek. Kupa ve UEFA Avrupa Ligi hedef olarak kalacak. Kümede kalma savaşı veren takımlara giden puanlar da unutulmayacak herhalde.
7 Ercan Taner’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Ercan Taner’in Kayserispor - Fenerbahçe maç yorumu
Dibe vurdu...

1- Eksi 11 derece, buz gibi hava... Ne olursa olsun, Kayserispor taraftarının, tribünleri tıklım tıklım doldurması lazım, bu mükemmel stat, yıllardır neden boş? Hala anlamış değilim...

2- Fenerbahçe’nin, topu rakibe bırakıp kendine güvenen futbol anlayışı, üretimden uzak olmaya başladı.

3- Bruma; Galatasaray’da, Babel; Beşiktaş’ta sol kanat.. Fenerbahçe’de ise Alper’i sol kanat oynatmak, hücumda bütün umutları Lens’e bağlamak demek.

4- O zaman ne oluyor? Fernandao’nun adını, 21. dakikada duyuyorsunuz... Bir de Salih Uçan konusu var... Salih, 10 numara oynayamaz ama yüzü kaleye dönük, size çok faydalı işler yapabilir orta alanda...

5- Salih’ten, Jay Jay Okocha icat edemezseniz, uğraşmayın... Aykut Kocaman; Salih’i nasıl kullandıysa, aynen öyle devam etmek lazım...

6- Türkiye Ligi’nde, uzaktan tehlikeli şut atan oyuncu sayısı çok az. Deniz’i bu kadar tehlikeli şut pozisyonuna sokmak, büyük risk oldu. Skrtel’e çarpan top, Volkan’ı zor duruma düşürmesine rağmen, müdahale etti. Gol, önceden olmuştu zaten... Umut, hayatının en kolay gollerinden birini attı.

7- Sonra ne oldu? Kayserisporlu oyuncular, panik butonuna bastılar... Fenerbahçe’nin kötü oyununda beklemediği şey, rakibin öne geçme sendromu Mehmet Topal ile beraberliğin gelmesini sağladı... Bir anda pres ve rakibin elinin, ayağın dolaşması... Maçların tümünde, böyle baskı bekliyor taraftar!

8- Dünya futbolunda değişimin herkes farkında; Josef, Mehmet Topal tarzı oyuncuların, savunma anlayışlarına diyecek hiçbir sözüm yok. Ama hücuma katkıları üretim bazında, günümüz düzeyinde değil, ikisinin birden oynaması olmuyor sanki...

9- Şener, fazla atağa çıkmadı. Varela’nın, ilk yarıda ona yazdığı 2 uyarı mektubu, Şener’i oyunun içinde mecburen etkisiz eleman haline getirdi. Gözlerim, enteresan bir oyun stili olan Karavayev’i aradı dünkü maçta... Hele, hava eksi 11 dereceyken! Salih sakatlanmasa, oyuna giremeyecekti bence...

10- Anlaşıldı... Van Persie ile günler böyle geçecek, Fenerbahçe’de bir dargın, bir barışık... Olmuyor büyük oyuncu! Sahneye bir Varela çıkar, ikinci golü yersiniz sonra... Sergen Yalçın ve ekibi, Fenerbahçe’yi çok iyi analiz etmiş. Şener ve Hasan Ali koridorunu kapatması çok isabetli bir karardı Sergen Yalçın için..

11- Yazımı bitirirken, Kayserispor üçüncü ve dördüncü gollerini attı... Volkan, dördüncü golü, morali çok bozulduğu için yedi... Yoksa eminim Volkan böyle topları çıkarır. Fizik biliminde, sistemlerle ilgili bir uyarı vardır... Bir sistemin dengeli mi, yoksa dengesiz mi olduğu, dokunuşla belli olur. Bir dokunuşta düşerseniz, kurmak istediğiniz sisteminiz dengesiz demektir.

Futbolarena anasayfasından devam...