DURSUN ÖZBEK VE YÖNETİMİ HAKKINDA DEĞERLENDİRME VE GÖRÜŞLERİNİZİ ALABİLİR MİYİZ?
''Bende Galatasaray taraftarı olarak yönetimden memnun değilim. Bunu baştan söyleyeyim. Benim yönetimden memnun olabilmemin temel koşulu, Galatasaray'ın şampiyonluğa oynuyor olmasıdır. Şu anda da şampiyonluğa oynadığımızı söylüyoruz ama puan farkı bu söylemi desteklemiyor.
Avrupa'da devam ediyor olamamanın kusuru şu anki yönetimin kusuru olmayabilir. Ama, önümüzdeki seneler Avrupa'da deva edeceğimize dair garantileri de ben göremiyorum. Bunları göremeyince ve futbol dışında da diğer alanlarda da benzer durumlar geçerli olunca yönetimden memnun olmak çok mümkün değil. Mali açıdan zararların devam ediyor olması da memnuniyetsizliği destekliyor. Onun için bende memnun değilim yönetimden.''
HATAYI SİZE GÖRE NEREDE YAPIYOR DURSUN ÖZBEK VE YÖNETİMİ?
''Ben yapılması gerekenlerin yapılmadığını düşünüyorum. Galatasaray'ın her spor branşı ile ilgili mutlaka bir planı olması lazım. Ve bu planda başkanın yada yönetimin kafasında veya kasasında gizli olmaması lazım. Bu plan, seçildiği gün kamuoyu ile paylaşılmalı, taraftarın da haberinin olması lazım. Bu plan her türlü olabilir. Bu planın birinci gün taraftarla paylaşılması lazım. Çünkü bu işin motoru taraftar. Taraftar bu işe angaje olursa başarı olur. Yönetimin kapasitesi ne olursa olsun taraftarınızı bu işin içine dahil edemezseniz, onlar sizinle aynı heyecanı paylaşmazsa o zaman bu iş olmaz. Sorun bir kere burada.
Bir başkanın tek başına başarılı olabileceği fikri bana yabancı. Ben başkanın değil Galatasaray'ın başarılı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu da bir bütün. Söylerken ‘Hiç kimse Galatasaray'dan büyük değil' diyoruz. Sonra da kendimizi öne çıkarmaya çalışıyoruz. Bu yanlış...''
DURSUN ÖZBEK'İN YAPTIĞI 80 MİLYON TL KASA KOLAYLIĞI VE 230 MİLYON TL ŞAHSİ KEFALET İMZALARI, BUNUN DİLE GETİRİLMESİNİ NASIL KARŞILIYORSUNUZ?
''Bunların ilk defa yapıldığını düşünmüyorum. Daha önce de yapıldığını biliyorum, gördüm. Bu mesela hiç söylenmedi bugüne kadar. Bu yapılmadığı için değil, bilinmediği için, konuşulmadığı için, söylenmediği için, söylettirilmediği için bilinmiyor.
O yüzden söylenmesini şu anda da doğru ve şık bulmuyorum. Başkan bir taraftan bunları yapıp diğer taraftan eleştiriye maruz kalınca insani olarak tepki gösteriyor. Bunu söylüyor ama söyleme daha iyi olur.''
SİZCE MALİ GENEL KURUL NASIL GEÇER? BEKLENTİLERİNİZ VE ÖNGÖRÜLERİNİZ NELERDİR? İDARİ AÇIDAN İBRA ETMEYECEK BİR ÇOK ÜYE VAR?
''Açıklanan mali tablolarla Galatasaray'ın geleceğinin parlak olmadığını ve borcunun büyüdüğünü görüyoruz. Maalesef bütçelerinde aşıldığını görüyoruz. Bütçe aşılmış ve bunun için yetki de istenmedi. Sadece idari değil hukuki olarak da eksiklikler var. Hesapları görüp mali kitapçığı okuduğum zaman bir takım sonuçlara varıyorum. Ama, ben nihai kararımı genel kurulda vermekten yanayım. Orada eleştirileri dinlemek istiyorum. Kendi eleştirilerim var, arkadaşlarımızın eleştirileri var. Bunlara ne yanıt alacağız, orada göreceğiz. Bunları gördükten sonra ibra edip etmeme konusunda karar vermeliyiz. Yani önceden ibra edelim yada etmeyelim beyanını spor kulübü açısından sağlıklı bir şey olarak görmem. Bu karar Genel Kurulda verilmeli.''
