Melo'nun futbolculuğuna ve saha içinde verdiği mücadeleye söylenecek hiçbir söz yok. Ancak Melo iş futbol mücadelesinden çıktığı zaman büyük bir takımın oyuncusuna kesinlikle yakışmayacak hareketler içine girebiliyor ve tam anlamıyla başka bir kimliğe bürünüyor. Brezilya gibi Türkiye'ye benzer bir üçüncü dünya ülkesinde yetişen Melo, ülkemizin taraftar gerçeğini çok çabuk çözdü ve taraftarın gözünde kahraman olmanın Fenerbahçe ve TFF'ye cephe açmaktan geçtiğini çok iyi gördü. O artık taraftarın yeni Sabri'si. Öyle ki Anderlecht karşılaşması sonrasında sahaya tekrar çıkıp taraftarlara üçlü çektirmesi bunun çok güzel bir örneği. Diğer yandan şu sıralar aynı cepheden nemalanan yönetim de artık Melo'yu el üstünde tutuyor. Bir zamanlar bunların 4'te 1'ini bile yapmamış Tanju Çolak'a etik olarak tahammül edemeyen Galatasaray, artık Melo karakterinde oyuncuların baş tacı edildiği bir kulüp.
Benden Selçuk İnan ve Burak Yılmaz'a tavsiye. Siz de Fenerbahçe ve TFF'ye birer cephe açın ki sonsuz krediniz olsun. O zaman aldığınız para, kötü oynamanız falan hiç önemli olmaz.
Yeter ki cepheler sıkı tutulsun.