Ahmet Ağaoğlu hakkında bilmeniz gerekenler
Trabzon'da doğdu. 1979 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Denizcilik Fakültesi'nden mezun oldu. 1996 yılında Klassis Golf Kulübü'nde golf oynamaya başladı, 2000 yılında Golf Federasyonu Başkanlığı'na seçilen Ahmet Ağaoğlu, dört yıllık görev süresi boyunca golfün tabana yayılması ve Golf Milli Takımı'nın kurulması doğrultusunda yoğun çaba harcadı. Türkiye'nin golf turizminden 2,5 milyar dolar gelir elde etmesi hedefiyle 2004 yılında '4 Yılda 100 Golf Sahası' kampanyası nın başlatılmasını sağladı. Golfü Anadolu'ya yaymak ve genç yetenekleri bu spora kazandırmak amacıyla dokuz ildeki pilot okullarda öğrencilere golf eğitimine öncülük yaptı. 2000 yılında 70 civarında olan lisanslı sporcu sayısı 2009 yılında 5,500'e çıktı. 2004 yılının sonunda yeniden Federasyon Başkanlığı'na seçilen Ahmet Ağaoğlu döneminde Türk golfü tarihi başarıları yaşadı.
Milliyet ve Zaman gazetelerinin geleneksel '(2005) Yılın Sporcusu' anketlerinde 'Yılın Spor Adamı' kategorisinde ödül aldı. Türk golfüne yaptığı katkılar nedeniyle Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından 'Olimpiyat Meşalesi Ödülü'ne layık görüldü. 25 Şubat 2005'te özerk Golf Federasyonu'nun ilk başkanı oldu.
AHMET AĞAOĞLU SEÇİM ÖNCESİ NE AÇIKLAMA YAPMIŞTI?
Trabzonspor'un nasıl şampiyon olduğu unutuldu. Bizim bir altyapımız var. Oranın yeniden harekete geçirilmesi lazım. Kurtuluş reçetemiz budur. Bizim en büyük hatamız yıllardır İstanbul takımlarının transfer politikalarını uygulamamız oldu. Biz onların bir futbolcuya verdiği paranın yüzde 20 fazlasını versek bile buraya futbolcu getiremeyiz. Trabzonspor, Çin ve Katar öncesi son durak olmamalı. Transfer politikamız kökten değişmeli. Bizim son transferlerimizin kulübe getirdiği külfet çok yüksek."
Ahmet Ağaoğlu ve Ali Ağaoğlu gerçekten akraba mı?
Ahmet Ağoağlu yine 2013 yılında Son Kapak'a verdiği röportajda Ali Ağaoğlu ile akraba olup olmadıkları yönündeki soruya, Kendisiyle hiçbir akrabalığım yoktur. Ama sevdiğim bir arkadaşımdır. Hos bir tesadüf liseyi birlikte Kabataş Erkek Lisesi'nde okuduk. Benim adım Ahmet Ali Ağaoğlu'dur . Lisede Ali Ağaoğlu denirdi. O yüzden okulda çok karıştırılırdık. Allahtan ikimizin de dersleri pek iyi olmadığı için bu karıştırmalar bizi pek etkilemedi. Bizi birbirimize de çok benzetirler. Abi kardeş sanırlar." yanıtını vermişti.
Ahmet Ağaoğlu başkan adaylığını açıkladıktan sonra gelecekle ilgili TRT Spor ve geçtiğimiz günlerde basın mensuplarına şu açıklamaları yaptmıştı:
"BEN FUTBOL DEĞİL, TRABZONSPOR SEVDALISIYIM"
2002 Trabzonspor Kongresinde gelir gider dengesini ilk söyleyen benim. Eğer bu dengeyi sağlayamazsan sıkıntıdasın. Ben kendi kulübümden sorguluyum. Ben aşırı futbol sevdalısı değilim ama Trabzonspor sevdalısıyım. Aynı zamanda spor adamıyım. Benim Trabzonspor'a borcum var. Kimsenin elini taşın altına koymak istemediği ortamda ben borcumu ödemek için geldim. Başlangıç noktam bu.
"KİMSE BENDEN MUCİZE BEKLEMESİN, 3 SENE SABIR İSTİYORUM"
Kimse benden mucize beklemesin. 3 senedir sabır istiyorum insanlardan. Körü körüne sabır değil tabi. Yapmış olduğumuz uygulamaları anbean incelesinler, adım adım izlesinler. Onları zaten gördükleri zaman, yaotığımız işi uygulamış olduğumuz programı Trabzonspor'u 2-3 sene sonra hangi noktaya getirdiğimizi çok iyi algılayacaklar. Bunu topluma anlatmak lazım.
"MENAJERLER BEKLENTİ İÇİNE GİRMESİN"
Kulüpte başkan adayı çıkmasına sevinir hale geldi insanlar. Bu hiç hoş değil. Bakın mali tablo ortada. Öncelikle mali sıkıntının halledilmesi lazım. Trabzonspor bir gün Porto veya benzeri kulüpler gibi alt yapısından yetiştirdiği genç futbolcuları satıp para kazanacak durumdaydı. Ben tabi ki menajerlik sektörüne saygı duyuyorum. Ancak menajerler de bana futbolcu satarak para kazanma beklentisine girmesinler.
"BENİM TRABZONSPOR'A BORCUM VAR"
Benim Trabzonspor'a borcum var. Seçilirsem o borcu da ödemek nasip olacak. Biraz sağduyulu olunursa gelir-gider dengesi olan, yarışın içinde, altyapısı ile gerçekten futbol şehri olan, Avrupa'da bile örnek gösterilecek bir takım haline gelebiliriz.
DAMARLARIMDA TRABZONSPOR KANI VAR
"Damarımda kanımda Trabzonspor var. Trabzon insanının bir özelliği vardır. Mesela kentlere gidersiniz. Hangi takımı tutuklarını sorduğunuzda önce İstanbul'daki üç büyük takımdan birini derler sonra ikinci olarak da kendi kentinin takımını der. Şu sıralarda Bursaspor taraftarı atak yaptı ön plana çıktı. Takımlarına çok sahip çıktılar. O da zaten Bursaspor'u şampiyonluğa çıkardı. Eğer bir takımın sağlam bir seyirci, taraftar desteği yoksa Süperlig'de başarı gösterme şansıda yoktur. Trabzonspor'da futbol bir olgudur. Sadece kendi takımlarını tutarlar. Trabzonspor bir kimliktir. Beni de öyle sokakta fazla kimse tanımaz."
"TRABZONSPOR GERÇEĞİNDEN TÜRK FUTBOLU DEĞER KAZANDI"
Biz yedi kere şampiyon olduk evet hatta daha fazladır o şampiyonluklar ama bizim ilk 6 şampiyonluğumuzun nasıl geliştiğini, o dönemde neler yapıldığını anlamak için söyledim. O süreç aslında Türk futbolunun yapısının değiştiği bir süreçtir. Biz o dönem Türk futboluna ayar verdik. Trabzonspor gerçeğinden Türk futbolu değer kazandı. O zamanın şartlarında çok büyük paralar verip kendi aralarında al gülüm ver gülüm yapıyorlardı. Ne zaman ki Trabzonspor gerçeği suratlarına vurdu, transfer politikalarını değiştirdiler
Bordo Mavili takımla ilgili tüm gelişmelere Trabzonspor Haberleri sayfasından ulaşabilirsiniz.