comScore

Manchester United Manchester United

Alex Ferguson'un futbola bakışı ve Gary Neville üzerine

13 Aralık 2015, Pazar 18:12
Alex Ferguson'un futbola bakışı ve Gary Neville üzerine

Sir Alex Ferguson'un oyun anlayışını Gary Neville yeniden yaratabilir mi?

FutbolArena - 13 Premier Lig Şampiyonluğu, 38 kupa ile geçen 26 senenin ardından Manchester United cephesinde 'Sir' Alex Ferguson'un ayrıldığı 2013 senesinden bu yana son 2,5 sezondur işler yoluna girmek bilmiyor.
 
David Moyes aşısı tutmazken, 4. sırada tamamlanan geçtiğimiz sezon takımı çalıştıran Louis van Gaal'e bu sezon da şans tanındı. Ancak sahadaki futbol tribün ve televizyon başındaki Manchester United taraftarlarını adeta uyutuyor. Birçok zaman da bu kadar yaratıcı oyuncuya rağmen sergilenen bu sıkıcı ve tutuk futbol taraftarı çıldırtıyor.
 
Tam da bu tartışmaların odağında, Alex Ferguson geçtiğimiz hafta Sky Spor servisine verdiği bir demeçte, eski öğrencisi Gary Neville'ın devraldığı Valencia teknik direktörlüğü görevinde başarılı olmasını fazlasıyla temenni ettiğini dile getirdi.
 
Bir Manchester United çocuğu; Gary Neville...
 
Gary Neville 1991'de futbola adım attığı Manchester United'ta, 2011 yılında yani 20 senelik hizmeti sonrası futbola elveda dedi ve Ryan Giggs'ten sonra kulübe en uzun süre hizmet eden oyuncu oldu.
 
400'ü Premier Lig'de olmak üzere 600'den fazla resmi maça çıkan sağ bek, 8 Premier Lig Şampiyonluğu, 2 Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu ve daha nice kupa sığdırdığı kariyerinde aynı zamanda İngiltere Ulusal Futbol Takımı'nın sağ bekinde en fazla forma giyen oyuncu ünvanına da sahip. ( 85 kez )
 
Hırsı, pes etmeyen yapısı ve hatta kavgacı kimliğiyle tanınan Gary Neville, Manchester United'ın 1996-1997 oyuncu kadrosunda Roy Keane, Ole Gunnar Solskjaer, Jordi Cruff, Pat McGibbon, Simon Davies, Chris Casper ve Michael Appleton'dan sonra bir takımın başına teknik direktör olarak getirilen 8. isim oldu. (2 Aralık 2015 – Valencia)
 
Gary Neville'a övgü dolu sözler
 
Alex Ferguson eski öğrencisi Gary Neville için şu sözleri sarfetti;

"Gary menajerlikte başarılı olabilecek birçok farklı niteliğe sahip. Liderlik vasfı çok güçlü, dürüst ve çalışkan bir karaktere sahip. Büyük kararlar ve risk almaktan asla çekinmiyor. Ki bu bir liderin doğal olarak sahip olması gereken bir özellik. İyi işler çıkaracağını düşünüyorum."
 
Daha önce Alex Ferguson'un kadrosunda oyuncu olarak görev alan ve ondan feyz aldığını söyleyebileceğimiz Gordon Strachan (Aberdeen ve Manchester United) , Alex McLeish (Aberdeen), Laurent Blanc (Manchester United) , Ole Gunnar Solskjaer (Manchester United) ve Steve McClaren (Manchester United) teknik adamlık kariyerlerinde çeşitli kupalar kazanmış olsa da, Sir Alex Ferguson'un eski öğrencilerinden Premier Lig'e teknik adamlık bazında damga vuran bir isim çıkmadı.
 
1996-1997 Barcelona kadrosu teknik adamlar darphanesi gibiyken, aynı sezonun Manchester United kadrosu bu konuda yetersiz kaldı.
 
Barcelona'nın 1996-1997 sezonunda İspanya Kupası, Kupa Galipleri Kupası ve İspanya Süper Kupası'nı kazanan kadrosunda oyuncu olarak yer alan Pep Guardiola, Luis Enrique, Julen Lopetegui ve Laurent Blanc gibi isimlerin avrupa futbolundaki teknik adamlık kariyerleri ortada. Keza o dönem Barcelona'yı çalıştıran Boby Robson'ın tercümanlığını yapan Jose Mourinho'nun da teknik adamlık bazında futbol dünyasında efsane bir menajer olduğu gerçeği ortada.