CAMİA İÇİNDE SEÇİM BEKLENTİSİ VAR. ÖZBEK GÜVEN TAZELEME ADINA BU KARARI ALMASI GEREKİR Mİ?
''Buna başkan Dursun Özbek'in karar vermesi gerekli. Yönetimden memnun olmadığımızı söylüyoruz. Ben Başkan Dursun Özbek'in de, Galatasaray yönetiminden memnun olmadığını düşünüyorum. Sonuçta o da Galatasaray taraftarı. Bu şartlarda, durumdan memnun olduğunu düşünmek için sebep yok. Öyle ise, iki yol var. Ya bizi memnun edecek sistem değişikliği yapacak kendisi yada yeni bir seçim yapması lazım. Seçime hali hazırda 1 sene var. Bir sistem değişikliğini mali genel kurulda anlatırsa, herkes değerlendirir. Yada tüzüğümüze göre bir ibrasızlık halinde seçimin 1 ay içinde yapılması gerekiyor. Yeni bir seçim isteğine karar verecek olan genel kurul. Bunu kişisel algılamamak lazım. Saygı ile karşılamak lazım. Galatasaray'ın bir kararıdır deyip saygı duymak gerekli.''
SİZCE SIKÇA KONUŞUYOR. İBRA EDİLMEME GİBİ OLASILIK GÜÇLÜ MÜ SİZCE?
''Bence bu olasılık güçlü şekilde mevcut. Teknik olarak var. Biraz önce bahsettiğimiz eksiklikler ibra edilmemek için temel teşkil ediyor. Bunların bir izahı olması lazım. Ben başkan Dursun Özbek'in konuşmasını dinleyip ona göre karar vereceğim. Ancak bu tablonun izahı yoksa ibrasızlık kararı çıkması normal hale gelir.''
Eski başkan ve beraber çalıştığınız Adnan Polat'ın geçen hafta bir demeci vardı : ''Eğer liseli değilseniz sizi o koltuktan her zaman indirmek isteyen bir grup oluyor'' Katılır mısınız?
''Olmadığını hepimiz biliyoruz. Seçilirken liseliler iyi, seçilmezken kötü demeyi ben çok doğru bulmuyorum. Üstelik bu işte liseliler kabahatli ise, Ünal Aysal'ı o koltuktan indirenler de, liseliler...
Şimdi Dursun Özbek'i eleştirenler de, liseliler. Benim beraber çalıştığımız dönemde de söylediğim bir şey var...”Galatasaray kulübü başkanı ve yöneticileri, Galatasaray'ı bölmezler. Ne olursa olsun birleştirirler. Bizim işimiz birleştirmek, parçalamak değil. Eğer biris parçalamak için çaba gösteriyorsa bunu engellemeli ve önünde durmamız lazım.
Ben yıllar önce o yönetimden istifa ederken gerekçem bu idi.
Bu Genel Kurulda ibrasızlık yada bir şey çıkacak. Her ne çıkarsa çıksın Galatasaray ortadan ikiye bölünecek. İbra edenler, etmeyenler diye Niye bunu bekleyelim. Şimdiden seçim yapacağımızı duyuralım. Ve Galatasaray'ı bölmeyelim. Genel Kurul yanlış yapıyor olabilir, biz doğrusunu yapalım' demiştim. Galatasaray başkanıdır doğru yapması gereken.
Galatasaray kulübü de, lisesi de halkındır. Şu anda Galatasaray Lisesinden üye olanlar azınlıkta. Galatasaray Lisesini kötü olarak göstermek, her Galatasaraylı için büyük hata. Benim 2 tane oğlum var. İkisi de Galatasaray Lisesi mezunu değil. Ama ikisi de aslan gibi Galatasaraylı. Bu liseli lisesiz ayırımı Galatasaray'da yapılmaması lazım. Bu kaşınıyor. Bu kaşındıkça Galatasaray'a yarar getireceğini düşünenler olabilir. Bu Galatasaray'a yarar getirmez. Galatasaray bunun acısını geçmişte yaşadı ve bölünmek zorunda kaldı. Aynı hataları tekrar yapmamak lazım. Galatasaray Spor Kulübünü bölmek hepimize zarar verir.''
