Spor yazarları Partizan-Beşiktaş maçını değerlendirdi

Beşiktaş’a bakın, bir de Galatasaray’a... Cim-Bom, Devler Ligi’nde içimizi acıtıyor, Beşiktaş’tan ise keyif alıyoruz, ülke adına da gurur duyuyoruz.

Valla, Partizanmış, ateşli taraftara sahipmiş, hepsi şehir efsanesi! Ateş olsalar cürmü kadar yer yakarlar! Beşiktaş’ın ligde zirveye yerleşmesinin asla bir şans, ya da tesadüf olmadığını dün bir kez daha gördük. Kolektif oyunun tüm özelliklerini taşıyor Beşiktaş. Bu da Kartal’da farkındalık yaratıyor. İşin özeti, Beşiktaş, onca emeğin, iyi oyunun karşılığını da gollerle, puanlarla alıyor, hak ediyor. Bu oyunda yan gelip-yatana, şansına güvenene hiç kimse puan vermiyor! Beşiktaş’ın şu anki konumu bana Metin-Ali-Feyyazlı, o efsane kadroyu anımsatıyor. Evet, yeni bir EFSANE olma yolunda müthiş sinyaller veriyor Beşiktaş... Olacaklar, bekleyin ve görün.

İşinizi yaparken eğleniyorsanız... Ya da eğlenirken işinizi yapıyorsanız.. Mutluluğu bir ucundan yakalamışsınız, demektir. Beşiktaşlı futbolcular dün mutlu bir gece yaşadılar Belgrad’da. Burada da aynı mutluluğu bize sundular.

Teşekkürler çocuklar.

Beşiktaş, Partizan karşısına da artık iyice oturan ve çok iyi işleyen 4-2-3-1 dizilişiyle çıktı. Veli-Atiba ikilisi defansif görevlerini harfiyen yerine getirdi. Yetmedi Veli rakip kaleye bir de füze gönderdi... Olcay’ın asistinde bu sezon Avrupa’daki 5. golünü atan Demba Ba’nın vuruşu da ustalık eseriydi. Harika paslaşmalar sonunda gelen Oğuzhan’ın golü futbol okullarında ders olacak cinstendi. Sahanın en iyisi Gökhan Töre’nin sayısı mı? Pastanın üzerindeki çilek tadındaydı...

BEŞİKTAŞ sezonun en iyi, en iyi, en iyi futbolunu oynadı. Bir futbol resitali izledik. Bir takımda herkes mi iyi oynar kardeşim... Partizan’ın süratli oyunu Beşiktaş’ı daha fazla süratlendirdi. TV’de maçı izlerken arkadaşlarıma sordum, ’bu TV’de bir tuhaflık var mı’ diye.. Hızlı çekim gibi. Müthiş organizasyon.

SAHANIN her metrekaresini parselleyen Beşiktaş... Topu alan her Beşiktaşlı ’en büyük oyuncu benim’ der gibi oynadı...

Beşiktaş tam da Biliç-Terziç 2’lisinin planladığı Total Kontrol Futbolu’yla başladı. Beşiktaş bu sezon Demba Ba’nın da büyük etkisi sayesinde geçen sezondan çok daha önde topa sahip olabilip tempoyu dikte edebiliyor. Şutun kralı ise Beşiktaş’ı öne geçiren golde Veli’den geldi. İlk yarının en fazla topla buluşan oyuncusu olan ve ilk 45’te verdiği pasların % 95’i isabetli olan Veli, İnönü Stadı’nın eski halinin veda maçında attığı goldekinden beri resmi maçlardaki en başarılı şutunu attı.

Fikret Bey’den başlayıp, malzemeci emektar Süreyya’ya kadar. Övgüye değer bir eser yaratıyor Bilic önderliğinde Beşiktaş, yokluk içinde... Dikkatle bakın! Vodafone Arena inşaatı yükseldikçe Beşiktaş irtifa kazanıyor. Sevgiliye koşar adım yaklaşır gibi gidiyorlar... Tam da budur hikâyenin can damarı... İki yıl üst üste 4’üncü haftada düşen takımın nasıl ders aldığını gösterir gibiydiler. Hatalarından ders alıp, çok çalışan bir lise talebesinin üniversitedeki ilk yılı gibi Beşiktaş’ın bu sezonu. Maç bitmesin istiyor insan TV karşısında, maça gidelim bir ara dedirtiyor hatta... Seyirciyi tribüne çekecek, futbolu tekrar sevdirecek hareketler bunlar. Bravo Beşiktaş...

Atiba ve Veli, Beşiktaş’ın velinimeti. Sahada basmadık yer bırakmıyorlar. Gösterişsiz futbollarıyla Beşiktaş’ın hem defansif hem de ofansif gücünü ikiye katlıyorlar. Gökhan Töre’de bu gece tutukluk yok. Ayağına gelen her top Partizan kalesinde tehlike. Kaygan zemin Gökhan’ın rakiplerini eksiltmedeki en büyük yardımcısı. Güçlü fiziğiyle, patlayıcı kuvvetiyle kimseden yardım almadan canı isterse şut, istemezse çalım atıyor. Demba Ba’da peygamber sabrı var. Pas vermeyene kızmayıp pası alana kadar pozisyon değiştiriyor. O varken çift santrfora ihtiyaç yok. Olcay’ın varlığı büyük avantaj. Bu üçlünün GDO’su yüksek. Rakip defanslara zarar veriyorlar. Kartal ’da bu gece kötü oyuncu yok. Nihayet beklediğimiz farklı galibiyet geldi. İyi futbol gollerle süslendi. Partizan’ı içerde de yendiğimizde grubun en avantajlı takımı olacağız.