Barcelona'nın o sezon kadrosunda yer alan 27 oyuncunun 21'i ya üst düzey bir teknik adam oldu ya da hatrı sayılır kulüplerin önemli pozisyonlarında sportif görevler aldı.
 
Ancak aynı sezon Manchester United kadrosunda bulunan oyuncuların en son Gary Neville'ın da eklenmesiyle yalnızca 8 ismi bir takımı çalıştırma başarısı gösterdi. Kaldı ki bu 8 isimden Premier Lig'de görev alanlar yalnızca Roy Keane, Ole Gunnar Solskjaer ve geçici bir süreliğine Ryan Giggs oldu. Bu 3 ismin de kısa soluklu Premier Lig menajerlikleri tecrübelerinde bir Şampiyonlar Ligi maçı dahi bulunmamakta.
 
Barcelona bu denli çok spor adamı üretmişken, aynı dönemin Alex Ferguson'lu Manchester United'ı neden bu denli cılız kaldı?
 
Belki de bu sorunun yanıtı oldukça basit? Barcelona'da oyunculara bir oyun yapısını aşılanırken, Manchester United'ta ise Ferguson'un Manchester United'ı algısı aşılanıyordu.
 
Barcelona'da oyuncular Johan Cruyff'un tiki-taka'sı başta olmak üzere, pasa dayalı futbolun nasıl oynanacağı, hücum organizasyonları ve toplu halde savunma yapmaya alıştırılıyor, bu bilgiler bir yerden sonra artık ezbere dökülüyor ve bu ezber sahaya da aynen yansıyordu.
 
Ancak Alex Ferguson yönetimindeki Manchester United'ta ise Alex Ferguson'un kendine has bir oyun stili olmadığı gibi, Alex Ferguson resmi, güçlü bir devlet adamı imajını çok daha fazla ön plana çıkarıyordu.
 
Alex Ferguson futbolda demeç savaşları, diplomatik ilişkiler ve psikolojik unsurlar konusunda kendini geliştiriyor ve adeta bir politikacı hüviyetinde 26 senelik imparatorluğunu da bu şekilde koruyup, geliştirip, sürekliliğini sağlıyordu.
 
Alex Ferguson'un Leading (Yöneten) isimli kitabında futbola ve teknik konulara dair neredeyse hiçbir şey yer anlatılmazken, kitapta ağırlıklı olarak psiko-politik unsurların futbolda nasıl kullanılması gerektiği ve böylece bir kulübün başına nasıl gelineceği, o kulüpte nasıl uzun yıllar tutunabileceğine dair ipuçları yer alıyordu. Bu bile Alex Ferguson'un tarzını anlayabilmemizde bize yardımcı olabilir.
 
Pep Guardiola ve Alex Ferguson üzerine
 
Pep Guardiola'nın bir gün Leading (Yöneten) isimli bir kitap yazmasını düşününce bunun ne kadar düşük bir ihtimal olduğunun farkına varabiliriz. Çünkü Pep Guardiola için yönetmekten çok öte geçişin yani sahada savunma ve hücum blokları arasındaki geçişlerin çok daha önemli olduğu yadsınamaz bir gerçektir.
 
Durum böyle olunca da saha içindeki teknik konulara çok daha fazla ağırlık veren Pep Guardiola için ilerleyen senelerde onun antremanlarından geçmiş oyunculardan birçok teknik adam çıkacağını söylemek gayet yüksel ihtimalli bir iddia olacaktır.
 
Gary Neville'ın Alex Ferguson cephesinde Avrupa futboluna damga vuran ilk teknik adam olabilmesi için özellikle sahadaki oyunculara onların farkına varamadığı, yeni birşeyler öğretmesi ya da anlık pratik çözümler üretmesi şart.
 
Gary Neville, futbolculuk kariyerinin bittiği son 5 senedir oyun üzerine, idari işleyiş üzerine, analiz üzerine, bilimsel bağlar ve örgütleme üzerine çok kafa yorduğunu hatta artık yeterince olgunlaştığını dile getiriyor. Ve yine aynı Gary Neville, Alex Ferguson'un kitabını işaret ederek, birçok konuda bu kitap sayesinde farkındalık sahibi olduğunu vurguluyor. Görünen o ki Gary Neville'ın da öncelik verdiği onun uzun seneler birlikte çalıştığı hocası Alex Ferguson gibi futbolun politik ve beşeri ilişkileri olacak.

ARKADAŞINI GETİR 50 TL BİLYONPUAN AL!