YILLAR ÖNCE BAŞKAN ADNAN POLAT VE YÖNETİMİNE KARŞI 2.BAŞKAN İKEN BİR TEPKİ KOYMUŞTUNUZ. BU TAVIR O KONGREYİ ETKİLEDİ Mİ?
''Etkilemedi, keşke etkileseydi. Ben, o genel kurulda onlar yaşanmasın diye tepkimi koydum. Ama, maalesef benim yapmış olduğum şey kamuoyuna bambaşka şekilde anlatıldı. Kamuoyuna kötü gösterildim. Benim yaptığım tek şey Galatasaray Spor Kulübünün bölünmesine mani olmaktı. O gün yaşananlara mani olmaktı. O gün yaşananlardan kim yarar elde ettiyse onlara bakmak lazım. Bunu kim programladıysa, kim bunu hala kullanıyorsa o yarar elde etmiştir, kim bunun üzerinden halen bir söylem geliştiriyorsa bunun yararı onlaradır. Bana bir yararı olmaz.''
FEDERASYON NEZDİNDE GALATASARAY HAKEM KARARLARINDAN ÇOK RAHATSIZ. GALATASARAY LOBİSİNİN ZAYIFLADIĞINI DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?
''Sadece federasyon nezdinde değil, Galatasaray'ın genel olarak lobisinde bir zayıflama olduğunu, içe kapandığını, kendi içerisinde bir takım sorunları çözmeye çalıştığını düşünüyorum. Genel olarak bir içe kapanma var. Bunun getirdiği de bir zayıflık var. Futbol Federasyonu yada hakemlerin hata yaptıkları gerçek. O derece iyi bir takım ve kuvvetli olacaksınız ki, gerekirse hakemi de yeneceksiniz. Gücünüz olursa aleyhinize hata yapılması kolay hale gelmez. Eksikleriniz varsa, o zaman bazı şeyler aleyhinize yapılabilir. Bunun sonuçlarının doğal olduğunu düşünecektir görenler ve seyredenler.
Galatasaray bu hatalar olmasaydı ligde daha iyi bir noktada olur muydu sorusunun cevabı bence şüpheli.''
SPORTİF A.Ş HALEN ZARAR EDİYOR? SİZ BİR ÖNCEKİ DÖNEMDE GALATASARAY'IN UEFA'DAN CEZA ALACAĞINI SÖYLEMİŞTİNİZ. SİZCE UEFA'DAN YİNE BİR CEZA GELME TEHLİKESİ VAR MIDIR?
''Tehlike var denilebilir. Ama ben o konuda biraz müsterihim. Çünkü Galatasaray geçmiş borçları nedeniyle cezayı aldı. Hukukun temel prensibi, bir kimse aynı suçtan ötürü 2 defa cezalandırılamaz.
Dolayısı ile Galatasaray'ın yeniden cezalandırılabilmesi önündeki senelerde yapacaklarına bağlı. Galatasaray geçen sene itibarı ile 65 milyon Euroluk belirlenen limiti aşmadığı sürece futbol takımının maliyeti bu cezanın gelmeyeceğini düşünüyorum. Ancak 65 milyon Euro aşılırsa vermiş olduğunuz taahhüde aykırı davrandığınız için ceza alırsınız. Tek yapmamız gereken bize verilen o sınır içinde kalabilmek. Ben cezaya maruz kalacak durumda değiliz diye düşünüyorum. Galatasaray, UEFA'dan yeni bir ceza almaz diye düşünüyorum''
GALATASARAY TARAFTARININ ‘CİMBOM HALKINDIR, LİSENİN DEĞİL' TEZAHÜRATI İÇİN NELER SÖYLERSİNİZ? TÜZÜK KONUSU HEP TARTIŞILMIŞTIR. TARAFTARIN GALATASARAY CAMİASINDA YETERİ KADAR SÖZ SAHİBİ OLMADIĞI. GÖRÜŞÜNÜZ NEDİR?
''Şimdi bu tezahüratı yapanlar, Galatasaray Lisesinin de, halkın olduğunu herhalde unutuyorlar. Galatasaray Lisesi de, Galatasaray Spor Kulübü de halkındır. Dolayısı ile Galatasaray Spor Kulübü lisenin falan değil, halkındır. Ama, orada bir suçlama varsa ona katılmıyorum. Ben Galatasaray Lisesi mezunuyum. Bununla da gurur duyuyorum. Bir mahsuru olduğunu, Galatasaraylılar açısından handikap olduğunu düşünmüyorum. Zaman zaman bu tezahüratı statta duyduğum an canım sıkılıyor.
Yönetim istifa seslerini duyunca da canım sıkılıyor. Sonra düşünüyorum ve diyorum ki “ Ne yapsın bu insanlar. Ben yönetimin istifa etmesi gerektiği yada başarısız olduğu eleştirisini Divan Kurulu yada Genel Kurulda söyleyebiliyorum. Bunu ifade edebileceğim yerler var. Galatasaray taraftarının bu imkanı var mı? Yok. Galatasaray Genel kuruluna gelip fikrini beyan edemiyor. O zaman ne yapsın? Nerede fikrini beyan etsin. Çaresiz statta, salonda yada sokakta beyan ediyor. Demek ki burada sorun, yönetimlerin taraftarı bu işe dahil edememesinden kaynaklanıyor. Bizde taraftarız. Ve her taraftarın bizim gibi olması lazım. Galatasaray ile ilgili görüşlerini her platformda ifade etme özgürlüklerinin olması lazım.
Bu imkan tanınırsa, bende gidip ‘ Niye statta bağırıyorsunuz kardeşim. Takımınızı destekleyin. Gidin genel kurulda bunları söyleyin' diyebilirim' Bugün bunu söylesek haklı olamayız. Bu duygu ve düşüncesini başka platformlarda dile getiremeyen insanların da, yapabileceği başka bir şey yok.
Burada bence sorun taraftardan çok, taraftarı bu işe dahil etmeyenler de...
Yönetim mutlaka taraftarı bu işe angaje edecek. Taraftarla duygu ve düşüncesini paylaşacak.''
BARCELONA, BAYERN MÜNİH GİBİ KULÜPLER TARAFTARA AÇIK VE ÜYELİK AİDATLARI İLE DE ÖNEMLİ GELİR ELDE EDEN KULÜPLER. GALATASARAY'DA KAPILARINI TARAFTARINA AÇABİLİR Mİ?
''Galatasaray Liselilerin, hazirundaki çoğunluğu yüzde 34'de...Bu nereden kaynaklanıyor? Liseliler örgütlenmeyi ve kenetlenmeyi daha iyi yapıyor. Bu aslında suni bir ayrım var. Galatasaray'ın üye kaydında mutlaka farklılık yaratılması lazım.
Galatasaray'da şu andaki sistem üye kaydı yapan kişilerin her sene müracaat etmesini gerektiriyor. Ben bunu dışarıda gördüm. İnsanlar başvuruyor, üyeliği çıkmıyor ve tekrar edeceğini bilmediği için müracaat etmiyor.
Biz bunu değiştirmeliyiz. Yaptığımız tüzük çalışması devreye girerse Galatasaray'a müracaat eden herkes başvurduğu dönemin sonunda cevabını alıyor.
Bu da, diğer kulüplerin yaptığı gibi ikinci sınıf üyelik de değil. Eşit haklara sahip bir üyelik. Zaten doğrusu o, öbürü kandırmaca. Ben bir Galatasaraylı olarak buna hiç sıcak bakmıyorum. Galatasaray'da böyle bir öneri yok. Olursa da karşı çıkarım.''
FENERBAHÇE KULÜBÜNÜN ÜYELİK MODELİ Mİ?
''Kim yapıyorsa, isim vermeyeyim...''
BEŞİKTAŞ
FENERBAHÇE
TRABZONSPOR